Türkiye’nin Doğa Aktiviteleri & Macera Sporları Sayfası, doğa sporlarına ilgi duyan herkes için Türkiye’nin en güncel ve kapsamlı bilgi kaynağıdır. 🏕️⛰️

🌿 Dağcılık kulüplerinden kampçılara, doğa yürüyüşçülerinden ekstrem spor meraklılarına kadar geniş bir kitleye hitap eden platformumuz, outdoor dünyasına dair etkinlikleri, rehberleri ve duyuruları tek çatı altında topluyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki doğa severlerle kurduğumuz güçlü iletişim ağı sayesinde, outdoor camiasının nabzını tutuyoruz.

🗺️📍 Sadece etkinliklerle sınırlı kalmıyoruz! Türkiye’nin dört bir yanını keşfetmek isteyen doğa tutkunları için illerin detaylı gezi rehberlerini de yayınlıyoruz.

🔥🚵‍♂️🌍 Kamp alanları, yürüyüş rotaları, doğa sporlarına uygun bölgeler ve gizli kalmış cennet köşeleri hakkında en güncel bilgileri bulabileceğiniz platformumuz, keşfetmeyi seven herkes için vazgeçilmez bir rehber! Siz de doğayla iç içe bir yaşamı benimseyenlerdenseniz, sayfamızı takip edin ve maceraya bizimle atılın!

🌿 TurkeyOutdoor, doğa sporları aracılığıyla çevre bilincini artırmayı amaçlar. Doğada spor yaparken çevreyi koruma, biyolojik çeşitliliğe saygı gösterme ve sürdürülebilirlik ilkelerini benimser.

---

---

---

Bursa, Türkiye’nin Marmara Bölgesi’nde yer alan büyüleyici bir şehirdir. Tarihi ve kültürel zenginlikleri, doğal güzellikleri ve lezzetli mutfağı ile ünlüdür.

Tarihi açıdan bakıldığında, Bursa Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olarak tarihi bir öneme sahiptir. Şehirde bulunan Ulu Cami ve Yeşil Türbe gibi Osmanlı dönemine ait önemli eserler, tarihseverleri cezbetmektedir. Ayrıca, İznik ilçesi Bizans İmparatorluğu dönemine ait tarihi kalıntıları ve ünlü çinileri ile ünlüdür.

Doğa severler için Bursa, etkileyici Uludağ Dağı‘na ev sahipliği yapmaktadır. Kış aylarında kayak severler için ideal bir destinasyon olan Uludağ, yaz aylarında da doğa yürüyüşleri ve piknikler için harika bir seçenektir.

Bursa’nın ayrılmaz bir parçası olan lezzetleri de unutmamak gerekir. İskender kebabı, pideli köfte ve diğer geleneksel Türk yemekleri, damak tadınıza hitap edecek lezzetler arasındadır.

Ayrıca, Kapalıçarşı gibi tarihi çarşılarında alışveriş yapabilir, el sanatlarından giyim eşyalarına kadar birçok ürünü bulabilirsiniz.

Bursa, tarih, kültür, doğa ve lezzetleri bir araya getiren bir şehir olarak ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar.

Neden Bursa’yı Ziyaret Etmelisiniz?

Bursa, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla göz kamaştıran bir şehirdir. Bitinya, Roma, Selçuklu, Bizans ve Osmanlı gibi birçok imparatorluğun izlerini taşıyan bu tarih ve imparatorluklar şehri, aynı zamanda bir dizi önemli özelliği bünyesinde barındırır.

Bursa’nın Tarihi Önemi: Anadolu’nun İncisi

Bursa, Türkiye’nin Marmara bölgesinde yer alan, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile öne çıkan bir şehirdir. Anadolu’nun incisi olarak kabul edilen Bursa, binlerce yıllık geçmişi, Osmanlı İmparatorluğu’nun doğuşuna tanıklığı ve muhteşem mimari yapıları ile dikkat çeker.

Bursa’da Neler Yapılır?

Bursa’nın tarihi önemi, aşağıdaki noktalardan kaynaklanmaktadır:

• Üç imparatorluğa başkentlik yapmış bir şehirdir. Bursa, MÖ 7. yüzyılda Bitinyalılar tarafından kurulmuştur. MÖ 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu’na, 4. yüzyılda Bizans İmparatorluğu’na katılmıştır. 1326 yılında Orhan Gazi tarafından fethedilen Bursa, 1365 yılına kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti olmuştur.
• Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşunda önemli bir rol oynamıştır. Bursa, Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşunda önemli bir rol oynamıştır. Orhan Gazi, Bursa’yı fethederek Osmanlı Beyliği’nin ilk başkenti yapmıştır. Bursa, Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk sarayına, ilk camisine, ilk medresesine ve ilk hamamına ev sahipliği yapmıştır.
• Zengin bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Bursa, zengin bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Şehir, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden kalma birçok tarihi yapıya ev sahipliği yapmaktadır. Bursa’nın başlıca tarihi yapıları arasında Ulu Camii, Yeşil Camii, Yeşil Türbe, Muradiye Külliyesi, Koza Han ve Kapalıçarşı bulunmaktadır.

