Türkiye’nin Doğa Aktiviteleri & Macera Sporları Sayfası, doğa sporlarına ilgi duyan herkes için Türkiye’nin en güncel ve kapsamlı bilgi kaynağıdır. 🏕️⛰️

🌿 Dağcılık kulüplerinden kampçılara, doğa yürüyüşçülerinden ekstrem spor meraklılarına kadar geniş bir kitleye hitap eden platformumuz, outdoor dünyasına dair etkinlikleri, rehberleri ve duyuruları tek çatı altında topluyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki doğa severlerle kurduğumuz güçlü iletişim ağı sayesinde, outdoor camiasının nabzını tutuyoruz.

🗺️📍 Sadece etkinliklerle sınırlı kalmıyoruz! Türkiye’nin dört bir yanını keşfetmek isteyen doğa tutkunları için illerin detaylı gezi rehberlerini de yayınlıyoruz.

🔥🚵‍♂️🌍 Kamp alanları, yürüyüş rotaları, doğa sporlarına uygun bölgeler ve gizli kalmış cennet köşeleri hakkında en güncel bilgileri bulabileceğiniz platformumuz, keşfetmeyi seven herkes için vazgeçilmez bir rehber! Siz de doğayla iç içe bir yaşamı benimseyenlerdenseniz, sayfamızı takip edin ve maceraya bizimle atılın!

🌿 TurkeyOutdoor, doğa sporları aracılığıyla çevre bilincini artırmayı amaçlar. Doğada spor yaparken çevreyi koruma, biyolojik çeşitliliğe saygı gösterme ve sürdürülebilirlik ilkelerini benimser.

Topluluğumuza Katılın!




Bursa, Türkiye’nin Marmara Bölgesi’nde yer alan büyüleyici bir şehirdir. Tarihi ve kültürel zenginlikleri, doğal güzellikleri ve lezzetli mutfağı ile ünlüdür.

Tarihi açıdan bakıldığında, Bursa Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olarak tarihi bir öneme sahiptir. Şehirde bulunan Ulu Cami ve Yeşil Türbe gibi Osmanlı dönemine ait önemli eserler, tarihseverleri cezbetmektedir. Ayrıca, İznik ilçesi Bizans İmparatorluğu dönemine ait tarihi kalıntıları ve ünlü çinileri ile ünlüdür.

Doğa severler için Bursa, etkileyici Uludağ Dağı‘na ev sahipliği yapmaktadır. Kış aylarında kayak severler için ideal bir destinasyon olan Uludağ, yaz aylarında da doğa yürüyüşleri ve piknikler için harika bir seçenektir.

Bursa’nın ayrılmaz bir parçası olan lezzetleri de unutmamak gerekir. İskender kebabı, pideli köfte ve diğer geleneksel Türk yemekleri, damak tadınıza hitap edecek lezzetler arasındadır.

Ayrıca, Kapalıçarşı gibi tarihi çarşılarında alışveriş yapabilir, el sanatlarından giyim eşyalarına kadar birçok ürünü bulabilirsiniz.

Bursa, tarih, kültür, doğa ve lezzetleri bir araya getiren bir şehir olarak ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar.

Neden Bursa’yı Ziyaret Etmelisiniz?

Bursa, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla göz kamaştıran bir şehirdir. Bitinya, Roma, Selçuklu, Bizans ve Osmanlı gibi birçok imparatorluğun izlerini taşıyan bu tarih ve imparatorluklar şehri, aynı zamanda bir dizi önemli özelliği bünyesinde barındırır.

Bursa’nın Tarihi Önemi: Anadolu’nun İncisi

Bursa, Türkiye’nin Marmara bölgesinde yer alan, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile öne çıkan bir şehirdir. Anadolu’nun incisi olarak kabul edilen Bursa, binlerce yıllık geçmişi, Osmanlı İmparatorluğu’nun doğuşuna tanıklığı ve muhteşem mimari yapıları ile dikkat çeker.

Zengin bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Bursa, zengin bir tarihi ve kültürel mirasa sahiptir. Şehir, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden kalma birçok tarihi yapıya ev sahipliği yapmaktadır. Bursa’nın başlıca tarihi yapıları arasında Ulu Camii, Yeşil Camii, Yeşil Türbe, Muradiye Külliyesi, Koza Han ve Kapalıçarşı bulunmaktadır.

Bursa, tarihi önemi ve zengin kültürel mirası ile Türkiye’nin önemli şehirlerinden biridir. Şehir, her yıl yerli ve yabancı turistleri ağırlamaktadır

Bursa’nın Geleneksel Zanaat ve Değerleri

Bursa, Türkiye’nin tarihi ve kültürel zenginlikleri ile ünlü şehirlerinden biridir. Bu şehir, geleneksel zanaatlar ve halk sanatları açısından da oldukça zengin bir mirasa sahiptir. İşte Bursa’da yapılan geleneksel zanaat ve halk sanatları hakkında bir yazı:

Bursa’da Kökleri Derinlere Uzan Geleneksel Zanaat ve Halk Sanatları

Türkiye’nin Marmara Bölgesi’nde yer alan Bursa, tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve bu zengin kültürel geçmiş, geleneksel zanaat ve halk sanatlarına yansımıştır. Bu şehir, Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olarak önemli bir rol oynamış ve bu döneme ait birçok geleneksel zanaat ve sanat dalına ev sahipliği yapmıştır.

Bursa Geleneksel Sanatları: Bursa İpeği

Bursa, İpek Yolu’nun Anadolu’daki son durağı ve önemli bir merkezi olarak bilinir ve yıllar boyunca bu şehir, ipek ve ipekçilikle özdeşleşmiştir. “İpek” ve “İpekçilik” terimleri, Bursa’nın adını, yeşilliğini ve güzelliğini yüzyıllardır dünyanın dört bir yanına taşıyan değerlerin başında gelir.

Bursa İpeği

İpek böceği yetiştiriciliği ile başlayan ipekçiliğin tarihi, çok eskilere dayanır. Bizans İmparatorluğu’nun son dönemlerinden itibaren Bursa, ipek ve ipek böceği yetiştiriciliğinin merkezi haline gelmeye başlamıştır. Osmanlılar, Bursa’nın fethinden sonra, özellikle Orhan Bey döneminde bu alanda önemli adımlar atmıştır. 14. ve 15. yüzyıllarda Osmanlı ekonomisinin temel dayanağı Bursa ipeği olmuştur.

