Türkiye’nin Outdoor Sayfası olarak özellikle outdoor turizminde büyük eksiklik olarak gördüğümüz illerin tek tek tanıtımı, illerde yapılabilecek outdoor aktiviteleri, outdoor ürün satan firmalar, kamp alanları, doğal güzellikler, yürüyüş rotaları gibi bütün bilgileri içeren bir yazı dizisine başladık. Bu yazı dizimizde Muğla’yı tanıtıyoruz.

Muğla Genel Tanıtımı: Ege’nin İncisi

Muğla Tanıtımı

Muğla, zengin doğası, tarihi mirası ve turistik bölgeleri ile dikkat çeken bir Ege şehridir. Muğla’nın coğrafyası, iklimi ve ulaşım olanaklarıyla ilgili detaylı bilgileri aşağıda bulabilirsiniz.

Coğrafya (Konum-İklim-Ulaşım)

Coğrafi Konum: Muğla, genellikle Ege Bölgesi’nde yer almakla birlikte küçük bir kısmı Akdeniz Bölgesi’ne de uzanmaktadır. Türkiye’nin güneybatısında konumlanan Muğla, kuzeyde Aydın, kuzeydoğuda Denizli ve Burdur, doğuda Antalya ile komşudur. Ayrıca güneyinde Akdeniz, batısında ise Ege Denizi ile çevrilidir.

Deniz Kıyıları: Muğla, toplamda 1.500 km’ye yaklaşan deniz kıyıları ile Türkiye’nin en uzun sahil şeridine sahip olan bir ildir.

İklim

Muğla ili, genel olarak Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. 800 m’ye kadar olan bölgelerde “Asıl Akdeniz İklimi,” daha yüksek bölgelerde ise “Akdeniz Dağ İklimi” hissedilir. Yüksek orman örtüsüne sahip Muğla, yağış bakımından zengin olup orman oranı açısından Türkiye’nin önde gelen illerindendir. Yağışların çoğunluğu kış aylarında düşerken yaz aylarında kuraklık görülmektedir.

Ulaşım

Havayolu: Muğla, Dalaman Havalimanı ve Milas-Bodrum Havalimanı ile iki havalimanına ev sahipliği yapmaktadır. Bu havalimanları sayesinde yurtiçi ve yurtdışından kolaylıkla ulaşım sağlanmaktadır.

Denizyolu: Muğla’nın Bodrum, Marmaris, Milas gibi limanları ve deniz hudut kapıları, denizyolu ulaşımını destekler niteliktedir. Toplamda 9 liman ve deniz hudut kapısı Muğla’nın denizyolu ulaşımını canlandırmaktadır.

Karayolu: Muğla, karayolu ulaşımında da oldukça elverişlidir. İzmir’e, İstanbul’a, Antalya’ya ve diğer komşu illere düzenli otobüs seferleri bulunmaktadır. Ankara ve diğer büyük şehirlere ise her gün çok sayıda otobüs seferi düzenlenmektedir.

Muğla İdari Yapısı

Muğla, büyükşehir statüsüne dahil olan illerden biridir. 2012 yılında kabul edilen ve Resmi Gazete’de yayımlanan 6360 sayılı Kanun ile Muğla, 13 ilçeden oluşan bir idari yapıya kavuşmuştur. İlçeler arasında Bodrum, Marmaris, Fethiye gibi turistik bölgeler de bulunmaktadır.

Muğla İlçeleri:

• Bodrum
• Dalaman
• Datça
• Fethiye
• Kavaklıdere
• Köyceğiz
• Marmaris
• Menteşe
• Milas
• Ortaca
• Seydikemer
• Ula
• Yatağan

Muğla, tarihi ve doğal güzellikleri ile ziyaretçilerini büyülemeye devam etmektedir.

Muğla Tarihçesi

İlk Yerleşimler: Muğla, kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve tarihi boyunca önemini korumuş bir şehirdir. Ancak ilk yerleşimlerin tam olarak ne zaman başladığına dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Bölge, antik çağlarda Karyalıların yerleşimine ev sahipliği yapmış ve MÖ 3.000’li yıllara kadar uzandığı düşünülmektedir.

Karya olarak bilinen bölge, MÖ 3.400 yıllarında gelen Karyalılara önderlik eden “Kar” isimli bir komutandan esinlenerek adını almıştır. Hititlerin de bu bölgeye ilk yerleşenler olduğu ve Muğla’nın tarihinin Hititlerle başladığına dair kaynaklar bulunsa da, bölgenin eskiden “İç Karya” olarak adlandırılan bir yerde bulunduğu bilinmektedir.