Bursa, tarihi önemi ve zengin kültürel mirası ile Türkiye’nin önemli şehirlerinden biridir. Şehir, her yıl yerli ve yabancı turistleri ağırlamaktadır.

Bursa’nın tarihi önemini gösteren bazı önemli olaylar şunlardır:

• MÖ 7. yüzyılda Bitinyalılar tarafından kurulması
• MÖ 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu’na katılması
• 4. yüzyılda Bizans İmparatorluğu’na katılması
• 1326 yılında Orhan Gazi tarafından fethedilmesi
• 1365 yılına kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti olması
• Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşunda önemli bir rol oynaması
• Zengin bir tarihi ve kültürel mirasa sahip olması

Bursa, Türkiye’nin önemli tarihi ve kültürel şehirlerinden biridir ve Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olarak büyük bir tarihsel ve kültürel mirasa sahiptir. Aynı zamanda doğal güzellikleriyle de ünlüdür.

Bursa’da yapabileceğiniz bazı aktiviteler şunlardır:

1. Tarihi Yerleri Ziyaret Etme:
   • Ayasofya Camii: 14. yüzyılda inşa edilen bu camii, Bizans ve Osmanlı mimarisinin özel bir örneğidir.
   • Ulu Camii: Bursa’nın en büyük camisi olan Ulu Camii, 14. yüzyılda inşa edilmiştir ve şehrin sembollerinden biridir.
   • Yeşil Camii: 15. yüzyılda inşa edilen bu camii, özellikle yeşil çinileriyle ünlüdür.
   • Muradiye Külliyesi: 15. yüzyılda inşa edilen bu külliye, cami, türbe, hamam ve medrese gibi çeşitli yapılardan oluşur.
   • Koza Han: 15. yüzyılda kurulan Koza Han, Bursa’nın önemli ticaret merkezlerinden biridir.
2. Doğal Güzellikleri Keşfetme:
   • Uludağ: Bursa’nın en etkileyici doğal güzelliği olan Uludağ, hem kışın kayak yapmak için hem de yazın doğa yürüyüşleri, piknikler ve kamp yapmak için ideal bir destinasyondur.
   • Oylat Kaplıcaları: Romatizma, cilt rahatsızlıkları ve solunum yolu problemlerine iyi geldiği söylenen Oylat Kaplıcaları, Bursa’nın şifalı sularını sunar.
   • Cumalıkızık: Bu geleneksel köy, Osmanlı döneminden kalma ahşap evleriyle ünlüdür ve ziyaretçilere tarihi bir yolculuk sunar.
   • Gölyazı: Bursa’nın sevimli bir gölü olan Gölyazı, tarihi Rum evleri ve doğal güzellikleriyle tanınır.
3. Yerel Lezzetleri Deneme:
   • İskender Kebap: Bursa’nın en ünlü yemeği olan İskender kebap, kuzu eti, pide ve tereyağlı yoğurtla servis edilen bir lezzettir.
   • Pide: Bursa’da çeşitli pide çeşitleri bulunur ve en popülerleri Bursa pidesi, tahinli pide ve sucuklu pidedir.
   • Kestane Şekeri: Bursa’nın ünlü tatlarından biri olan kestane şekeri, taze kestanelerin şekerle kaynatılmasıyla yapılır.

Tabii ki, Bursa’da yapılacaklar listesi daha da uzun ve şehir, tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleriyle herkes için bir şeyler sunar.

Bursa’da Gezilebilecek Tarihi Havra ve Kiliseler

Bursa, zengin tarihi ve kültürel geçmişiyle öne çıkan bir şehir olmanın yanı sıra farklı dini inançlara ev sahipliği yapmış bir coğrafyadır. Bu çerçevede, Bursa’da gezilebilecek tarihi havra ve kiliseler, şehrin çok katmanlı tarihini yansıtan önemli noktalardır. Bu yazıda, Bursa’nın dini çeşitliliğini ve hoşgörüsünü yansıtan bu mekanları daha yakından tanıyacak ve şehrin tarihi dokusunu keşfedeceğiz.