1860 yılında Bursa’da 37 ipek çekim fabrikası ve 5 bin ipek dokuma tezgahı bulunmaktaydı. 1888 yılında Fransızlar, Bursa’da dut ağacı fidesi yetiştiriciliği ve ipek böceği yumurtası üretimi için İpek Böceği Araştırma Enstitüsü’nü kurdu. Bu enstitü, şehir sınırları içinde 30 dönümlük dut fidanlığı ve 20 dönümlük araştırma tesislerine sahipti.

Günümüzde Bursa İpeği, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin başvurusuyla coğrafi işaret almıştır. Bu ipek, Muradiye İpek Fabrikası’nda üretilir ve Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi’nde nihai ürünlere dönüştürülür.

Bursa ipeği, Koza Han gibi Bursa’nın farklı bölgelerinde satılmakta olup, bu özel ipeğin zengin dokusunu ve tarihini yansıtmaktadır.

Bursa Geleneksel Sanatları: İpek Dokuma Sanatı

Bursa, tarihi ipek üretim merkezlerinden biri olarak ün kazanmıştır. Osmanlı döneminde sarayın ihtiyaçları için üretilen ipek kumaşlar, Bursa’daki ustalar tarafından dokunurdu.

Bursa İpek Dokuma Sanatı

Bugün bile Bursa’da geleneksel ipek dokuma atölyeleri bulunmakta ve bu atölyelerde el dokuması ipek kumaşlar üretilmektedir. Özellikle Bursa ipek şalı, şehrin ünlü el işi ürünlerinden biridir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Bursa Kadifesi

Bursa Kadifesi

Bursa kadifesi, 15. ve 16. yüzyıllarda Bursa’da üretilen, saf ipekten dokunan ve uzun yıllar boyunca solmayan ve dökülmeyen havıyla ün kazanmış bir kumaştır. Bu nedenle, dünya çapında “velours de Brousse” yani “Bursa kadifesi” olarak bilinmiştir.

Kadife, eskiden çok yaygın bir ipek türüydü ve desensiz veya desenli olarak dokunabilirdi. Bursa kadifesi, özellikle entari, şalvar, cepken, kaftan, bohça, kese, yastık, terlik, başlık, kitap kılıfı gibi geleneksel giyim ve gereçlerin üretiminde kullanılmıştır. Bu kadifeler altın veya gümüş tellerle işlenmiş ve kabartma Osmanlı motifleriyle süslenmiş, en ünlü örnekleri ise “çatmalar” olarak bilinir.

Bursa kadifesi, ipekten üretilen özel bir kumaş türü olarak, Bursa’nın tarihindeki tekstil zenginliğini ve zanaat becerisini yansıtır. Bu değerli kumaş, hem tarihi hem de estetik açıdan büyük bir öneme sahiptir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Bursa Bıçağı

Bursa Bıçağı

Bursa bıçakçılığı, yedi yüz yıllık köklü bir geçmişe sahip olan demircilerin serüveniyle başlamıştır. Bıçaklar, Bursa el sanatları arasında özel bir yere sahiptir ve bu ünleri günümüzde de sürmektedir.

Orhan Gazi’den başlayarak ilk yedi Osmanlı padişahının kullandığı kılıç, kama, balta, mızrak gibi aletler, Bursa demirci-bıçakçılarının elinden çıkmıştır. Günümüzdeki bıçak ustaları, geçmişin demircilerinin mirasını sürdüren kişilerdir.

Geleneksel yöntemlerle el işçiliği ile üretilen bıçaklar, kullanım amaçlarına göre yaklaşık 150 farklı çeşitte üretilmektedir. Bu çeşitler arasında bel bıçağı, et bıçağı, kıyma bıçağı, kaymak bıçağı, pastırma bıçağı, börek bıçağı, bekçi bıçağı, kasap bıçağı gibi örnekler bulunmaktadır. Bursa bıçakçılığının özel bir yeri olan Arnavut çakıları, genellikle koçboynuzu sapıyla üretilir ve şekil vermek için “Kesteki” adı verilen bir bıçak kullanılır.

Günümüzde, Bursa’nın Bıçakçılar Çarşısı olarak adlandırılan bölgesinde bıçak ustaları, bu geleneksel zanaatı nesilden nesile aktarmaya devam etmektedirler. Ayrıca, Bursa bıçağı, coğrafi işaret statüsüne sahip olmuş ve bu özel mirasın korunması için önemli adımlar atılmıştır.

Bursa Geleneksel Sanatları: Taş İşçiliği

Bursa Taş işçiliği

Bursa, tarihi camiler, türbeler ve hamamlarla ünlüdür. Bu yapılarda kullanılan taş işçiliği, uzun yıllardır Bursa’nın geleneksel zanaatlarından biridir. Mermer ve taş oyma işçiliğiyle süslenen bu yapılar, hem estetik hem de sanatsal açıdan büyüleyicidir. Günümüzde de Bursa’da taş işçiliği geleneksel olarak sürdürülmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Karagöz Tasvir Yapımı

Karagöz Tasvir Yapımı

Karagöz, Türk tiyatrosunun köklü bir parçası olan ve Osmanlı döneminden günümüze gelen gölge oyunudur. Bu kültürel mirasın bir parçası olan Karagöz tasvirleri, özel olarak hazırlanmış deve, inek, keçi, ceylan ve eşek derileri kullanılarak üretilmektedir.

Karagöz tasviri yapımı aşamalarla gerçekleşir:

  1. Hazırlık: Temizlenmiş ve bıçak izleri olmayan deriler özenle seçilir. Ardından, deriler temizleme bıçakları ile kazınır ve suyla ıslatılarak yumuşatılır.
  2. Kalıp Çizimi: Tasvirin şeklini alacak figürler, “bız” adı verilen bir araç kullanılarak derinin üzerine çizilir.
  3. Kesim ve Oyma: Çelik makaslar kullanılarak çizilen kalıplar kesilir ve geleneksel “nevregan bıçağı” ile tasvirin çizgileri oyulur. Bu işlem hem üst hem de alt tarafta yapılır ve ardından çıkan çapaklar temizlenir.
  4. Kontürleme: Oymaların daha belirgin olması için tasvir, mürekkep veya siyah boya kullanılarak ince bir fırça ile kontürlenir ve hatlar belirginleştirilir.
  5. Boyama: Tasvirin renkli kısımları, geleneksel bitkisel boyaların yanı sıra sentetik boyalar kullanılarak boyanır. Boyalar kuruduktan sonra tasvir tamamlanır.
  6. Düğme Eklemek: Tasvirin altına düğme eklenir. Bu düğme, tasvirin ağırlık merkezini ve oynatım yerini belirler. Tasvir oynatılırken değnek bu düğmeye takılır.
  7. Ayna Perdeler: Oyunlarda kullanılan figürlerin yanı sıra, dekoratif amaçlarla kullanılan “ayna” adı verilen perdelikler de aynı yöntemle yapılır.