Türk Egemenliği Öncesi: Muğla’nın tarih sahnesine çıkışı, Menteşe Bey tarafından 1284 yılında gerçekleşmiştir. Türkmen boyları, Moğol istilası nedeniyle Anadolu’ya göç ederken Muğla bölgesine yerleşmişlerdir. Bu dönemde bölge, Menteşe Beyliği tarafından yönetilmiştir.

Türk egemenliği öncesinde, Karya’nın bir parçası olarak bölge, çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Lidya, Likya ve Anadolu iç bölgelerinde Cumgya’nın hakimiyeti altında kalmıştır.

Türk Göçleri ve Türk Egemenliğinde Muğla: Anadolu’nun Türklerin egemenliğine geçmesi, Selçuklu İmparatorluğu’nun 1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra başlamıştır. Muğla’nın Türk egemenliği, Menteşe Bey tarafından 1284 yılında gerçekleştirilmiştir. Türk göçleri ve Moğol istilası nedeniyle Anadolu’nun uç bölgelerine yerleştirilen Türkmen boyları, Muğla bölgesine yerleşmiş ve Menteşe Beyliği’ni kurmuştur.

Bu dönemde Muğla, çeşitli dış etkilerle karşılaşmıştır. İlk olarak, bölge Bizanslıların ardından Menteşe Bey tarafından ele geçirilmiştir. Ancak Osmanlı Devleti’nin genişlemesi ve güçlenmesiyle birlikte, Menteşe Beyliği 1391 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır.

Osmanlı Dönemi ve Kurtuluş Savaşı: Muğla, Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçası olarak uzun bir süre varlığını sürdürmüştür. Ancak I. Dünya Savaşı’nın ardından Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü ve işgallerle karşılaşan Muğla, 11 Mayıs 1919’da İtalyanlar tarafından işgal edilmiştir.

Muğla halkı, işgallere karşı direniş göstermiş ve Kurtuluş Savaşı’na katılmıştır. İtalyan işgali sırasında Kocahan Mitingi düzenlenmiş, Muğla’nın diğer Anadolu şehirleri gibi işgallere karşı direnme kararı alınmıştır. Bu direnişe katılan kent, İtalyanların geri çekilmesinden sonra tekrar özgürlüğüne kavuşmuştur.

Muğla Adı ve Günümüz: Muğla’nın adının nereden geldiği konusunda birkaç söylenti bulunmaktadır. Bir söylentiye göre, “Mobella, Mobolia, Moğola” gibi Antik Çağ’daki adların evrimleşmesi sonucu ortaya çıkmış olabilir. Ancak en yaygın görüşe göre, bölgeyi fetheden Menteşe Bey’e atfen “Muğla” adı verilmiş ve zamanla bu şekli almıştır.

Muğla Milas Gezi Rehberi

Muğla Milas Tanıtımı: Tarih ve Doğanın Buluştuğu Kent

Muğla’nın tarih ve kültür zengini ilçesi Milas, en az 5 bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Karia Uygarlığı’nın önemli merkezlerinden biri olan bu antik kent, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve günümüze zengin bir tarih mirası bırakmıştır.

Tarihi ve Kültürel Zenginlikler:

• Kaunos Antik Kenti: Likya Uygarlığı’nın önemli bir kenti olan Kaunos, kaya mezarları, tapınakları ve tiyatrosuyla göz kamaştırıcı bir atmosfere sahiptir.
• Sultaniye Kaplıcaları: Binlerce yıldır şifa dağıtan termal sularıyla ünlü olan Sultaniye Kaplıcaları, ziyaretçilerine sağlık ve huzur sunar.
• Köyceğiz Müzesi: Milas’ın zengin tarihini ve kültürünü keşfetmek için Köyceğiz Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz.
• Hacıbey Camii: 15. yüzyılda inşa edilen bu cami, Milas’ın en eski dini yapılarından biridir ve mimari açıdan önemlidir.