Bursa’da gezilebilecek tarihi havra ve kiliseler şunlardır:

1. Aziz Panteleimon Kilisesi (Gölyazı Kültürevi)
2. Demirkapı Kilisesi
3. Ermeni Kilisesi
4. Fransız Kilisesi
5. Geruş Sinagogu
6. İznik Böcek Ayazması
7. İznik Koimesis Tes Theotokos Kilisesi
8. Kumyaka Hagios Taxiarchoi (Başmelekler Kilisesi)
9. Kurşunlu Hagios Aberkios Manastırı
10. Mayor Havrası (Sinagog)
11. Mudanya Hagios Yuannes Kilisesi (Dündar Evi)
12. Mudanya Uğur Mumcu Kültür Merkezi
13. Tirilye Panagia Pantobasilissa (Kemerli Kilise)
14. Fotin (Photinodios) Manastırı
15. Polihron (Cyril/Kiril) Manastırı

---

Bursa Aziz Panteleimon Kilisesi (Gölyazı Kültürevi): Gölyazı’nın Tarihi Hazinesi

Bursa’nın tarihi zenginliklerle dolu şehirlerinden biri olduğunu biliyor muydunuz? Gölyazı’da yer alan Aziz Panteleimon Kilisesi (Gölyazı Kültürevi), bu zengin mirası yansıtan önemli bir yapıdır. 1908-1918 yılları arasında inşa edilen bu kilise, Anadolu Rum Ortodoks kiliselerinin nadir ve özgün örneklerinden biridir. Apolyont’taki diğer kiliseler arasında ise en genç olanıdır.

Aziz Panteleimon Kilisesi, 1900 yılında meydana gelen yıkıcı bir yangının ardından inşa edilmiştir. İki katlı bir yapı olan kilise, üç nefli ve dikdörtgen planlı bir bazilika tarzında tasarlanmıştır. Batı tarafında narteks bulunurken, doğusunda ise üç bölümlü bir apsis bulunmaktadır. İç ve dış duvarları farklı tekniklerle inşa edilen bu kilise, sade neoklasik öğeleri, büyüklüğü ve etkileyici ön cephesiyle Osmanlı Dönemi İstanbul Rum mimarisinin izlerini taşımaktadır.

Türk-Yunan Savaşı ve Mübadele döneminde terk edilen Aziz Panteleimon Kilisesi, zaman içinde çeşitli amaçlarla kullanılmış ve maalesef yangınlar ve doğal etkenler nedeniyle ciddi hasarlar görmüştür. Ancak, Bursa Nilüfer Belediyesi tarafından gerçekleştirilen titiz bir restorasyon çalışması sayesinde, bu tarihi yapı tekrar eski ihtişamına kavuşmuş ve 2014 yılında kültürevi olarak hizmet vermeye başlamıştır.

Aziz Panteleimon Kilisesi (Gölyazı Kültürevi), Bursa’nın zengin tarihini ve kültürel çeşitliliğini yansıtan bir anıt olarak sizleri bekliyor. Şehirdeki bu tarihi hazineleri keşfetmek isterseniz, şu bağlantıya tıklayarak kilisenin konumunu görebilirsiniz.

---

Bursa Demirkapı Kilisesi: Tarihin İzini Süren Bir Yapı

Bursa’nın tarihi zenginlikleri içinde yer alan Demirkapı Kilisesi, 1326-1359 yılları arasında Orhan Gazi döneminde inşa edilmiştir ve adını melekler Mikael ve Gabriel’den almıştır. Eski adı “Taxiarhon Kilisesi” olan bu yapı, şu anda Demirkapı semtinde bulunduğu için “Demirkapı Kilisesi” olarak da bilinir. Bursa’da günümüze kadar ayakta kalmış nadir kiliselerden biridir.

Kilise, doğu-batı yönünde uzanan bir bazilika planına sahiptir ve çatısı ahşap kırma çatı ile kaplıdır. Kilise, 1835 yılında Sultan II. Mahmud tarafından Kyranthimos’un girişimiyle onarılmıştır.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında, nüfus mübadelesi nedeniyle kilisenin cemaati azalmış ve 1926’da Demirkapı Kilisesi, Yılmazipek ailesinin mülkiyetine geçmiştir. Daha sonra 1985 yılına kadar bu yapı, ipek büküm ve dokuma işlerinin yapıldığı bir fabrika olarak kullanılmıştır.

Demirkapı Kilisesi, Bursa’nın tarihini ve kültürel çeşitliliğini yansıtan önemli bir tarihi yapıdır. Eğer bu tarihi kiliseyi ziyaret etmek isterseniz, şu bağlantıya tıklayarak kilisenin konumunu görebilirsiniz.

---

Bursa Ermeni Kilisesi: Tarih ve Değişim İzinde Bir Yapı

Bursa’nın tarihi zenginliklerinden biri olan Ermeni Kilisesi’nin yapılış tarihi ve yaptıranı kesin olarak bilinmemektedir. Ancak bu yapı, 19. yüzyılda Bursa’da yaşayan Ermeni nüfus için inşa edilmiş olabileceği düşünülmektedir. Cumhuriyet döneminde yaşanan nüfus mübadelesi sonrasında Ermeni nüfusun ayrılmasıyla orijinal işlevini kaybeden bu kilise, özel mülkiyete geçmiş ve daha sonra bir dönem dokuma fabrikası olarak kullanılmıştır.