Karagöz oyunları, figürlerin yanı sıra farklı karakterleri de içerir. Bu karakterlerin tasvirleri Karagöz oyunlarının vazgeçilmez parçalarıdır. Karagöz, Türk kültürünün önemli bir unsuru olarak gelenekten günümüze yaşatılmaya devam etmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Takunyacılık

Takunyacılık

Takunya veya nalın, Arapça’da bir çift ayakkabı anlamına gelen “Na’leyn” kelimesinden türetilmiştir. Genellikle hamamlar ve camilerde kullanılan nalınların yapımında, suya dayanıklı olarak bilinen kayın ağacı tercih edilir. Kayın ağaçları kullanılmadan önce yaklaşık altı ay boyunca kurumaları için bekletilirler.

Takunyalar, kişisel ölçülere dayalı olarak değil, belirli kalıplar kullanılarak üretilir. Bu kalıplar, kadın ve erkek ayakları için farklı olmak üzere 23, 25, 26 ve 27 cm gibi dört farklı boyutta gelir. Erkek ve kadın takunyaları arasında boyut dışında model veya desen farkı bulunmaz, ve takunyaların sağ ve sol ayak için ayrı kalıpları yoktur.

Takunyalar şekillendirildikten sonra üzerlerine desenler işlenmiş metal kalıp ocakta ısıtılarak takunyanın giyilecek kısmına baskı yapılır. Takunyanın giyilecek kısmına, ayakta tutunmayı sağlamak için kalın lastik benzeri bir üst bant eklenir. Günlük kullanım için yapılan takunyaların yanı sıra, genç kızların çeyizlerinde ve gelin hamamlarında giyilmek üzere parlak bantlarla süslenen renkli takunyalar da üretilmektedir.

Günümüzde takunyacılık, özellikle İnegöl ilçesinde geleneksel bir sanat olarak sürdürülmektedir. Bu sanat, kayın ağacından elde edilen özgün ayakkabılarla ve desenli süslemelerle zenginleştirilmiş geleneksel takunyalarla hala yaşatılmaktadır.

Bursa Geleneksel Sanatları: Seramik ve Çini Üretimi

Bursa’da geleneksel seramik ve çini üretimi uzun bir geçmişe sahiptir. Şehir, Osmanlı İmparatorluğu döneminde önemli bir seramik üretim merkezi haline gelmiştir. Bugün hala Bursa’da el yapımı seramik ve çini üreten atölyeler bulunmaktadır. Bu atölyelerde, geleneksel Osmanlı desenleri ve motifleri modern tasarımlarla birleştirilerek benzersiz eserler ortaya çıkmaktadır.

İznik Çinisi

Bursa Geleneksel Sanatları: İznik Çinisi

Bursa’nın İznik ilçesi, tarih boyunca birçok medeniyetin başkenti olmuş, aynı zamanda Türk çininin de başkenti olarak ön plana çıkmıştır.

Bu muhteşem sanat, usta ellerde 14. ve 15. yüzyıllarda altın çağını yaşamıştır. Bu dönemin cami ve saraylarının süslenmesinde kullanılan çini, bu yapıların ihtişamını daha da artırmıştır.

İznik çinisi, %80 kuvars içerdiği için seramik literatüründe “Üretilmesi İmkânsız Seramik” olarak kabul edilir.

Sanatçılar, dönemin sosyal yaşamını ve inançlarını motiflerle sembolize ederek çinilere işlemişlerdir. İslam felsefesi ile yoğrulan motiflerde ana tema, Allah’a ulaşma arayışıdır. Üzüm her dönemde bereketi simgelerken, lale hayatı temsil eder. Barış ve sevginin simgeleri, renkler ve motiflerle anlatılır. İznik çinisi, tarihi ve kültürel miraslarımızın önemli bir parçasını oluşturur.

“Geleneksel Çini Ustalığı”, 28 Kasım – 02 Aralık 2016 tarihleri arasında Etiyopya/Addis Ababa’da düzenlenen Somut Olmayan Kültürel Miras Hükümetlerarası Komite 11. Olağan Toplantısı’nda ülkemiz adına UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine kaydedilmiştir. İznik çinisi, bu önemli tescille dünya çapında tanınmış bir sanat hazinesi olarak kabul edilmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Bursa Havlusu

Bursa, değerleri arasında göz alıcı bir yere sahip olan havlu ile tanınır. Bu, Bursa’nın dünyaya sunduğu bir hediye gibidir ve günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan havlu, Anadolu’nun bu büyülü topraklarında doğmuş ve gelişmiştir.

Bursa Havlusu

Havluculuk, kadife dokumacılığının yan ürünlerinden biri olarak ortaya çıkmıştır. İlk olarak 18. yüzyılın başlarında basit el tezgahlarında günde birkaç havlu üretilerek başlamıştır. Bu güzel girişim, 300 yılı aşkın bir süredir devam ederek gelişmiştir. Bursa’da bulunan Havlucular Çarşısı, bu geleneği canlı tutmaktadır ve günümüzde Bursa’nın simgelerinden biridir.

Bursa havluları, dokuma teknikleri açısından Osmanlı ve dünya saraylarına da ilham kaynağı olmuştur. Geleneksel tezgahlarda dokunan, işlemeli, uçları püsküllü havlular, kullanım amaçlarına göre çeşitlilik gösterir. Hamam havlusu, el havlusu, baş havlusu gibi farklı tipleri bulunur. Hem günlük kullanım için basit modelleri hem de özel günlerde, düğünlerde ve gelin hamamlarında hediye olarak verilen işlemeli veya sade püsküllü havlular üretilir.

Bursa’da, Kapalı Çarşı ve Hanlar bölgesinde, sadece havlu ve hamam malzemelerinin satıldığı geleneksel havlucular çarşısında elde dokunan havluların yanı sıra tasarlanarak fabrikalarda üretilen havlular da bulunur. 1941 yılında kurulan Havluculuk Kooperatifi sayesinde modern havlu dokuma tesisleri kurulan Bursa, günümüzde dünya havlu üretiminde önemli bir konuma sahiptir. Bursa havlusu, kadife dokusunun zarif bir temsilcisidir ve şehrin zengin kültürel mirasının bir parçasını oluşturur.

