Türkiye’nin Outdoor Sayfası olarak özellikle outdoor turizminde büyük eksiklik olarak gördüğümüz illerin tek tek tanıtımı, illerde yapılabilecek outdoor aktiviteleri, outdoor ürün satan firmalar, kamp alanları, doğal güzellikler, yürüyüş rotaları gibi bütün bilgileri içeren bir yazı dizisine başladık. Bu yazı dizimizde Elazığ’ı tanıtıyoruz.

www.turkeyoutdoor.org

Elazığ

Elazığ, Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Elazığ ilinin merkezi ve bölgenin en eski kentlerinden biridir. Doğu Anadolu Bölgesi’nin Yukarı Fırat Bölümü’nde konumlanmıştır.

Elazığ, ticaret yolları üzerindeki stratejik konumuyla birlikte geçmişiyle, kültürüyle ve sağlığıyla öne çıkan bir şehirdir. M.Ö. 2 binli yıllara kadar uzanan tarihi, Aziz şehre özgü kaleler, çarşılar, camiler ve hamamlarla anlam bulur, geçmişin görkemini günümüze taşır.

Keşfe Harput ile Başlayın

Gakkoşlar diyarını keşfetmek isteyenler için Harput, şehre hâkim bir noktada yer alır. Harput’un tarihi atmosferinde gezin, çarşıları keşfedin ve yerel yemeklerin lezzetini tatma fırsatını yakalayın. Akabinde, Hazar Gölü’nde muhteşem bir gün batımı manzarasıyla huzur bulabilirsiniz.

Doğa ve Macera Severlere Çağrı

Elazığ, doğu Anadolu’nun Yukarı Fırat Bölümü’nde konumlanmış, Fırat ve Dicle nehirlerinin anayurdudur. Doğal güzelliklerle çevrili bu şehirde, Hazarbaba Dağı’nda yamaç paraşütü, kayak ve doğa yürüyüşü gibi heyecan verici deneyimler yaşayabilirsiniz.

Tarihin Derinliklerine Yolculuk

Elazığ’ın tarihi, MÖ 10.000 yıllarına kadar uzanan Paleolitik dönemlere dayanmaktadır. Yazılı Hitit kaynaklarında “İşuva” olarak adlandırılan bu kadim şehir, zengin bir çok kültürlü hoşgörü ortamını ve “El-Azık” (bolluk ve bereket) kelimesinden türemiş bir adın yer aldığı bolluk dolu geçmişiyle bilinir.

Doğal Zenginliklerin Başkenti

Elazığ, Fırat Nehri’nden Peri Suyu’na uzanan akarsuları, Türkiye’nin ikinci büyük barajı olan Keban Barajı, Hazar ve Karakaya gölleri, Hazarbaba Kayak Merkezi gibi birbirinden farklı doğal güzellikleri bünyesinde barındırır. Elazığ, doğa, inanç, tarih, spor ve gastronomi tutkunları için bir keşif cennetidir.

Elazığ Palu İlçesi Gezi Rehberi

Elazığ Palu

Elazığ Palu İlçesi Gezilecek Yerler Rehberi: Tarih ve Doğanın Buluştuğu Nokta

Elazığ’ın doğusunda, şehir merkezinin 75 km uzağında bulunan Palu İlçesi, Murat Nehri kıyısında etrafını saran yüksek tepelerle çevrili bir cennet köşesidir. Yüzölçümü 765 km² olan bu ilçe, 1050 metreye kadar uzanan bir rakıma sahiptir ve 1 belde, 36 köy, 35 mezra ve 10 mahalleyle zengin bir yerleşim alanını kucaklamaktadır. Toplam nüfusu 18,718, merkez nüfusu ise 9,487’dir.

Palu, Elazığ’ın bir ilçesidir ve 1 belde, 36 köy ve 10 mahalle içerir. Beyhan Beldesi’nde 4 mahalle bulunmaktadır. 2020 yılı itibariyle toplam nüfusu 18.754, merkez nüfusu ise 9.509’dur. Güneyde Arıcak ve Alacakaya, kuzeyde Kovancılar ilçesi ile komşudur.