Doğu-batı ekseninde uzanan Ermeni Kilisesi, bazilika planına sahiptir ve 19. yüzyılın mimari özelliklerini yansıtmaktadır. Bu tarihi kilise, Bursa’nın kültürel çeşitliliği ve tarihini yansıtan önemli bir yapı olarak günümüze ulaşmıştır.

Ermeni Kilisesi’ni ziyaret etmek isterseniz, şu bağlantıya tıklayarak kilisenin konumunu bulabilirsiniz.

---

Bursa Fransız Kilisesi: Bursa’nın Tarihi ve Kültürel Zenginliklerinden Bir Yapı

Bursa’nın çeşitli kültürlerin buluşma noktası olduğunu gösteren önemli bir tarihi yapı olan Fransız Kilisesi, 19. yüzyılın sonlarında Fransız kökenli tüccarlar tarafından yaptırılmıştır. Kilisenin dekorasyonu ise 1927 yılında Assomptionist tarikatı Rahibi Prosper Lamerand ve bir Rus ressam tarafından gerçekleştirilmiştir.

Fransız Protestan Kilisesi, dikdörtgen biçiminde tek nefli bir plana sahiptir. Yapının cepheleri sade bir görüntüye sahip olup, kademeli kuleler ve sivri kemerli pencerelerle süslenmiş gotik tarza uygun bir tasarıma sahiptir.

Kilise, 1960 yılından sonra kullanılmamış ve 1971 yılında kısa bir dönem özgün işlevini sürdürmüştür. Ancak Bursa’nın farklı dinlere, dillere ve kültürlere ev sahipliği yapan yapısı göz önüne alınarak, 2004 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından sosyal, kültürel ve ibadet işlevleri için restore edilmiştir.

Fransız Kilisesi’ni ziyaret etmek ve tarihi dokusunu keşfetmek isterseniz, şu bağlantı

---

Bursa Geruş Sinagogu: Bursa’nın Tarihi Sefarad Yahudi Mirası

Bursa’nın zengin tarihi mirasında bulunan Geruş Sinagogu, II. Selim döneminde, yani 16. yüzyılın başlarında inşa edilmiştir. Bu sinagog, 15. yüzyılın sonlarında İspanya’dan Osmanlı İmparatorluğu’na kabul edilen Sefarad Yahudilerinin Bursa’ya yerleştiği dönemin bir anıtıdır. İbranicede “Geruş,” “kovulmuş” veya “sürgün edilmiş” anlamına gelir ve bu adı, İspanya’dan zorla ayrılan bu topluluğun tarihi deneyimini yansıtmak için almıştır.

Geruş Sinagogu, enine dikdörtgen bir ana mekana sahiptir ve zemin mermer kaplıdır. Sinagogun oturma yerleri duvarların etrafında ve ortada daire şeklinde düzenlenmiştir. Bu yapıda Bağdadî tarzında bir kubbe bulunur ve yaklaşık 100-150 kişiye hizmet verebilecek kapasitededir. Geruş Sinagogu, son derece sağlam bir yapısıyla dikkat çeker ve iyi bir bakım görmüştür.

Bursa’nın tarihi ve kültürel zenginliklerini keşfetmek isteyenler için Geruş Sinagogu, bu önemli mirası yaşatmaya devam ediyor. Sinagogun konumunu öğrenmek ve ziyaret etmek isterseniz, şu bağlantıya tıklayarak Google Haritalar’da bulabilirsiniz.

---

Bursa İznik Böcek Ayazması: Tarihin Derinliklerinde Gizlenen Ayin Mekanı

İznik’in tarihi zenginliklerinden biri olan Böcek Ayazması, yol kotunun altında bulunur ve günümüzde beton bir merdivenle inilir. Bu benzersiz yapı, 19. yüzyılın sonlarına kadar ayinlerin düzenlendiği bir yer olarak kullanılmıştır ve şehre gelen seyyahlar ve gezginler tarafından kaydedilmiştir. 1921’e kadar ayazma olarak hizmet veren bu yapı, kare bir şekle sahiptir ve dış duvarları moloz taş ve tuğla örgü ile inşa edilmiştir. İç kısmı ise kubbe ile örtülüdür ve bu kısma kadarki duvarlar tuğla kullanılarak yapılmıştır.