Bursa Geleneksel Sanatları: Ahşap İşçiliği

Bursa Ahşap İşçiliği

Bursa’da ahşap işçiliği, özellikle Osmanlı dönemi konutlarının dekorasyonunda ve mobilya yapımında kullanılan bir sanattır. Geleneksel olarak elde yapılan ahşap oymacılığı ve kakmacılık, Bursa’nın tarihinde önemli bir yer tutar. Bu sanatın ustaları, günümüzde de geleneksel teknikleri kullanarak özgün ahşap ürünler üretmektedirler.

Bursa Geleneksel Sanatları: Kündekari Sanatı

Kündekari Sanatı

Kündekari sanatı, dekoratif bir doğramacılık tekniği olup Farsça kökenlidir. Bu sanat, plastik sanatlar alanına giren bir sanat türüdür ve ahşap üzerinde geometrik desenlerin oluşturulmasıyla karakterizedir.

Bursa’da bulunan Ulucami’nin minberi, kündekari sanatının muhteşem bir örneğidir. 1396-1399 yılları arasında yapılan bu minber, Devdaklı Abdülaziz oğlu Mehmet Devak tarafından inşa edilmiştir. Minber, küçük geçme panelleri, korkuluk şebekeleri, kitabe ve tacının yapımında kündekari tekniği kullanılmıştır. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde, minber için “Çiçek resimleriyle yazılarını, cihan ressamları toplansa yapamazlar, örneği yoktur.” ifadesi kullanılmıştır. Bu minber, 6666 adet sert ceviz ağacından yapılmıştır ve hiçbir çivi veya yapıştırma malzemesi kullanılmadan geometrik parçalar birbirine geçirilerek oluşturulmuştur. Minber, aynı zamanda gezegenlerin güneşe uzaklıkları ve büyüklük oranlarını sembolize eden benzersiz detaylara sahiptir.

Kündekari sanatı, Türk ve İslam sanatının önemli bir dalıdır ve ahşap işçiliği alanında başarılı örnekler sunar. Bursa’da kültürel mirasların restorasyonunda ve yeni cami inşaatlarında kündekari tekniği yaygın olarak kullanılmaktadır. Nilüfer Camii, Odunluk Yeni ve Eski Camii, Fatih Sultan Mehmet Camii, Kestel Saitabat Köyü Camii, Dikkaldırım Mihraplı Camii, Orhangazi Hacı Yesevi Camii gibi birçok camide bu eşsiz sanat tekniği kullanılmıştır.

Bursa Geleneksel Sanatları: Fıçıcılık

Fıçıcılık

Fıçılar, dayanıklı ağaçlardan yapılan şeritlerin ağaç veya metal halkalarla bir araya getirilerek oluşturulan büyük, silindir biçimindeki yuvarlak, karnı şişkin ve altı üstü düz dayanıklı kaplardır. Genellikle su, sirke, şarap, peynir, zeytin yağı gibi sıvı maddelerin saklanması ve taşınması için kullanılırlar. Fıçılar, kullanım amaçlarına göre 1 litreden 6 tona kadar değişen büyüklüklerde üretilebilirler.

Fıçı yapımında meşe, çam, kestane, ardıç, dut, ladin gibi ağaçlar kullanılır. Meşe ağacı gibi kullanılacak ağaçlar, fıçı yapımına uygun hale gelmesi için 4 ila 5 yıl boyunca kurumaya bırakılır. Fıçı yapımında, ağaca şekil vermek için çekiç, el demiri, pangalya, rende, testere, pergel, zımpara gibi aletler kullanılır. Fıçının dışındaki metal halkalar, geleneksel olarak ahşap malzeme ile yapılırdı, ancak günümüzde genellikle metal halkalar tercih edilir.

Bursa’nın İznik ve İnegöl ilçelerinde, geleneksel ahşap fıçı üretimi yapan ustalar tarafından fıçıcılık geleneği sürdürülmektedir. Bu sanat, ahşapın özgün güzelliklerini ve dayanıklılığını vurgulayan bir zanaat haline gelmiştir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Yatık (Matara)

Yatık / Matara Yapımı

Yatık, Bursa’nın dağlık bölgelerinde, tarlalarda ve ormanlarda su taşımak için kullanılan geleneksel bir su taşıma aracıdır ve günümüz matarasının atası olarak kabul edilebilir. Yatık yapımında genellikle çam ağacı kullanılırken, yatığın ibrik kısmı için kayın ağacı tercih edilir.

Yatık yapımı oldukça zanaatkâr bir işçiliği gerektirir. Her yatık, büyüklüğüne bağlı olarak 20 ila 25 parça tahtadan oluşur. Bu tahtalar sıyırgı, pergel, çene, eşek ve testere gibi aletlerle işlenerek iki çember arasına yerleştirilir ve suyun sızmasını engelleyecek şekilde sıkıştırılır. Yatığın son aşamasında tek parça gövde eklenir, ardından verniklenerek suya dayanıklı hale getirilir ve kullanıma hazır hale gelir.

Günümüzde Bursa’da yatık ustaları sayısı oldukça azalmış olsa da, bu geleneksel zanaatı sürdürmeye devam eden ustalar bulunmaktadır. Keles ilçesine bağlı Dağdibi köyünde yaşayan tek yatık ustası, kendi atölyesinde kendi yaptığı aletlerle yatık üretimini sürdürmektedir. Bu zanaat, Bursa’nın geleneksel kültürünün önemli bir parçasını oluşturur ve geçmişten günümüze su taşıma ihtiyacını karşılamak için kullanılmıştır.

Bursa Geleneksel Sanatları: Alem Sanatı

Alem Sanatı

Alem, yüksek yerlerde bulunan minareler, kubbeler, sancak direkleri gibi yapıların tepelerini süsleyen, madenden yapılmış ay yıldız veya lale biçimindeki süsleri ifade eder. Ayrıca, işaret, alâmet ve bayrak olarak da kullanılabilen bir “belgi” olarak kabul edilir. Kelime anlamı olarak, alem, “alamet, nişan, işaret, minare tepesi ve mahçe” gibi anlamlara gelir. Türk-İslam sanatında, çeşitli yapıların kubbeleri, minare külahları ve sancakların üzerlerine yerleştirilen alemler, gücün bir sembolü olarak kabul edilir ve kötü enerjilerden koruyucu bir işlevleri olduğuna inanılır.