Doğal Güzellikler:

• Köyceğiz Gölü: Türkiye’nin en büyük göllerinden biri olan Köyceğiz Gölü, muhteşem manzarasıyla görenleri kendisine hayran bırakır. Tekne turları ve su sporları için ideal bir yerdir.
• Yuvarlak Çay: Temiz ve serin sularıyla ünlü Yuvarlak Çay, doğa yürüyüşleri ve dinlendirici piknikler için ideal bir noktadır.
• Sandras Dağı: Milas’ın en yüksek dağı olan Sandras Dağı, doğa tutkunları için harika bir yürüyüş ve manzara keyfi sunar.
• Ağla Yaylası: Doğal güzellikleriyle ünlü olan Ağla Yaylası, trekking ve kamp tutkunları için vazgeçilmez bir destinasyondur.

Ulaşım ve İletişim:

Milas’a ulaşım oldukça kolaydır. Türkiye’nin dört bir yanından şehirlerarası otobüs seferleriyle ulaşım sağlanabilir. Ayrıca Uluslararası Milas-Bodrum Havalimanı, Milas’ı havayoluyla da erişilebilir kılar.

Önemli Telefonlar:

• Kaymakamlık: (252) 513 36 41 – 512 10 01
• Belediye Başkanlığı: (252) 512 10 25 – 512 14 16
• Havalimanı Santral: (252) 523 01 01
• Turizm Danışma: (252) 523 00 66
• İlçe Emniyet Müdürlüğü: (252) 512 10 05
• İlçe Jandarma Komutanlığı: (252) 512 68 28
• Devlet Hastanesi: (252) 513 57 01
• Milas Müzesi: (252) 512 39 73
• Güllük Sağlık Ocağı: (252) 522 24 23
• Ören Sağlık Ocağı: (252) 532 26 50
• Beçin Sağlık Ocağı: (252) 515 03 66
• Selimiye Sağlık Ocağı: (252) 542 20 67
• Bafa Sağlık Ocağı: (252) 543 50 37

Muğla Milas, tarihi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyüleyen bir kenttir. Keşfetmeye değer birçok yer ve aktivite sunar.

Muğla Milas’ta Neler Yapılır?

Milas, son yıllarda turizmin hızla geliştiği ve çeşitli aktivitelerin yapılabileceği bir destinasyon haline gelmiştir. İşte Milas’ta yapabileceğiniz bazı etkinlikler:

1. Tekne Turları: Ören ve Güllük gibi noktalardan düzenlenen günlük veya uzun süreli tekne turları ile bölgenin eşsiz koylarını keşfedebilirsiniz. Tekne turları, ziyaretçilerin denizin ve güneşin tadını çıkarmasını sağlar.
2. Olta Balıkçılığı: Güllük ve çevresinden kalkan teknelerle düzenlenen olta balıkçılığı turlarına katılabilirsiniz. Bu turlar, hem bölge halkı hem de çevre illerden gelen misafirler arasında popülerdir.
3. Doğa Yürüyüşleri: Milas’ın verimli toprakları, doğa yürüyüşleri için ideal bir ortam sunar. Kapıkırı ve Uyku Vadisi gibi alanlarda kulüpler tarafından düzenlenen doğa yürüyüşlerine katılabilirsiniz.
4. Zeytin Hasat Şenliği: Her yıl Kasım ayında düzenlenen Zeytin Hasat Şenliği, zeytin hasadını, zeytinyağı üretimini ve çeşitli kültürel etkinlikleri içerir. Panel, söyleşi, yemek yarışmaları ve konserler gibi etkinliklere katılabilirsiniz.
5. Golf: Boğaziçi Tuzla mevkiinde bulunan 18 delikli profesyonel bir golf tesisi, golf severler için ideal bir mekandır. Golf oynayarak keyifli vakit geçirebilirsiniz.
6. Yamaç Paraşütü: Ören Alatepe’de bulunan yamaç paraşütü pistinde bu heyecan verici sporu deneyimleyebilirsiniz. Kuşlar gibi özgürce uçarak unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz.
7. Geleneksel Deve Güreşleri: Kış aylarında düzenlenen geleneksel deve güreşleri, bölgedeki en önemli kültürel etkinliklerden biridir. Bu etkinlikler, yerel kültürü keşfetmek ve eğlenceli vakit geçirmek için harika bir fırsattır.

Milas’ta yapacak çok şey var, bu aktivitelerle dolu bir tatil geçirebilir ve unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz.