Tarihçe:

Palu’nun tarihi milattan önceki yıllara dayanmaktadır. Bölgede bilinen en eski kavimler Hurriler, Hititler ve Urartular’dır. Urartu Kralı Menaus’a ait taş kitabeden Palu’ya Sebitaruas, Harput çevresine de Surani adı verildiği öğrenilmektedir. Sophene Krallığı’nın başkenti olmuş ve Sophene Krallığı’ndan kalma önemli eserler arasında Şemşat Kalesi bulunmaktadır. Darius Kitabeleri’nde bölge halkına Zazana olarak hitap edildiği belirtilmiştir.

Urartular’dan sonra Soa’ya ait Arsanosta şehri bölgede egemen olmuş, Roma, Bizans, Arap ve tekrar Bizans hakimiyetleri altında kalmıştır. 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi ile bölge Selçuklu hakimiyetine geçmiştir. Osmanlı döneminde kuzey-güney hattı üzerinde önemli bir ticaret merkezi olmuş ve Yavuz Sultan Selim tarafından tımar olarak verilmiştir.

Coğrafya:

Palu

Palu’nun kasaba ve köylerinin %70’i dağlık ve engebeli arazide yer almaktadır. İlçe arazisi Murat Nehri çevresindeki düzlüklerle, güneydeki Doğu Toros silsilesi olan Akdağlar’dan oluşur. Toplam yüzölçümün %70’i dağlık, %24’ü dalgalı, %10’u ova ve %3.1’i yayladan oluşur. Dağlık ve dalgalı arazi topraklarının %86,9’unu oluşturur. İlçe içinden geçen Murat Nehri vadisi genellikle dik ve sarp bir topografyaya sahiptir.

Palu’nun iklimi karasaldır ve yıllık sıcaklık ortalaması 13°C civarındadır. Yağışlar genellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında görülür. Yıllık yağış miktarı 430 m³’tür. Keban Barajı’nın yapılmasından sonra Palu ve çevresinde iklim hissedilir derecede yumuşamıştır. İlçe, orman örtüsü bakımından zengin değildir ve sınırları içerisinde 615 hektar bozuk baltalık orman bulunmaktadır.

Tarihi ve Kültürel Zenginlikler: Palu, tarih boyunca birçok medeniyetin izlerini taşıyan önemli bir yerleşim bölgesi olmuştur. Türk akınlarıyla birlikte bölgeye egemen olan Çubukoğulları, Artukoğulları Beyliği ve Anadolu Selçuklu Devleti’nin ardından, İlhanlılar, Dulkadiroğulları ve Akkoyunluların hakimiyetine girmiştir. Çaldıran Zaferi’nden sonra Osmanlı Devleti’ne katılan Palu, Osmanlı döneminde “Hükümet Sancak” statüsüne alınmış ve Cemşid Bey’in yönetimine verilmiştir. Bu durum Tanzimat’a kadar devam etmiştir, ve özellikle 19. yüzyılda idari taksimat bazen Diyarbakır Eyaleti’ne, bazen de Mamüratü’l-Aziz Vilayeti’ne bağlanmıştır.

Gezilecek Yerler: Günümüzde Palu, zengin tarihini ve kültürel dokusunu koruyarak turistlere kapılarını açmaktadır. Urartu Kralı Menua’ya ait çivi yazılı taş kitabesi, tarihi kale, türbeler, cami ve kilise kalıntıları, Palu’yu görülmeye değer kılan önemli turistik noktalardır.

Ulaşım: Palu’ya ulaşmak oldukça kolaydır. Özel araçla seyahat edenler Elazığ-Bingöl karayolunu kullanarak 1 saat 15 dakikada ilçeye varabilirler. Ayrıca Doğu Garajı’ndan kalkan Palu otobüs veya minibüsleriyle 1 saat 30 dakika süren bir yolculukla Palu’ya ulaşmak mümkündür. Trenle seyahat etmek isteyenler için de uygun bir seçenek bulunmaktadır.

Palu İlçesi, tarihle doğanın muhteşem buluştuğu bir noktada, keşfe çıkmak isteyenler için ideal bir destinasyondur.

Palu Kalesi: Tarihin Derin İzleri

Elazığ Palu Kalesi

Evliya Çelebi’nin tabiriyle, göğe baş uzatan bu kale, birçok medeniyetin hikayesini barındırıyor.

Palu Kalesi, ilçenin sadece 1 km doğusunda görkemli bir şekilde yükselmektedir. Güney ve güneydoğu bölgeleri Murat Nehri ile çevrili, kuzey ve batıda ise sarp kayalıklarla çevrili olduğundan, doğal bir savunma sağlayarak ele geçirilmesi zor bir konumda bulunmaktadır. Evliya Çelebi, hatta Timur’un bu kaleyi gördükten sonra zapt etmeye bile cesaret edemediğini ve vazgeçip gittiğini yazmaktadır.