Eski Türkler ve Oğuzlar döneminde, alem kutsallık işareti olarak görülüyordu ve at kuyruğu, kurt başı, kartal gibi şekillerle kullanılıyordu. Daha sonraki dönemlerde, alemler genellikle hilal veya ay şeklinde tasarlandı ve özellikle dini, sosyal ve resmi yapıların süslemelerinde kullanıldı. Alemler, yapıların büyüklüğü ve özelliğine göre farklı şekiller alabilirler ve bu alemlerin içi genellikle boş olacak şekilde üretilir. Bakır, tunç, pirinç gibi metaller kullanılarak yapılan alemler geleneksel el sanatları ustaları tarafından üretilir ve Bursa’da bu sanat geleneği sürdürülmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Halı Dokuma

Geleneksel Halılar

Bursa, geleneksel halı dokuma sanatının da önemli bir merkezlerinden biridir. Özellikle İznik ve Mudanya bölgelerinde dokunan halılar, özgün desenleri ve renkleriyle tanınır. Bursa halıları, evlerin ve mekanların süslenmesinde kullanıldığı gibi, koleksiyoncuların da ilgisini çeken değerli eserlerdir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Havlu Dokuma Geleneği

Bursa Havlusu

Bursa, geleneksel havlu dokuma geleneğini sürdüren bir şehir olarak öne çıkar. XVIII. yüzyıldan itibaren el tezgahlarında dokunmaya başlanan Bursa havluları, Osmanlı ve dünya saraylarına dokunan Bursa kadife kumaşlarından ilham alır.

Bu geleneksel havlular, farklı kullanım alanlarına uygun olarak dokunur. Hamam havluları, el havluları, baş havluları gibi çeşitleri mevcuttur. Özel günlerde, düğünlerde veya günlük kullanımda tercih edilen bu havlular, işlemeli veya sade püsküllü olarak üretilir. Bursa’da, geleneksel yöntemlerle dokunan havlular Kapalı Çarşı ve Hanlar bölgesindeki havlucular çarşısında bulunurken, modern tasarımlar fabrikalarda üretilir.

Bursa, 1941’de kurulan Havluculuk Kooperatifi ile havlu dokuma tesislerini geliştirmiş ve günümüzde dünya havlu üretiminin önemli bir merkezi haline gelmiştir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Saraçlık

Saraçlık

Saraçlık, binek ya da çeki hayvanlarının takımlarının yapımı, süslenmesi ve onarımı olarak bilinir. Bursa’da, saraçlık geleneksel bir sanat olarak uzun yıllar boyunca önemli bir rol oynamıştır. Ancak teknolojinin ilerlemesi ve motorlu taşıtların yaygınlaşmasıyla, koşum hayvanlarına olan ihtiyaç her geçen gün azalmıştır. Buna rağmen, Bursa’da saraçlar hala ürünlerini ilçe ve köylerde satarlar.

Bu saraç atölyelerinde hamut ve koşum malzemeleri üretilir. Hamut, atın boynuna takılan ve koşum takımlarını bağlayarak atın bir aracı çekmesini sağlayan bir parçadır. Hamut yapımında, ağaç, keçi derisi, manda derisi ve keçe gibi doğal malzemeler kullanılır. Bu malzemeler, simit, fitil, dolma ve kabak gibi bölümlerle birleştirilir.

Ayrıca, deri parçalarından paldum, başlık, gem, çeki kayışı, yan kayışı, yular ve dizgin gibi koşum malzemeleri de üretilmektedir. Bursa’daki saraçlar, bu geleneksel zanaatlarını yaşatmaya ve ürünlerini ilgilenen alıcılara sunmaya devam etmektedirler.

Bursa Geleneksel Sanatları: Çömlekçilik

Çömlekçilik

Çömlekçilik, insanlığın ateşi kontrol etmeyi öğrenmesiyle başlayan ve binlerce yıl boyunca gelişen eski bir el sanatıdır. Anadolu’da MÖ. 7000’li yıllara kadar uzanan köklü bir geçmişe sahiptir. Bursa, bu geleneksel sanatın sürdüğü önemli merkezlerden biridir.

Bursa’da üretilen geleneksel çömlekler, genellikle yemek hazırlığı, saklama ve sunum için kullanılan çeşitli kaplar ve tencere türlerini içerir. Bu çömlekler, kil ve farklı renklerdeki toprakların özenle karıştırılmasıyla elde edilen hamurdan yapılır. El sanatçıları, çömleğe şekil vermek için ayakla döndürülen bir çark kullanır. Ardından, şekil verilen çömlekler nemli bir ortamda kurumaya bırakılır ve yaklaşık onbeş gün boyunca bekletilir. Son olarak, çömlekler fırınlanır, kullanım amacına bağlı olarak sırlanır veya renkli boyalarla süslenerek satışa sunulur.

Ayrıca Mustafakemalpaşa İlçesi’nde, çömleğin yanı sıra darbuka yapımında da kullanılan çömlek işçiliği öne çıkar. Darbuka yapımında çömlek, enstrümanın gövdesi olarak kullanılır ve üzerine deri gerilir. Bu müzik aletinin yanı sıra, çömlek ustaları geleneksel düdükler ve farklı formdaki çömlek enstrümanları da üretirler.

Çömlekçilik, Bursa’da sadece geleneksel bir el sanatı olarak değil, aynı zamanda geçmişten günümüze taşınan bir kültürel miras olarak da yaşatılmaya devam etmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Bursa Kumaşı

Bursa Kumaşı

Bursa kumaşları, dokuma tekniği, malzeme özellikleri ve desen çeşitliliği ile dünya kumaşçılığında önemli bir konumda bulunur. Bu sanatın doğuşundan itibaren Bursa kumaşları, Türk kültürünün ve estetiğinin inceliklerini yansıtmıştır.

Anadolu’dan köken alan dokuma sanatının serüveninin, 15. yüzyılda Bursa’da başladığı ve 16. yüzyılda İstanbul’un da bu sanata dahil olduğu bilinmektedir. Özellikle 15. ve 16. yüzyıllarda Bursa, dönemin kumaş merkezi haline gelmiş ve yünlü kumaşları, ipekli kumaşları ve her türden kadife kumaşlarıyla ün kazanmıştır. Hatta, ünlü dokuma kumaşlarıyla tanınan Çin’in bile Bursa’dan kumaş satın aldığı ve ayrıca Macaristan, Polonya, İtalya ve Balkan ülkelerinin pazarlarında Bursa kumaşlarının satıldığı kayıtlardan anlaşılmaktadır.

