Ağrı Dağı’na İlk Tırmanışlar

Outdoor Türkiye:

Türkiye’nin Outdoor Sayfası dağcılık kategorisinde yayınlarına devam ediyor.

Outdoor Türkiye

Yazıların Kaynakları hakkında:

Dağcılık anıları serimizde yer alan aşağıdaki yazıları Facebook’ta bulunan Dağcılık Platformu sayfasından aldık.  Aşağıdaki yazıların yazarı Dağcılık Platformu’nun yöneticilerinden Yüksel Alpkaya’dır.

Yüksel Bey’e yazılarını sitemizde yayınlamamıza izin verdiği için teşekkür ediyoruz. Dağcılık ile ilgili hem Türkiye’de hem de dünyada güncel gelişmeleri takip etmek isterseniz Yüksel Alpkaya’nın facebook adresini takip edebilir, Dağcılık Platformu’nun sayfasına abone olabilirsiniz.

Alıntı yaptığımız yazılar:

Yazıların orijinalleri için bağlantı adresleri:

Ağrı Dağı ve İlk Tırmanışlar

Marco Polo’nun ”hiçbir zaman çıkılamayacak” dediği, kutsal kitaplarda da adı geçen Ağrı Dağı’na ilk tırmanış, kayıtlara göre 9 Ekim 1829’da Prof. Frederik Von Parat tarafından gerçekleştirildi.

İlk kış solo tırmanışı ise 21 Şubat 1970’te eski Dağcılık Federasyonu başkanlarından Dr. Bozkurt Ergör tarafından yapıldı. 1980’li yıllarda binlerce dağcı Ağrı Dağı’nı ziyaret etti. Ağrı’ya tırmanış 1990 yılında yasaklandı. 1998’de Dağcılık Federasyonu’nun girişimi sonucu bir grup dağcıya izin verilmesiyle bu yasak kaldırıldı.

Bozkurt Ergör

Ağrı Dağı Kaç Metre

Dağın doruğu, 5 bin 137 metrelik Atatürk zirvesi ile 5 bin 122 metrelik İnönü zirvesi olmak üzere iki zirveden oluşuyor. Bu sporla uğraşanlar, Atatürk zirvesi tırmanışının, İran’daki 5 bin 671 metrelik Demavent (Damavant) Dağı’ndan daha zor olduğu belirtiyorlar. Tırmanış için en uygun zamanın ise temmuz, ağustos ve eylül ayları olduğu ifade ediliyor. Dağa çıkış ve iniş en az dört gün sürüyor.

Ağrı Dağı’nı Marco Polo’nun seyahatnemelerinde de görüyoruz, hatta bu notlarda Ağrı Dağı, hiçbir zaman tırmanılamayacak bir dağ olarak anılıyor. Sönmüş bir volkan olan Ağrı Dağı, 5137 metre yüksekliğiyle Türk dağcılarının yüksek irtifa tırmanışlarına başlangıcı için ideal bir dağ.

Ağrı Dağı Yaz ve Kış Tırmanışları:

Yaz tırmanışı herhangi bir teknik zorluk içermemesi nedeniyle, her yıl çok sayıda yerli ve yabancı dağcının ve dağ yürüyüşçüsünün ziyaret ettiği ve çoğu zaman da hayatlarının en yüksek zirvesine tırmanmış olarak büyük bir mutluluk ve heyecanla evlerine döndükleri bir dağ Ağrı Dağı.

Kış tırmanışları ise, hem kış şartlarının ağırlığı hem de 5000 metre civarındaki buzul yan geçişi nedeniyle ciddiye alınması ve iyi hazırlanılması gereken bir dağ özelliğine sahip. Ağrı Dağı’nın ilk Türk dağcılarca kış tırmanışı 21 Şubat 1970 tarihinde Dr. Bozkurt Ergör tarafından yapılmıştır.

Ağrı Dağına İlk Tırmanış Resimleri

İlerleyen yıllarda onbinlerce yerli ve yabancı dağcı Ağrı Dağı’na hem yaz hem de kış mevsimlerinde değişik rotalarından tırmanmayı başarmıştır. Kış tırmanışları sadece donanımlı, yetişmiş, dağları ve dağcılığı iyi bilen dağcılar için uygundur ancak yaz tırmanışları çoğu zaman sıkı ve soğuk bir yürüyüşten ibarettir.