Palu Kalesi, Urartu dönemine ait birçok önemli eseri günümüze kadar korumuştur. Urartu Kaya Kitabesi, Urartu Kaya Mezarları, kaya tünelleri, tapınaklar, su sarnıçları, tapınma nişleri, kaya merdivenleri ve kaya ambarları gibi benzersiz yapılar, kalede keşfedilebilecek nadir örnekler arasında yer almaktadır. Bu kale, sadece ihtişamıyla değil, aynı zamanda geçmişin derin izleriyle de ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.

Palu Kalesi’nde Yankılanan Tarih: Urartu Kaya Kitabesi

Elazığ Palu Urartu Kaya Kitabesi

Palu Kalesi’nin kuzeydoğu cephesinde gizemli bir şekilde yer alan, Palu Yazıtı olarak da bilinen Urartu Kaya Kitabesi, Urartuların batı seferleri hakkında kıymetli bilgiler sunan önemli bir yazıttır. Kitabe, çivi yazısıyla detaylı bir şekilde işlenmiştir. İşte çevirisinin bir özeti:

“Tanrı Haldi, silahlarıyla sefere çıktı. Sebeteria kenti ve Huzana kenti dahil birçok yerin Ülkesini zapt etti. Tanrı Haldi’nin güçlü silahları ve kudretiyle, İspuini oğlu Menua, Sebeteria kenti dahil olmak üzere birçok bölgeyi fethetti. Bu zaferin anısına Haldi’ye bir yazıt dikildi ve Sebeteria kentinde Haldi Tapınağı inşa edildi.”

“Menua, Pianili Ülkesi kralı olarak hükümet etti ve Tanrı Haldi’nin büyüklüğü sayesinde bu zaferlere ulaştı. Ancak, yazıtı tahrip eden ya da silen, bu işlere müdahale eden ya da başka birinin müdahalesini gören kişi, Tanrılar Haldi, Teiseba, Sivini ve diğer tanrılar tarafından cezalandırılacaktır. Güneş ışığından yoksun bırakılacaktır.”

Urartu Kaya Kitabesi, Palu Kalesi’nde sadece taşlara değil, ziyaretçilere de geçmişin büyüleyici hikayelerini anlatan bir kapı aralamaktadır.

Palu Köprüsü: Tarihi ve Mimarisiyle Büyüleyici Bir Miras

Elazığ Palu Köprüsü

Köprü üzerinde bir kitabe bulunmasa da, yapısal özellikleri ve sivri kemer mimarisiyle eski Palu Köprüsü, Selçuklu köprü mimarisinin özünü yansıtmaktadır. Tam 156.50 metre uzunluğunda ve 3.5 metre genişliğinde olan bu muazzam köprü, 2010 yılında Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından titizlikle restore edilmiştir.

Palu Köprüsü, geçmişte güney-kuzey bağlantısını sağlayan tek ulaşım ve geçiş noktası olarak bilinirken, tarihi kaynaklarda İstanbul’u Bağdat’a bağlayan bir köprü olarak geçmektedir. Bu eşsiz köprü, zaman içindeki ihtişamını ve tarih kokan atmosferini günümüze taşıyan bir anıt olarak durmaktadır.

Ziyaretçiler, Palu Köprüsü üzerinde yürüyüş yaparken geçmişin izlerini takip edebilir ve bu muazzam mühendislik eserini hayranlıkla inceleyebilirler. Selçuklu döneminin ihtişamını günümüze taşıyan bu köprü, sadece bir geçiş noktası değil, aynı zamanda tarihle iç içe geçmiş bir şaheserdir.

Eski Palu’da Gizemli Bir Hazine: Tarihi Kilise

Elazığ Palu Tarihi Kilise

Bu kilise, tarihi derinlere uzanan bir geçmişe sahiptir ve Bizans dönemine ait bir mirası temsil eder. Naos kısmı günümüze kadar ayakta kalmayı başarmıştır. Kare planlı olan kilisenin, eski ihtişamını yansıtan kubbesi zamanla yıkılmış, ancak kasnağı sağlam bir şekilde korunmuştur.