Bursa kumaşları, zengin desenleri ve renkleriyle Türk kültürünün zenginliğini ve zevkini yansıtarak, kumaş sanatının en değerli örneklerinden birini oluşturur.

Bursa Geleneksel Sanatları: Süpürgecilik

Süpürgecilik

Süpürgecilik, temizlik amacıyla kullanıldığı gibi nazar kovma özelliği taşıyan bir geleneksel el sanatıdır. Bu sanat, genellikle ev, bahçe, sokak, soba, fırın temizliği gibi pratik kullanımların yanı sıra çeyizlerde, baklava ve börek yapımında yağ sürmek, ulaşılamayan köşelerdeki örümcek ağlarını temizlemek gibi farklı amaçlarla da kullanılır. Süpürgecilik, Anadolu’nun dışında da farklı bölgelerde ve farklı adlar altında icra edilmektedir.

Geleneksel kültürde süpürgeler, halk hekimliği uygulamalarında da kullanılır. Süpürge otu, süpürge tohumu ve süpürge bitkisi, birçok hastalığın iyileştirilmesi ve kötü enerjilerin uzaklaştırılması amacıyla kullanılır.

Süpürge, halk edebiyatında, deyimlerde, bilmece ve atasözlerinde sıkça yer alır ve Bursa’nın Mustafakemalpaşa, Yenişehir, Orhaneli gibi ilçelerinde yaşayan süpürge ustaları tarafından üretilir. Ev süpürgesi, çalı süpürgesi, gelin süpürgesi, çeyiz süpürgesi, nazar süpürgesi, yağ süpürgesi gibi farklı isimlerle anılan süpürgeler, geleneksel kültürün önemli bir parçasıdır ve farklı amaçlar için kullanılırlar.

Bursa Geleneksel Sanatları: İğne Oyası

İğne Oyası

İğne oyası, geleneksel bir süsleme sanatıdır ve genellikle kadın ve erkek giyiminde, bohçe, havlu, çarşaf, yazma gibi tekstil ürünlerinin kenarlarını süslemek amacıyla kullanılır. Bu sanatın temelinde ince ipek veya pamuk iplikleri kullanarak özel bir iğneyle yapılan özel dikiş teknikleri bulunur. İğne oyaları, zarafet ve güzellik simgesi olarak kabul edilir.

Osmanlı döneminden günümüze kadar geleneksel tekniklerle üretilen iğne oyaları, genellikle geleneksel motifler ve desenler kullanarak yapılır. Oyanın yapıldığı bölgeye bağlı olarak farklı motifler tercih edilir. İğne oyası, sadece dekoratif bir amaç taşımaz; aynı zamanda duygusal bir ifade aracı olarak da kullanılır. Geçmişte genç kızlar ve gelinler, duygularını iğne oyalar aracılığıyla ifade eder ve oyalarla iletişim kurarlar. Bu nedenle bazı motifler, özel bir anlam taşıyabilir.

İğne oyalarının çeşitleri arasında başta “küpe çiçeği” olmak üzere karanfil, zımbalı karanfil, arı çiçeği, çark oyası, çamdalı, zambak, eğrelti, göz oyası, gelin oyası, bahar çiçeği, gelin tacı oyası gibi birçok farklı motif bulunur. Günümüzde Bursa’da, geleneksel kullanımın yanı sıra iğne oyaları takı tasarımlarında ve modern kıyafetlerde de dekoratif öğeler olarak kullanılmaktadır. İğne oyası, geleneksel el sanatlarının ve Bursa’nın zengin kültürel mirasının bir parçası olarak önemli bir yere sahiptir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Kaşıkçılık

Kaşıkçılık

Kaşıkçılık, farklı türlerde kaşıkların üretimiyle ilgilenen bir geleneksel el sanatıdır. Yemek kaşığı, salata kaşığı, tatlı kaşığı, kepçeler, şeker kaşığı, çorba kaşığı, çeyizlik kaşık, oyun kaşığı gibi birçok çeşidi bulunmaktadır. Kaşıklar, yapıldıkları malzemeye göre adlandırılır, örneğin tahta kaşık, çelik kaşık, gümüş kaşık, porselen kaşık, şimşir kaşık gibi.

Kaşık yapımında kullanılan ağaç türleri, kaşığın kullanım ömrünü ve alanını belirler. Şimşir, ıhlamur, meşe, gürgen gibi ağaçlardan farklı boyutlarda ve tiplerde kaşıklar yapılır. Geleneksel kültürde kaşık üzerine işlenen süslemelerin, evi ve evde yaşayanları kötü enerjilerden koruyacağına inanılır.

Bursa halk danslarında ritm aleti olarak kullanılan “tongurdaklı kaşık”, sap kısmında bulunan zincire sahip özel bir çeşittir. Bu kaşıklar, genellikle Keles, Orhaneli, Harmancık ve Büyükorhan gibi bölgelerde oyunlarda kullanılır ve evlerin köşelerine asılarak nazara karşı koruma amaçlar. Tongurdaklı kaşıklar, Bursa’nın dağlık ilçelerinde faaliyet gösteren kaşık ustaları tarafından üretilir ve Bursa’nın geleneksel halk danslarının önemli bir parçasıdır. Ayrıca, çeyiz sandıklarında bir sonraki kuşaklara aktarılmak üzere saklanır ve kültürel bir miras olarak korunur.

Bursa Geleneksel Sanatları: Çorapçılık

Çorapçılık

Çoraplar, insanların tarih boyunca giyim, soğuktan korunma ve kendini ifade etme amacıyla kullandığı önemli bir giyim ürünüdür. Bursa’da, çorap örme geleneksel bir ekonomik faaliyet haline gelmiş ve nesiller boyu sürdürülen bir uğraş olarak varlığını sürdürmektedir.

Bursa’da üretilen çoraplar genellikle yün, pamuk veya naylon iplikler kullanılarak örülür. Bu el işçiliği ürünlerinin yapımında beş küçük şiş olan “iğ” kullanılır. Çoraplar, ilmek sayılarına göre sınıflandırılır; erkek çorabı için 18 ilmek, kadın çorabı için 15 veya 16 ilmek, çocuk veya bebek çorabı için ise 12 ilmek kullanılır. Ayrıca bileğe kadar örülen patikler “çetik” olarak adlandırılır ve genç kızların çeyizleri için özel olarak yapılır.