Ağrı Dağı ve Nuh’un Gemisi:

Düz bir ovada aniden yükselen heybetli volkanik kütlesiyle, Ağrı Dağı tüm çevresine hakim durur. Hele bir de Nuh’un Gemisi’ne evsahipliği yapıyor olduğu yönündeki dünyaca kabul gören inanış, Ağrı Dağı’nı dünyadaki diğer tüm dağlardan ayırıyor ve kendisinden daha büyük dağların bile birçoğundan daha özel kılıyor. Bu özelliği nedeniyle de hem dağcılar hem de Hıristiyanlar için bir tırmanıştan ve bir dağdan daha fazlasını ifade ediyor.

İncil’in Genesis bölümünde, Nuh’un Gemi’sinin, Ararat dağlarının üzerinde durduğu ifade edilir. İncil uzmanlarının çoğu Ararat dağlarının, eski Urartu krallığının dağları olduğunu değerlendiriyorlar. Benzer şekilde bir kaç dağın ve bölgenin adı daha Nuh’un Gemisi efsanesinde geçiyor. Ancak hiçbiri Ağrı Dağı kadar dünya çapında kabul görmüş değildir.

Ağrı Dağına İlk Tırmanış Resimleri

Ağrı Dağı İlk Kış Tırmanış – 21 Şubat 1970

21 Şubat Türk dağcılığı için önemli bir gündür. Bundan 51 yıl önce 21 Şubat 1970 tarihinde 5 kişiden oluşan bir Türk dağcı ekibi (Bozkurt Ergör-Sönmez Targan-Teoman Ege-Ahmet Şahin-Metin Öz) Ağrı dağının ilk kış çıkışını gerçekleştirerek, büyük bir başarıya imza atmışlardır.

Bozkurt Ergör’ün liderliğinde 17 Şubat tarihinde dağın güney yüzünden tırmanışa başlayan ekip üyeleri, kış mevsimine göre oldukça yetersiz ve ağır malzemelerle, derin karda ancak 2500 metreye kadar ulaşabilir ve kamplarını buraya atarlar. ,Zamanları sınırlıdır ve kamp malzemeleri çok ağır olduğundan daha yukarı taşımak zor ve yorucu olacaktır. Bu nedenle tırmanışa buradan başlayarak doğrudan zirveye gitmeye karar verirler. Kış şartlarında 2700 metre yükselerek zirveye gitmeyi düşününce, böyle bir tırmanışın başarıya ulaşması imkansız görünüyordu.

Ekip üyeleri 18 Şubat 1970 akşam saat 19.00 sularında tırmanışa başlar. Hava kapalıdır ve kar yağmaktadır. Ekip bütün gece kar yağışı altında tırmanışa devam eder. Yaklaşık 12 saatlik tırmanışın sonunda, sabah gün ağarırken ekip ancak 4300 metrelere ulaşabilmiştir. Bu arada kar yağışı şiddetini artırmış, fırtınaya dönmüştür. Göz gözü görmez. Ekip yorgundur ve geri dönmeye karar verirler ve yoğun kar yağışı altında öğleye doğru kampa ulaşırlar. İlk deneme başarısızlığa uğramıştır.

Ağrı Dağına İlk Tırmanış Resimleri

Fırtına bütün gece devam eder, soğuk şiddetini artırır. Ekip üyeleri yetersiz malzemelerle o geceyi titreye titreye geçirirler. 20 Şubat sabahı hava açar, güneş yüzünü gösterir. Bütün gece devam eden fırtınanın bir faydası olmuş ve sırtlardaki tüm karı savurmuş, parkurda doğru dürüst kar kalmamıştı. Ekip üyelerinden Metin Öz işi olduğu için geri döner; geri kalan 4 kişi bütün günü dinlenerek ve ıslanan giysilerini kurutmakla geçirir.

20 Şubat 1970 tarihinde, saat 19.00 sıralarında ekip üyeleri tekrar tırmanışa geçer. Ay ışığı vardır ve parkurda çok az kar olduğundan hızlı bir yükselişle gece yarısından birkaç saat sonra 4400 metrelere ulaşırlar. Burada bir mola verirler ve yanlarında bulunan bivak torbasının içine girerek dinlenmeye çalışırlar.

Biraz dinlendikten sonra tekrar harekete geçerler. Yükseldikçe ekibin hızı düşer, artık çok yavaş hareket etmektedirler. 4800 metrelerde ekip üyelerinden Ahmet Şahin şiddetli baş ağrısı yaşamaya başlar. Geri dönmesi zorunludur. Ancak tek başına geri dönmesi mümkün olmadığından ona Teoman Ege’nin eşlik etmesine karar verilir ve ikisi (Ahmet Şahin-Teoman Ege) geri döner.