Kilisenin iç kısmında, zamanın yıpratıcı etkilerine rağmen bazı figürlerin hala varlığını sürdürdüğü ve önemli ölçüde tahrip olmuş fresklerin bulunduğu bilinmektedir. Bu freskler, kilisenin geçmişindeki dini atmosferi ve sanatsal zenginliği yansıtan paha biçilmez unsurlardır.

Eski Palu Kilisesi, ziyaretçilere Bizans döneminin mistik atmosferini ve tarihî derinliğini keşfetme fırsatı sunmaktadır. Bu antik yapı, sadece bir kilise değil, aynı zamanda geçmişin izlerini taşıyan bir hazine niteliğindedir.

Tarih ve Mimari Harmanı: Eski Palu’nun Gözde Mabedi – Ulu Camii

Elazığ Palu Tarihi Ulu Camii

Bu muazzam cami, rivayete göre Küçük Camii’yi inşa eden ustanın kalfası tarafından yapılmıştır. Dikdörtgen plana sahip olan cami, üst kısmı kubbesiz ve düz damalı bir mimari özellik sergilerken, ne yazık ki çatısı zaman içinde tamamen çökmüştür.

Doğu ve kuzeyden olmak üzere iki girişe sahip olan caminin minare kaidesi kare planlıdır ve yuvarlak gövdeye geçişleri zarif kemerler sağlamaktadır. Ancak minarenin şerefesinden yukarı kısmı maalesef yıkılmış durumdadır.

Caminin esas girişi doğuda, ikinci girişi ise güneydedir. Yapıda siyah-beyaz kesme taşlarla oluşturulan yuvarlak kemerli mimari detaylar dikkat çekerken, moloz taşla inşa edilen caminin restorasyon çalışmaları ise tamamlanma aşamasındadır. Doğu girişinde avluda yer alan şadırvan, camiye ayrı bir güzellik katmaktadır.

Ulu Camii, hem tarihî bir dokuyu yaşatan hem de mimari zerafetiyle göz dolduran bir yapı olarak, Eski Palu’nun önemli simgelerinden biridir.

Tarihi Dokusuyla Eski Palu’nun Hamamı: 1619 Yılına Işık Tutuyor!

Elazığ Palu Tarihi Hamam

Bu etkileyici hamam, hicri 1070 (Miladi 1619) tarihinde yapılmıştır, ki bu da hamamın sadece bir banyo yeri olmanın ötesinde bir tarih taşıdığını göstermektedir. Klasik Osmanlı hamamlarına benzer bir yapıya sahip olan hamam, tonozla örtülü bir koridorla soyunma yerine geçiş sağlamaktadır.

Ilıklık kısmı, kare planlı ve üzeri kubbe ile örtülüdür, burada göze çarpan bir detay da kubbe üzerindeki aydınlık feneridir. Koridordan geçildikten sonra dört eyvanlı ve köşelerde halvet kısımları olan sıcaklık kısmına ulaşılır. Kapının iki yanında ise yonca yaprağı şeklinde kemerli pencereler bulunmaktadır.

Restorasyon çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğu hamam, Eski Palu’nun tarih kokan dokusunu günümüze taşıyan önemli bir yapıdır.

Eski Palu’nun Hüzünlü Ancak Tarihi Derin Küçük Camii

Elazığ Palu Küçük Camii

Ne yazık ki, caminin kitabesi günümüze ulaşmamış olsa da, tahminlere göre Ulu Cami’den önce inşa edilmiştir. Kare planlı olup, maalesef tavanı tamamen çökmüş ve duvarları da tahrip olmuş durumdadır. Minarenin şerefe kısmından yukarısı ise tamamen yıkılmıştır.

Ancak, tüm bu tahribata rağmen küçük camii, restore edilerek ayakta kalmaya çalışıyor. Restorasyon çalışmaları devam etmekte olup, bu tarihi yapı, Eski Palu’nun geçmişine dokunma şansı sunan bir anıt olarak varlığını sürdürmeye çalışıyor.

Alacalı Mescid: Selçuklu Mimarisinin İncisi

Elazığ Palu Alacalı Mescit

Alacalı Mescid, adını siyah-beyaz kesme taşlardan alıyor ve Selçuklu mimarisinin karakteristik özelliklerini bünyesinde barındırıyor. Kare planlı bir harim yapısına sahip olan mescit, son cemaat yerini de içermektedir. Üstü sivri bir külah ile örtülüdür. Ancak, mescidin kuzey ve doğu duvarları zamanla toprak altında kalmış durumdadır.