Çoraplar örülürken desenler de kullanılır. Özellikle satış amaçlı örülen çoraplar, burun ve topuk kısmında kullanılan “zenne” deseni ile süslenir. Ayrıca çeşitli motifler, örneğin eğrelti, sardunya, bademiçi, mantar, mısır, elmagöbeği, papatya, küpeli, yonca, menekşe, kazayağı, kelebek gibi motifler çorapları süsler. Genç kızların çeyizleri için örülen çoraplar ise genellikle çok renkli ve desenli olur. Aile büyükleri tarafından örülen çoraplar özel bir manevi değere sahiptir.

Bursa’ya bağlı Karacabey ilçesine bağlı Yenikaraağaç köyü, kadın ve erkeklerin bir arada çorap ördüğü bir köy olarak bilinir ve bu nedenle “çorapçı köy” olarak ün salmıştır. Geleneksel çorapçılık, Bursa’nın giyim kültürünün önemli bir parçasını oluşturmaya devam etmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Köfüncülük

Köfüncülük Geleneksel Sepet Yapımı

Köfüncülük: Geleneksel Sepet Yapımı

Köfüncülük, kestane ağacından yapılan ve boyutlarına ve kullanım amaçlarına göre şekillenen geleneksel bir sepet türünü ifade eder. Köfünler genellikle tarladan eve veya pazara yiyecek taşımak için kullanılır. Bu sepetler, çilek gibi meyveler, sebzeler, hatta karpuz gibi büyük yiyecekleri taşımak için ideal bir çözümdür.

Bursa’da köfüncülük, uzun bir geçmişe sahiptir ve bu geleneksel el sanatı, Köfüncüler Çarşısı olarak bilinen bir yerde icra edilirdi. Ancak 1958’de Bursa Kapalı Çarşı yangını yaşandıktan sonra, köfüncüler bu sanatlarını çarşı etrafında açtıkları dükkanlarla sürdürdüler.

Günümüzde köfünlerin üretimi ve kullanımı, yaşam tarzının ve ihtiyaçların değişmesiyle azalmış olsa da, hala bazı festivallerde, fuarlarda ve şenliklerde ürünlerin sergilendiği dekoratif amaçlarla veya hediyelik eşya olarak kullanılmaktadır. Köfüncülük, geleneksel el sanatlarının ve Bursa’nın kültürel mirasının bir parçasını temsil eder.

Bursa Geleneksel Sanatları: Semercilik

Semercilik

Semercilik, özellikle yük taşıma ve binicilik için kullanılan semerlerin yapımıyla ilgili geleneksel bir el sanatıdır. Semerler, genellikle at, katır, eşek gibi hayvanların sırtlarına vurularak yük taşımak veya binmek amacıyla kullanılır. Bursa’da semercilik, tarım ve hayvancılığın yaygın olduğu bir bölgede geleneksel olarak uygulanan bir sanattır.

Semerin yapımında kullanılan malzemeler genellikle çevre bölgelerden temin edilir. Semerin ahşap kısmı için gürgen ağacı kullanılır, bu ağaçlar dağ köylerinden elde edilir. Semerlerin deri kaplamaları için tabaklanmış keçi derisi kullanılır ve bu deriler genellikle Balıkesir gibi bölgelerden getirilir. Semerlerin içini doldurmak için sazlar göllerden toplanır.

Semerin yapımı, gürgen ağacından yapılan “kasnak” adı verilen iki yay şeklinde parçanın bir araya getirilmesiyle başlar. Kasnağın üzerine keçi derisinden yapılan iç doldurma monte edilir ve ardından keçenin üzeri kaplanır. Semerin estetik olarak süslenmesi gerekiyorsa, renkli ponponlar eklenir. Bu süslemeler sadece binek hayvanları için kullanılacak semerlerde görülür, yük taşımak için kullanılacak semerler daha sade ve işlevseldir.

Günümüzde semerin kullanım alanları daralmış olsa da, geleneksel semer üretimi Bursa’da hala sürdürülmektedir. Semerler, kullanım dışında turistik hediyelik eşya olarak da minyatür boyutlarda üretilebilir. Semercilik, Bursa’nın zengin el sanatları mirasının önemli bir parçasıdır.

Bursa Geleneksel Sanatları: Yorgancılık

Yorgancılık

Yorgancılık, geleneksel bir el sanatı olarak yorgan üretimiyle ilgilidir. Yorganlar, yatak örtüleri olarak kullanılır ve genellikle yün ve pamuk gibi doğal malzemelerden yapılır. Bursa’nın yorgancılık geleneği, Hallacı Mansur’dan bu yana uzanır ve yorganın malzemeleri zaman içinde değişmiş olabilir, ancak kullanım amacı değişmemiştir.

Yorgan yapımında geleneksel olarak yün ve pamuk kullanılır. Günlük kullanım için yapılan yorganlarda genellikle pamuklu kumaşlar tercih edilirken, özel günlerde veya çeyizlik yorganlar için ipek saten gibi daha lüks kumaşlar kullanılabilir. Çeyizlik yorganlarda genellikle özel motifler tercih edilir ve bu motiflerin seçimi müşterinin tercihlerine bağlıdır. Motifler arasında lale, yaprak güzeli, kırlangıç, hasır örgüsü, saray lalesi, menekşe, üzüm asması ve dallı yonca gibi çeşitler bulunabilir. Motifin karmaşıklığına bağlı olarak yorganlar bir gün ile bir hafta arasında tamamlanabilir.

Bursa’nın geleneksel kültüründe yorganlar önemli bir rol oynamaktadır. Özel günlerde, düğünlerde, çeyizlerde, sünnet düğünlerinde ve doğumlarında yorganlar yatakları süslemek ve sıcaklık sağlamak için kullanılır. Bursa’daki Kapalı Çarşı’da bulunan yorgancılar çarşısı, bu geleneksel yorgancılık kültürünün hala canlı olduğu bir yerdir ve Bursa’nın kentsel kimliğine katkıda bulunur.