Yapının içinde köşeli bir niş ile üç kemerli nişler bulunmaktadır. Yapının duvarlarında Erken Bizans dönemine ait malzemelerin izleri bulunmaktadır. Yapının ortasında ise 1,10×1 metre boyutlarında bir havuz yer almaktadır. Bu alanda bulunan MS 2. yüzyıla tarihlenen İbranice yazıt, “Her bedene iyi olanı verir. Çünkü O’nun lûtfu ebedidir” ibaresi ve menorah (yedi kollu şamdan) figürünü içerir. Ayrıca bu bölgede kullanılan devşirme malzemeler arasında Hristiyan İmparator yüce kral Mikhael’in Kulesi yazılı bir Yunanca yazıt da yer almaktadır. Bu etkileyici yapının tarihi 6. yüzyıla kadar uzanmaktadır.

Eğer İznik’in bu tarihi hazinesini ziyaret etmek isterseniz, konum bilgisine bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz. İznik Böcek Ayazması, tarihin derinliklerinde gizlenmiş önemli bir ayin mekanıdır.

---

Bursa İznik Koimesis Tes Theotokos Kilisesi: Tarihin İzinde Bir Kalıntı

Günümüzde sadece kalıntıları gözlemleyebildiğimiz İznik Koimesis Tes Theotokos Kilisesi, İznik’te Yunan işgali sona erene kadar aktif olarak kullanılan ve ayakta duran bir dini yapıydı. Bu kilisenin bulunduğu alan, Cumhuriyet dönemine kadar Hristiyan mahallesi olarak biliniyordu ve yapılan kazılar, kilisenin Hyakinthos Manastırı’nın bir parçası olduğunu ortaya koymaktadır.

Koimesis Kilisesi, 22,5×21 metre boyutlarındaki kiborion planlı bir kilise olarak inşa edilmiştir. Kilisenin günümüze ulaşan temel kalıntıları sayesinde mimari özellikleri hala anlaşılabilir durumdadır. Kilisenin narteks bölümü, batıda üç kapılı bir girişe sahiptir ve bu bölüm iki kemerle üç bölüme ayrılmıştır. Naos bölümüne ve yan neflere geçiş de buradan sağlanır. Kare bir yapıya sahip olan naos bölümü, dört sağlam sütunla desteklenen bir kubbe ile örtülüdür. Naos içindeki ayaklar arasındaki kısa haç kolları, mekânda genişlemeye katkı sağlar. Naos ile yan mekânlar arasında ise iki sütunlu üç açıklıklı bir düzenleme bulunmaktadır. Naos’un doğusunda, enine dikdörtgen bir bema yer almaktadır ve buradan pastophoria odalarına geçilmektedir. Ana apsis, yedi basamaklı bir synthranon ile donatılmıştır ve içten yuvarlak, dıştan üç köşelidir. Her yüzünde bir pencere açıklığı bulunmaktadır. Kilise, inşa edildiği dönemden itibaren farklı onarımlar ve eklemeler görmüştür.

Kilisenin tarihi ile ilgili araştırmacıların çeşitli önerileri olmasına rağmen, ilk inşa evresinin MS 6.-8. yüzyıl arasına tarihlendiği görülmektedir. İznik Koimesis Tes Theotokos Kilisesi’nin tarihi ve yapısı hakkında daha fazla bilgi edinmek ve kalıntıları görmek isterseniz, konum bilgisine bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz. Bu antik kilise, tarihin izinde bir kalıntıdır ve İznik’in tarihi dokusuna önemli bir katkı sağlar.

---

Bursa Kumyaka Hagios Taxiarchoi Kilisesi: Tarih ve İyileştirme Sanatının Buluştuğu Yer

Mudanya ilçesinde bulunan Kumyaka Hagios Taxiarchoi Kilisesi, Bizans İmparatoru IV. Konstantinos Porphyrogenetos döneminde inşa edilmiştir. Kare planlı ana kilise, kubbe ile örtülüdür ve yanlarda beşik tonozlu dört haç kolundan oluşur. Kilisenin duvarları tuğla ve taş ile örülmüş, çatısı ise tuğla ile kaplanmıştır.

Bu tarihi kilise, sadece dini bir yapı olarak değil, aynı zamanda akıl hastalarının tedavi edildiği bir merkez olarak da önemli bir rol oynamıştır. İnsanların fiziksel ve manevi sağlığına önem veren kilise, tarih boyunca hem ibadet mekânı olarak kullanılmış hem de hastaların şifa bulduğu bir yer olmuştur.

Kumyaka Hagios Taxiarchoi Kilisesi, Bizans dönemine ait izler taşıyan bu önemli yapının tarihini ve mimari güzelliklerini keşfetmek için bu bağlantıyı kullanabilirsiniz. Bu kilise, tarih ve iyileştirme sanatının buluştuğu önemli bir mekândır ve tarihi ve kültürel açıdan zengin Mudanya ilçesinin vazgeçilmezlerinden biridir.