Duvarları, düzgün bir sıralama ile iki renkli taşlar kullanılarak örülmüştür. İç kısımda ise sıralı moloz taş örgülü duvarlar, tuğla kubbe ile desteklenmiştir. 2017 yılında tamamlanan restorasyon çalışmaları, Alacalı Mescid’i aslına uygun bir şekilde günümüze taşımıştır. Bu tarihi mescit, Selçuklu mimarisinin inceliklerini keşfetmek isteyen ziyaretçiler için önemli bir durak noktasıdır.

Palu’nun Tarihine Nostaljik Bir Yolculuk: Harput-Palu Kültür Yolu Tren Gezisi

Elazığ Palu Nostaljik Tren Gezisi

Elazığ Valiliği himayesinde düzenlenen “Harput-Palu Kültür Yolu Tren Yolculuğu ve Palu Gezisi” adlı etkinlik, Palu ilçesinde Elazığ İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Palu Kaymakamlığı ve Palu Belediyesi işbirliğiyle gerçekleşiyor. 2017 yılında ikinci kez düzenlenen ve büyük ilgi gören bu etkinlik, gelenekselleşerek gelecek yıllarda da devam edecek.

Etkinlik, sabah saatlerinde Elazığ’dan trenle Palu’ya başlayarak gün boyunca bir dizi kültürel etkinlikle devam ediyor. Palu’da gerçekleştirilen mehter gösterileri, halk oyunları, resim ve el sanatları sergisi, öğlen yemeği ve Palu’nun tarihi yerleri ile türbelerini ziyaret gibi çeşitli aktivitelerle katılımcılara unutulmaz anlar yaşatıyor.

Etkinlik, akşam saatlerinde tekrar trenle Elazığ Garı’na dönülerek sona eriyor. Bu nostaljik tren gezisi, bölgenin zengin kültürel mirasını keşfetmek ve geçmişle buluşmak isteyenleri unutulmaz bir yolculuğa davet ediyor. Gelecek yıllarda düzenlenecek etkinlik, Palu’nun tarihini ve kültürünü daha geniş kitlelere tanıtmaya devam edecek.

 


Elazığ Gezi Rehberi Yazılarımız

Elazığ, stratejik konumuyla ticaret yolları üzerinde öne çıkan bir şehirdir. Geçmişi, kültürü ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken Elazığ, M.Ö. 2 binli yıllara kadar uzanan zengin tarihine ev sahipliği yapmaktadır. Aziz şehir, kendine özgü kaleleri, çarşıları, camileri ve hamamlarıyla geçmişin izlerini günümüze taşır. Elazığ Gezi Rehberi, şehri keşfe çıkarken size rehberlik eden önemli noktaları sunar. Tarihi köprülerden çarşı ve hanlara, şehrin tarihini yansıtan yerleri haritada bulabilir ve bu muazzam şehirde unutulmaz bir keşfe çıkabilirsiniz. Elazığ Gezi Rehberi haritamıza buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca, Elazığ’da kamp yapabileceğiniz noktaları görmek için kamp haritamıza göz atabilirsiniz.

Elazığ Tanıtımı Yazıları:

Elazığ Gezilecek Yerler:


https://turkeyoutdoor.org/, Türkiye’de outdoor (açık hava etkinlikleri) hakkında bilgi sağlayan bir web sitesidir. Site, yürüyüş, kamp, bisiklet, kano, dağcılık, kaya tırmanışı, rafting, dalış, yamaç paraşütü, binicilik gibi çeşitli açık hava etkinlikleri hakkında rehberler, rotalar, haberler ve etkinlikler sunmaktadır.

Site, Türkiye’nin dört bir yanındaki açık hava etkinlikleri için kapsamlı bir bilgi kaynağıdır. Sitede, her etkinlik için detaylı bilgiler, rotalar, fotoğraflar ve videolar bulunmaktadır. Site ayrıca, Türkiye’deki açık hava etkinlikleri hakkında güncel haberler ve etkinlikler hakkında bilgi vermektedir.

Sitenin hedef kitlesi, açık hava etkinliklerine ilgi duyan herkestir. Site, hem deneyimli hem de yeni başlayanlar için faydalı bilgiler sunmaktadır. Site, Türkiye’de açık hava etkinlikleri hakkında bilgi edinmek ve bu etkinliklere katılmak isteyenler için ideal bir kaynaktır

https://turkeyoutdoor.org/