Bursa Geleneksel Sanatları: Hasırcılık

Hasırcılık

Hasırcılık, kurumuş bitki saplarından örülen genellikle taban döşemesi, bazen duvar ve tavan kaplaması olarak kullanılan örtülerin üretimini ifade eder. Bu geleneksel sanatta aksaz ve karakofa adı verilen iki saz türü kullanılır. Hasır otları, genellikle sulak alanlarda ve bataklık bölgelerinde yetişir, özellikle Uluabat Gölü kıyılarında bulunurlar. Hasır yapımı için bu bitki sapları, önce orakla kesilir ve ardından on gün boyunca kurumaları için bekletilir. Hasır, tezgahta boydan boya gerilmiş iplikler arasından bir alttan bir üstten geçirilerek örülür.

Hasır yapımında kullanılan aksaz, günümüzde kilim, şezlong, plaj şemsiyesi ve dekoratif amaçlı hasırların üretiminde kullanılır. Ayrıca, sebze ve meyve taşıma amaçlı zembil, damacana ve büyük şişelerin çevresini korumak için kullanılan kaplar da “aksaz” ile yapılır. Bu geleneksel sanat, Mustafakemalpaşa İlçesi’nde halen sürdürülmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Kasnakçılık

Kasnakçılık

Kasnakçılık, kasnakların çeşitli ebatlarına göre kullanım alanlarına sahip bir geleneksel sanattır. Bu sanatta kullanılan kasnaklar, elek kasnağı, davul kasnağı gibi çeşitlilik gösterir ve müzik aletleri yapımından yer sofralarına kadar geniş bir kullanım yelpazesi sunar.

Kasnak üretiminde, esneklik ve dayanıklılık nedeniyle genellikle kayın ağacı tercih edilir. Kasnakların çoğu hala el işiyle yapılırken, kesme ve şekil verme işlemlerinde ise modern teknolojiden yararlanılarak makinalar kullanılmaktadır. Bu sanat, Mustafakemalpaşa İlçesi’nde bulunan kasnak atölyelerinde geleneğe bağlı olarak sürdürülmektedir.

Bursa Geleneksel Sanatları: Çarıkçılık

Çarıkçılık

Çarık, geçmişte tarlada çalışan kadınlar ve erkekler tarafından tercih edilen geleneksel ayakkabı türlerinden biridir. Ancak modern tarım makinelerinin yaygınlaşması ve köylerden şehirlere göçler, çarık giymenin yerini ayakkabı sanayinin almasına neden olmuştur.

Geleneksel çarık yapımında temel malzeme olarak manda derisi kullanılır. Günümüzde ise bu deriden nazarlık gibi küçük çarıklar da üretilmektedir. Çarık, günlük yaşamda kullanımının azalmasıyla birlikte, halk dansları toplulukları için kostüm veya turistik hediyelik eşya olarak yapılmaktadır.

Çarıkçılık geleneğinin kaybolmaya başlaması, bu alanda yetişmiş usta sayısının azalması ve yeni çarıkçı çıraklarının yetiştirilmemesi nedeniyle gerçekleşmektedir. Bu nedenle, çarıkçılık geleneksel meslekler arasında kaybolma tehlikesi yaşamaktadır.

Bursa, zengin kültürel mirasıyla geleneksel zanaat ve halk sanatlarına büyük bir saygı duyan bir şehirdir. Burada üretilen el işi ürünler, hem şehrin tarihini yansıtan önemli eserlerdir hem de Türk sanatının zenginliğini gösteren harika örneklerdir. Bursa’da bu geleneksel zanaatların sürdürülmesi, gelecek nesillere bu önemli mirasın aktarılmasını sağlayacaktır.



Bursa hakkında bütün yazılarımız için Bursa Outdoor, Turizm ve Gezi Rehberi sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Doğa Sporları ve Outdoor Aktivitelerinde Güvenlik Önlemleri

  • Bütün outdoor aktivitelerinde ve doğa sporlarında güvenlik öncelikle sizin sorumluluğunuzdadır. Hiçbir makale veya video, doğru pratik eğitim ve şahsî deneyimin yerini alamaz.
  • Özellikle outdoor ekstrem sporlarda kendi kişisel güvenliğinizden öncelikli olarak siz sorumlusunuz. Her zaman kişisel güvenliğinizi, birlikte olduğunuz takımın uyum ve güvenliğini ön planda tutun.
  • Her durumda doğadan taraf olun, çevreyi temiz tutun, vahşi hayvanlara, vahşi yaşamın devam ettiği doğaya kesinlikle zarar vermeyin.
  • Doğal ve tarihi güzellikleri keşfederken tatilinizin keyifli ve güvenli geçmesi için bazı önemli noktalara dikkat etmelisiniz. Seyahatiniz öncesinde gideceğiniz bölge hakkında detaylı araştırma yaparak hava durumunu kontrol edin ve yanınıza uygun kıyafetler alın. Doğal, tarihi ve turistik mekanlara kesinlikle zarar vermeyin. Gittiğiniz yerlerde çöplerinizi bırakmayın, çöplerinizi getirdiğiniz gibi poşetler içerisinde geldiğiniz yere geri götürün veya bir çöp konteynırına atın.
  • Doğa gezileri, kamp veya açık hava etkinlikleri planlıyorsanız, gerekli ekipmanlarınızı eksiksiz şekilde hazırlayın.
  • Türkiye’de ormanlara ve bazı korunan alanlara girişlerde sık sık yasaklar uygulanmakta ve uymayanlara idari cezalar yazılmaktadır. Güncel orman giriş yasaklarını illerin Orman Bölge Müdürlüklerinden teyit etmelisiniz.
  • Teknik olarak doğada yapılan bütün outdoor aktiviteleri için önceden izin alınması gerekmektedir. Okuyucularımıza, kampçılara, doğa yürüyüşçülerine ve bütün outdoor sporlarına katılanlara tavsiyemiz, aktiviteye başlamadan önce hiç olmazsa kolluk güçlerini arayarak yapacakları doğa aktivitesi ve rotaları hakkında bilgi vermeleridir.
  • Outdoor ve doğaya dair görüş, düşünce, öneri ve istekleriniz bizim için değerlidir. Çekinmeden bize yazabilirsiniz.

Keyifli ve güvenli bir doğa/outdoor serüveni dileriz! 🚴‍♀️⛺🌳🌲🚵‍♂️🏞️🌿🌄

📌 Instagram: @turkey_outdoor_org

📌 Facebook: TurkeyOutdoor

Türkiye'nin outdoor ve doğa sporları platformu
Türkiye’nin Doğa Aktiviteleri & Macera Sporları Sayfası