---

Bursa Kurşunlu Hagios Aberkios Manastırı: Tarihin Derinliklerinde Bir Hazine

Bursa’nın Gemlik ilçesi sınırlarında bulunan Kurşunlu Hagios Aberkios Manastırı, tarihi IX. yüzyıla kadar uzanan köklere sahiptir. Denizin hemen kıyısında yer alan bu manastır, Bizans döneminden günümüze uzanan tarihi bir hazinedir.

Manastır, I. Manuel Komnenos döneminde, Nikophoros Miystikos tarafından yeniden inşa edilmiştir. Adını, Theotokos’a (Tanrı’nın Annesi Meryem’e) adanmış olmasından veya Hagios Aberkios adını taşıdığından alır. Tarihi kaynaklara göre, manastır 1652 yılında tekrar faaliyete geçmiştir.

Kurşunlu Hagios Aberkios Manastırı’nın duvarları, kırmızı renkli taşlar ve tuğlalarla örülmüştür. Bu manastır, Bursa’daki en eski manastır yapılarından biridir ve tarihi dokusunu koruyarak günümüze ulaşmıştır.

Manastırın tarihine ve etkileyici yapısına hayran kalmak için bu bağlantıyı kullanarak bu tarihi mekânı ziyaret edebilirsiniz. Kurşunlu Hagios Aberkios Manastırı, Bursa’nın zengin tarihini ve kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için muazzam bir deneyim sunmaktadır.

---

Bursa Mayor Havrası (Sinagog): Tarihi ve Kültürel Bir Hazine

Bursa’nın tarihî ve kültürel zenginliklerinden biri olan Mayor Havrası veya diğer adıyla Mayor Sinagogu, 15. yüzyıl sonlarına dayanan köklere sahip bir sinagogdur. İspanya’nın Mallorca adasından Osmanlı İmparatorluğu’na kabul edilen Sefarad Yahudileri tarafından inşa edilmiştir. Bu özel yapıya, geldikleri adanın anısına “Mayor” adı verilmiştir.

Mayor Sinagogu, Bursa’nın Arap Şükrü Sokağı’nda bulunmaktadır ve 1400’lerin sonlarına veya 1500’lerin sonlarına doğru inşa edilmiştir. Bu tarihi sinagog, 1975 yılına kadar ibadet için kullanılmış, ancak ekonomik nedenlerle kapatılmıştır. 1996 yılında yapıyı ziyaret eden araştırmacılar, binanın terk edilmiş ve yıkılmak üzere olduğunu keşfetmişlerdir. Neyse ki, Türk hükümeti tarafından yapı, özel törenler ve ölü yıkama amaçları için hizmet vermeye devam etmektedir.

Mayor Sinagogu, dikdörtgen bir plana sahiptir ve üst örtüsü ahşaptan yapılmıştır. Renkli kalem işleri ile bezenmiş olan bu güzel yapı, Seferad Yahudilerinin Osmanlı’ya sığınmasının bir anısını taşır. 1975 yılında ibadet kapanana kadar kullanılan sinagog, 2004 yılında restore edilerek kültür merkezi olarak hizmet vermeye başlamıştır. Restorasyon çalışmaları 1998 yılında başlamış ve 2001 yılında tamamlanmıştır.

Bugün, Mayor Sinagogu, çeşitli etkinlikler için kullanılmaktadır ve ölü yıkama bölümü halen aktiftir. Bursa Musevi Cemaati Vakfı tarafından restore edilen bu tarihi yapı, Bursa’nın zengin tarihini ve çok kültürlü mirasını kutlamak isteyen ziyaretçilere kapılarını açmaktadır. Mayor Sinagogu, Bursa’nın kültürel mozaik yapısına önemli bir katkı sağlamaktadır ve bu tarihi zenginliği keşfetmek için bu bağlantıyı kullanabilirsiniz.

---

Bursa Mudanya Hagios Yuannes Kilisesi (Dündar Evi): Tarihi ve Mimari Bir Şaheser

Mudanya Hagios Yuannes Kilisesi, aynı zamanda Dündar Evi olarak da bilinir ve 19. yüzyılda inşa edildiği bilinmektedir. Bu tarihi yapı, Rumların bölgeyi terk etmesinin ardından özel mülkiyete geçmiştir. Kilisenin ana girişi, büyüleyici bir kemerli taş kapı ile süslenmiştir ve bu kapıdan içeriye adım attığınızda, tarihi ve mimari açıdan büyüleyici bir deneyim sizi beklemektedir.

Dündar Evi’nin giriş bölümü üç katlıdır ve her kat kendi benzersiz özellikleri ile dikkat çeker. Giriş katında bulunan pencereler küçük ve kare şeklindedir, ikinci katta pencereler daha büyük ve dikdörtgen şeklindedir, üçüncü katta ise pencerelerin üstleri zarif kemerlerle tamamlanmıştır. Ana ibadet bölümü ise tek katlıdır ve yan cephelerde bulunan kemerli pencerelerle aydınlatılır. Her iki tarafında ise zarif oval çıkmalar bulunur, bu da yapının mimari çeşitliliğini ve estetiğini vurgular.