Muğla Milas’ta Alışveriş

Milas, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla birlikte son yıllarda turizm faaliyetlerinin artmasıyla alışveriş olanakları da çeşitlenmiştir. İşte Milas’ta alışveriş yapabileceğiniz bazı yerler:

1. Salı Pazarı: Milas’ta Salı günleri kurulan pazar, yöre halkının yanı sıra yerli ve yabancı turistlerin de ilgisini çeker. Burada, yöresel ürünlerden olan sebzeler, meyveler ve el sanatları ürünleri gibi çeşitli ürünler satılmaktadır.
2. Çarşı: Milas’ın merkezinde bulunan çarşı, çeşitli ürünlerin satıldığı dükkanlarla doludur. Burada giyim, hediyelik eşya, gıda ve diğer ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz mağazalar bulunmaktadır.
3. Alışveriş Merkezi: Milas’ta bir alışveriş merkezi bulunmaktadır. Bu merkez, çeşitli marka ve mağazaların yanı sıra restoranlar ve eğlence alanları da içermektedir. Burada alışveriş yapabilir, yeme içme ve eğlence aktivitelerinden faydalanabilirsiniz.

Milas’ta alışveriş yaparken yöresel ürünleri ve el işlerini keşfetmek için pazarları tercih etmek ilginç bir deneyim olabilir. Ayrıca çarşıda ve alışveriş merkezinde de ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz.

Muğla Milas’ta Ne Yenir?

Milas mutfağı, Ege Mutfağı’nın tüm zenginliklerini bünyesinde barındırırken, özellikle Yörük Kültürü’nün etkisiyle benzersiz lezzetler sunar. İşte Milas’ta tadabileceğiniz başlıca yemekler:

1. Sebzeli Yemekler: Milas mutfağının vazgeçilmezleri arasında çiçek kızartma, börülce çullama, börülce sallama, ebegümeci kavurması, kenker (şevketi bostan), karnabahar tatarı, patlıcan ekşilemesi gibi sebzeli yemekler bulunmaktadır. Ayrıca yoğurtlama, hardal salatası gibi salatalar da sıkça tüketilir.
2. Et Yemekleri: Milas’ta etle yapılan lezzetler arasında keşkek, kavurma, etli pırasa, mumbar dolması, ekşili köfte ve ünlü Milas Köftesi yer alır. Tavukla yapılan kanlı kavurma da yöresel bir favoridir.
3. Deniz Ürünleri: Milas’ın denize kıyısı olan bölgelerinde birbirinden lezzetli deniz ürünleri bulunur. Özellikle Bafa Gölü civarında yılan balığı ve kefal oldukça ünlüdür.
4. Hamur İşleri: Milas, hamur işleri açısından da zengindir. Çaykama böreği, Milas’ın coğrafi işareti olan tepsi böreği, vekilharç, bulgur böreği, pirinçleme dökmesi ve katmerli börek gibi çeşitler tatlı ve tuzlu hamur işi sevenleri cezbeder.

Milas mutfağında geleneksel yöntemlerle hazırlanan bu lezzetler, bölgenin doğal ve taze malzemeleriyle zenginleştirilir. Milas’a yolunuz düştüğünde bu lezzetleri tatmadan dönmeyi unutmayın!

Muğla Milas’ın Neyi Meşhur?

1. Milas Yağlı Zeytini ve Zeytinyağı: Milas, zengin zeytinlikleriyle ünlüdür. Özellikle Memecik çeşidi zeytin ağaçlarından elde edilen yağlı zeytin ve bu zeytinlerden üretilen zeytinyağı, yöreye özgü lezzetlerdir. Milas Yağlı Zeytini ve Zeytinyağı, Coğrafi İşaret almıştır.
2. Milas El Halısı: Milas halıcılığı, yörede uzun bir geçmişe sahiptir. Geleneksel yöntemlerle dokunan Milas halıları, çeşitli renkler ve motiflerle dikkat çeker. Bu halılar, Coğrafi İşaret koruması altındadır.
3. Milas Tepsi Böreği: Milas mutfağının önemli bir lezzeti olan tepsi böreği, yöresel otlar, çökelek peyniri ve yerel zeytinyağı ile hazırlanır. Coğrafi İşaret koruması altında olan bu börek, fırında pişirilerek servis edilir.
4. Milas Evleri: Tarihi Milas evleri, özgün mimarisi ve taş işçiliğiyle dikkat çeker. Özellikle önlüklü ve sofalı planlarıyla bilinen bu evler, Milas’ın kültürel mirasının önemli bir parçasını oluşturur.
5. Milas Bacaları: Tarihi evlerin üzerinde yükselen ve çeşitli mimari özelliklere sahip olan bacalar, Milas’ın sokak görüntüsüne benzersiz bir karakter katar.
6. Macar Evleri: 1922’de Macar mimar Pier Kubin tarafından tasarlanan ve Milas’a getirilen Macar ustaları tarafından inşa edilen evler, yöredeki mimari çeşitliliği yansıtır. Bu evler, “Macar Evleri” olarak adlandırılır ve Milas’ın kültürel mirasının bir parçasını oluşturur.