Zirve ekibi artık 2 kişidir. (Bozkurt Ergör-Sönmez Targan). Ekip tırmanışa devam eder 5000 metrelere gelindiğinde yan geçişle zirveye giden buzul kulvarına ulaşılır. Fırtına buradaki tüm karı savurmuş ve buzul cam gibi parlar hale gelmiştir.

Ağrı Dağına İlk Tırmanış Resimleri

Ekip üyeleri burayı geçmek için hazırlık yaparken, Sönmez Targan kramponlarının Ahmet Şahin’in çantasında aşağıya gittiğini fark eder. Sönmez Targan kramponsuz burayı geçemeyeceğinden tırmanışa devam edemez. Orada Bozkurt Ergör’ü beklemesi kararlaştırılır ve Bozkurt Ergör tırmanışa devam eder.

Burayı zorlukla geçen Bozkurt Ergör, platoda fırtınanın meydana getirdiği birkaç sıkıntılı noktayı aşarak 21 Şubat 1970 tarihinde saat 13.00 sularında Ağrı dağının zirvesine ulaşır. Zirvede 3 üncü ordunun diktiği flamalar bulunmaktadır. 10 dakika kadar zirvede kalan Bozkurt Ergör, birkaç kare fotograf çektikten sonra inişe geçer. Buzul hattını yine zorluklarla geçmeyi başaran Bozkurt Ergör, Sönmez Targan’la buluşur ve birlikte inişe devam ederler ve saat 21.00 sularında kampa ulaşırlar. Kış koşullarında tek bir etapta 2700 metre yükselerek 27 saatlik bir performans göstererek Ağrı’nın ilk kış çıkışı bir Türk tarafından gerçekleştirilmiştir.

Ancak kampa döndüklerinde Ahmet şahin ve Teoman Ege ortalıkta yoktur. Endişeye kapılırlar. Akıllarına iki olasılık gelmektedir. 1 inci olasılık arkadaşları kampı bulamadan aşağıya geçip gitmişler veya 2 nci olasılıkta ise başlarına bir felaket gelmiştir.

Ağrı Dağına İlk Tırmanış Resimleri

Parmaklarını kımıldatamayacak kadar yorgun olan ekip üyelerinin o an için yapabileceği bir şey yoktur ve uyku tulumlarına girerek dinlenmeye çalışırlar. Sabaha karşı dışarıdan gelen seslerle kendilerine gelirler. Çadırın kapısını açtıklarında karşılarında buzdan bir adam durmaktadır. Bu Ahmet Şahin’dir. Üzerindeki giysiler tamamen buz tutmuştur. Kampı bulamayınca geceyi dışarıda geçirmişler, ayaklarını sırt çantasının içine sokup, bivak torbasının içine girerek korunmaya çalışmışlar, sabah gün aydınlanınca Ahmet Şahin kampı aramak için arkadaşından ayrılmıştır.

Teoman Ege’nin kampın birkaç yüz metre yukarısında bir kayanın arkasında olduğunu söylemektedir. Hemen hazırlanıp yukarı çıkarlar ve buzdan bir adam haline gelen Teoman Ege’yi bivak torbasının içinde bulurlar. Teoman Ege’yi alarak kampa geri dönerler. Ertesi gün kampı toplarlar ve aşağıya inerek faaliyeti sonlandırırlar.

Bu tırmanışla Türk dağcıları büyük bir başarıya imza atmışlar ancak ileriki yıllarda tek bir etapta 2700 metre yükselerek zirve yapmaları eleştiri konusu yapılmıştır.


Yazıların orijinalleri için bağlantı adresleri:


Bütün outdoor aktivitelerinde güvenlik öncelikle sizin sorumluluğunuzdadır. Hiçbir makale veya video doğru eğitim ve deneyimin yerini alamaz. Kendi kişisel güvenliğinizi ön planda tutun. Her durumda doğadan taraf olun.  Lütfen sadece okuduğunuz makale değil outdoor ve doğaya dair yayınlanmasını ve irdelenmesini istediğiniz her konu hakkında iletişim sayfamızdaki bağlantıları kullanarak bize yazın. http://www.turkeyoutdoor.org

Türkiye’nin Outdoor Sayfası
error: Content is protected !!