Ön cephede, ana girişin sağında ve solunda, zamanın etkilerine rağmen hala görülebilen taş oyma işlemeler bulunmaktadır. İkinci katta ise duvar arasında bulunan taştan oyma işlemelerle, Bizans mimarisine özgü motifler ve detaylar kullanılmıştır. Bu, yapının tarihi ve kültürel önemini daha da vurgular.

Mudanya Hagios Yuannes Kilisesi (Dündar Evi), hem tarih hem de mimari meraklıları için kesinlikle görülmeye değer bir yerdir. Bu tarihi yapıyı ve çevresini keşfetmek isterseniz, bu bağlantıyı kullanabilirsiniz.

---

Bursa Mudanya Ortodoks Kilisesi (Uğur Mumcu Kültür Merkezi): Tarih ve Kültürün Buluşma Noktası

Mudanya’nın tarihi ve kültürel zenginliğini yansıtan önemli bir yapı olan Mudanya Ortodoks Kilisesi, şimdi Uğur Mumcu Kültür Merkezi olarak hizmet vermektedir. Bu görkemli yapı, Mudanya’da yaşayan Ortodoks Rum topluluğu için uzun yıllar boyunca en önemli ibadet yerlerinden biri olarak kullanılmıştır.

Kilisenin tam tarihi ve kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte, binanın kuzey cephesinde yer alan 1834 tarihli bir kitabe, yapının tarihine ışık tutmaktadır. Kitabe, cömert bir hayırsever olan Anastasıou oğlu Iordines’in bu kutsal kilisenin yüzeyindeki tüm yontulmuş taşları bağışladığını ve Mudanya’ya büyük katkılarda bulunduğunu kaydetmektedir.

Mudanya Ortodoks Kilisesi, tarihi boyunca çeşitli amaçlar için kullanılmış, hatta bir dönem sinema olarak hizmet vermiştir. Ancak 1993 yılında Mudanya Belediyesi tarafından restore edilerek Uğur Mumcu Kültür Merkezi olarak yeniden açılmıştır. Bugün, eski kilise binası Mudanya’nın sosyal ve kültürel hayatının merkezlerinden biri haline gelmiştir.

Uğur Mumcu Kültür Merkezi, çeşitli etkinliklere, toplantılara, konferanslara, müzik ve tiyatro gösterilerine ev sahipliği yapmaktadır. Mudanya’nın tarihini ve kültürünü daha yakından tanımak isteyenler için bu mekan, zengin bir deneyim sunmaktadır.

Mudanya Ortodoks Kilisesi’nin (Uğur Mumcu Kültür Merkezi) konumunu ve etkinliklerini görmek için bu bağlantıyı kullanabilirsiniz.

---

Bursa Tirilye Panagia Pantobasilissa (Kemerli Kilise): Tarihi Bir Ortodoks Kilisesi

Tirilye’de bulunan Panagia Pantobasilissa, 1676 yılında Dr. J. Covel tarafından hazırlanan bir el yazması belgeye göre “Bakire Meryem” anlamına gelen Panagia Pantobasilissa’ya adanmış bir kilisedir. Bu tarihi kilise, önemli bir dini ve kültürel yapı olarak öne çıkmaktadır.

Kilisenin kubbe ve çan kulesi, Şubat 1855’teki büyük depremde zarar görmüş ve yıkılmıştır. Ancak 1883 yılında onarılmış, ancak özgün özelliklerini kaybetmiştir. Bu kilise, özellikle duvarlarına yapılan resimlerle ünlüdür. Sütunları İskenderiye’den getirilmiş olan bu kilise, dünyada duvarlarına resim yapılan ilk kiliselerden biri olarak kabul edilmektedir. Duvarlarında kat kat resimler bulunan kilise, Ortodoks dünyası için büyük bir öneme sahiptir.

Kilisenin duvarlarında dört büyük meleği tasvir eden freskler bulunmaktadır ve bu freskler zamanın etkisi altında olmasına rağmen günümüze kadar gelebilmiştir. Panagia Pantobasilissa Kilisesi, tarihi ve sanatsal açıdan büyük bir değere sahiptir.

Tirilye Panagia Pantobasilissa Kilisesi’nin konumunu ve daha fazla bilgiyi görmek için bu bağlantıyı! kullanabilirsiniz.

---

Bursa Uludağ Fotin (Photinodios) Manastırı

Fotin (Photinodios) Manastırı, Uludağ’ın zirvesine yerleşmiş tarihi bir manastırdır. Bu manastır, Bernardin Menthon ve Osman Şevki Bey’in aktarımlarına göre, Uludağ’ın en yüksek rakımına sahip olan manastırdır.