Bu özellikler, Milas’ın tarihini, kültürünü ve yöresel kimliğini yansıtan önemli unsurlardır.

Milas Zeytini ve Zeytinyağı: Gelenekten Geleceğe Lezzet Yolculuğu

Milas’ın zengin tarihindeki en temel geçim kaynaklarından biri olan zeytincilik, günümüzde de bölgenin ekonomik ve kültürel değerini sürdürmektedir. Milas’ın tarihi, zeytinciliğin etrafında şekillenmiş; siyasi, askeri olaylar ve zaman zaman tarihi gerçeklikleri içeren efsaneler bu toprakları süslemiştir.

Zeytinin köklü geçmişi ve bölgenin bu değerli ürünle olan bağları, her yıl düzenlenen hasat festivalleriyle taçlanır. Milas Zeytini ve Zeytinyağı Hasat Festivali, geleneksel zeytin hasadını ve bu topraklardan çıkan eşsiz zeytinyağının üretim sürecini kutlamak amacıyla düzenlenir. Festival, bölgenin zeytin tarlalarında, geniş zeytin bahçelerinde ve geleneksel zeytinyağı üretim atölyelerinde gerçekleşen etkinliklerle doludur.

Zeytincilik, geçmişten günümüze modern yöntemlerle evrilen bir sektör olmasına rağmen, Milas’ta hala geleneksel çiftçilik unsurlarıyla yaşatılmaktadır. Hasat festivali, bu geleneksel çiftçilik öğelerini, yöresel lezzetleri ve zeytinyağı üretimindeki ustalığı bir araya getirir. Festival süresince, zeytin hasatının simgesi olan yeşil ve siyah zeytinlerin toplanması, geleneksel zeytinyağı üretim tekniklerinin sergilenmesi ve yöresel lezzetlerin tanıtılması gibi etkinliklerle ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunulur.

Milas Zeytini ve Zeytinyağı Hasat Festivali, sadece lezzetli bir şölen sunmakla kalmaz, aynı zamanda Milas’ın zengin tarım geleneğini ve kültürel mirasını yaşatma amacını taşır. Bu festival, zeytincilik kültürünü sevenleri, doğal ve organik lezzetleri keşfetmeye davet eder. Gelenekten geleceğe uzanan bir lezzet yolculuğuna çıkmak isteyen herkes için Milas, bir gastronomi ve kültür destinasyonu olma özelliğini sürdürmektedir.

Milas Halısı ve Halıcılığı: Dokuma Sanatının Zarafeti

Milas, tarihi zenginlikleriyle öne çıkan bir ilçe olmanın yanı sıra, geleneksel el dokuma sanatında da kendine özgü bir yere sahiptir. Milas halıları, ilçenin eski çağlardan itibaren dokumacılığın geliştiği bir merkez olduğunu gösterir. Bu dokuma geleneği, kıl, yün, bez, pamuk ve ipek gibi çeşitli malzemelerle yapılan dokumalara ev sahipliği yapmıştır.

Milas halıcılığı, özellikle 16. ve 17. yüzyıllar arasında Anadolu’nun diğer kentleri arasında öne çıkan bir geleneğe dönüşmüştür. Milas’ın halıları, benzersiz desenleri, renk zenginliği ve dokuma zarafeti ile bilinir. Bu halılar genellikle geleneksel motiflerle süslenmiş olup, bölgenin kültürel dokusunu yansıtır.

Milas halıları, özenle seçilmiş malzemelerin ustaca dokunmasıyla elde edilir. Geleneksel teknikleri koruyan ve modern dokuma yöntemlerini birleştiren Milaslı ustalar, eşsiz ve kaliteli halılar ortaya çıkarır. Halıcılık geleneği, birçok aile ve atölyede kuşaktan kuşağa aktarılarak sürdürülmektedir.

Milas halıları, sadece yerel halkın değil, aynı zamanda halı koleksiyoncularının ve sanatseverlerin de ilgisini çeker. Bu özel el emeği ürünler, Milas’ın kültürel mirasını yaşatan önemli birer simgedir. Zengin desenleri, renkleri ve dokuma incelikleriyle Milas halıları, el sanatlarının ve geleneksel dokuma sanatının Anadolu’daki önemli temsilcilerindendir.