Photinodios Manastırı, Aziz Theoor Studit’in bir mektubuna göre 9. yüzyılda var olan ve o dönemde 180 keşişi barındıran büyük bir manastırdır. 1625 metre yükseklikteki bu tepeye, zor arazi şartlarına rağmen bu kadar yoğun bir inşaatın yapılması, büyük bir ibadet ve inanç aşkıyla açıklanmaktadır.

Fotin (Photinodios) Manastırı, Kocasivri Tepe olarak da bilinir ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında dahi bu adla anılmıştır. Bu, Uludağ’daki manastırların mirasının, yakın tarihe kadar izlerini sürdürdüğünün bir göstergesidir.

Manastırın konumu ve Uludağ’daki zengin tarihini keşfetmek için bu bağlantıyı! kullanabilirsiniz.

---

Bursa Uludağ Polihron (Cyril/Kiril) Manastırı

Polihron (Cyril/Kiril) Manastırı, Aziz Kiril (Cyrillos) ve abisi Metodinin (Methodios) yaşadığı ve Kiril alfabesini geliştirdiği önemli bir manastırdır. Ancak maalesef günümüze herhangi bir kalıntısı ulaşmamıştır.

Aziz Kiril ve Metodi’nin, Glagolitik alfabesini icat ederek Slav-Bulgar Alfabesinin temellerini attıkları yer olarak bilinen Polihron Manastırı, 9. ve 10. yüzyıllar arasında faaliyet göstermiştir. Manastır, Osman Şevki Bey tarafından konumlandırılmış ve günümüzde Fidyekızık köyleri yakınlarında bulunmaktadır.

Polihron Manastırı, Slav kültürünün ve alfabesinin oluşturulmasında önemli bir rol oynamıştır. Ancak zaman içinde manastırın kalıntıları kaybolmuş veya tanımlanamaz hale gelmiştir.

Manastırın bulunduğu çevreyi ve Polihron Manastırı’nın geçmişini daha yakından keşfetmek için bu bağlantıyı! kullanabilirsiniz.

---

---

Bursa hakkında bütün yazılarımız için Bursa Outdoor, Turizm ve Gezi Rehberi sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Doğa Sporları ve Outdoor Aktivitelerinde Güvenlik Önlemleri

• Bütün outdoor aktivitelerinde ve doğa sporlarında güvenlik öncelikle sizin sorumluluğunuzdadır. Hiçbir makale veya video, doğru pratik eğitim ve şahsî deneyimin yerini alamaz.
• Özellikle outdoor ekstrem sporlarda kendi kişisel güvenliğinizden öncelikli olarak siz sorumlusunuz. Her zaman kişisel güvenliğinizi, birlikte olduğunuz takımın uyum ve güvenliğini ön planda tutun.
• Her durumda doğadan taraf olun, çevreyi temiz tutun, vahşi hayvanlara, vahşi yaşamın devam ettiği doğaya kesinlikle zarar vermeyin.
• Doğal ve tarihi güzellikleri keşfederken tatilinizin keyifli ve güvenli geçmesi için bazı önemli noktalara dikkat etmelisiniz. Seyahatiniz öncesinde gideceğiniz bölge hakkında detaylı araştırma yaparak hava durumunu kontrol edin ve yanınıza uygun kıyafetler alın. Doğal, tarihi ve turistik mekanlara kesinlikle zarar vermeyin. Gittiğiniz yerlerde çöplerinizi bırakmayın, çöplerinizi getirdiğiniz gibi poşetler içerisinde geldiğiniz yere geri götürün veya bir çöp konteynırına atın.
• Doğa gezileri, kamp veya açık hava etkinlikleri planlıyorsanız, gerekli ekipmanlarınızı eksiksiz şekilde hazırlayın.
• Türkiye’de ormanlara ve bazı korunan alanlara girişlerde sık sık yasaklar uygulanmakta ve uymayanlara idari cezalar yazılmaktadır. Güncel orman giriş yasaklarını illerin Orman Bölge Müdürlüklerinden teyit etmelisiniz.
• Teknik olarak doğada yapılan bütün outdoor aktiviteleri için önceden izin alınması gerekmektedir. Okuyucularımıza, kampçılara, doğa yürüyüşçülerine ve bütün outdoor sporlarına katılanlara tavsiyemiz, aktiviteye başlamadan önce hiç olmazsa kolluk güçlerini arayarak yapacakları doğa aktivitesi ve rotaları hakkında bilgi vermeleridir.
• Outdoor ve doğaya dair görüş, düşünce, öneri ve istekleriniz bizim için değerlidir. Çekinmeden bize yazabilirsiniz.

Keyifli ve güvenli bir doğa/outdoor serüveni dileriz! 🚴‍♀️⛺🌳🌲🚵‍♂️🏞️🌿🌄