Milas’ta Bulunan Düzenlenmemiş Ören Yerleri ve Antik Kentler

1. Keramos Antik Kenti (Ören Mahallesi)
2. Herakleia Antik Kenti (Kapıkırı Mahallesi)
3. Bargylia Antik Kenti (Boğaziçi Mahallesi)
4. Kindya Antik Kenti (Kemikler Mahallesi)
5. Hydisos Antik Kenti (Karacahisar Mahallesi)
6. Pidasa Antik Kenti (Eğridere Mahallesi)
7. Hydai Antik Kenti (Damlıboğaz Mahallesi)
8. Sinuri Kutsal Alanı (Çamlıbelen-Kalınağıl Mahallesi)

Milas’ta Yapılabilecek Outdoor Doğa Aktiviteleri:

1. Yürüyüş:
   • Bebek Koyu: Kolay bir parkur olan Bebek Koyu, muhteşem deniz manzaraları sunar.
   • Gökçeler Kanyonu: Zorlu bir parkur olan Gökçeler Kanyonu, şelaleler ve yemyeşil doğasıyla etkileyici bir yer.
2. Dağ Bisikleti:
   • Bafa Gölü Milli Parkı: Tarihi ve doğal güzellikleri ile dikkat çeken Bafa Gölü Milli Parkı, dağ bisikleti rotaları da barındırıyor.
   • Ölüdeniz: Dünyaca ünlü bir plaj olan Ölüdeniz, dağ bisikleti için de ideal bir ortam sunar.
3. Kamp:
   • Akyaka Azmak Nehri: Sakin ve huzurlu bir ortamda kamp yapmak isteyenler için Akyaka Azmak Nehri harika bir seçenek.
   • Gökova Körfezi: Turkuaz renkli denizi ve koyları ile Gökova Körfezi, kamp severleri cezbeden bir bölge.
4. Su Sporları:
   • Akyaka: Rüzgar sörfü ve kitesurf için Türkiye’nin en önemli merkezlerinden biri olan Akyaka, su sporları için ideal bir yerdir.
   • Boğaziçi: Sakin bir koy olan Boğaziçi, dalış ve şnorkelli yüzme için ideal bir ortam sunar.
5. Diğer Aktiviteler:
   • At Binme
   • Yamaç Paraşütü
   • Zipline
   • Canyoning
   • Kaya Tırmanışı

Bu aktivitelerin yanı sıra Milas’ın doğal güzelliklerini keşfetmek için doğa yürüyüşleri yapabilir, piknik alanlarında vakit geçirebilir ve yöresel lezzetleri tadabilirsiniz. Her bir aktivite için uygun ekipman ve önlemleri almayı unutmayın.

Muğla Milas’ta Gezilecek Antik Şehirler

Milas Müzesi: Kültürel Zenginliğin Sergilendiği Bir Merkez

Milas Müzesi, I. Derece Arkeolojik Sit Alanı içinde yer alan geniş bir müze kompleksine ev sahipliği yapmaktadır. Bu kompleks içinde Karşılama Merkezi, Milas Evi Konağı, Milas Halısı Müzesi, Çocuk Aktivasyon Merkezi, Hekatomnos Mezar Anıtı ve Hekatomneion Kutsal Alanı bulunmaktadır.

Müze kompleksi içinde dikkat çeken yapılar arasında Halı Müzesi yer almaktadır. Bu müze, mimari plan şeması ve boyutuyla göz doldurur. 20. yüzyılın başlarında inşa edildiği düşünülen bu yapı, dört eyvanlı sofası ve göbekli ahşap tavanıyla önemli bir sivil mimarlık örneğidir. Milas için sembolik bir yapıdır.

Aynı kompleks içinde bulunan Milas Konağı da Milas’ın sivil mimarlık geleneğini yansıtan bir yapıdır. Planı, malzemesi ve süslemeleriyle bu özelliği sergiler.

Milas Müzesi, zengin kültürel mirasıyla ziyaretçilere tarihi ve sanatsal bir deneyim sunmaktadır.

Google Haritalar’da Milas Müzesi’nin Konumunu Görüntüleyin

Hekatomnos Anıt Mezarı ve Kutsal Alanı: Antik Bir İhtişamın Mirası

Hekatomnos Anıt Mezarı ve Kutsal Alanı, antik Mylasa kentinin hüküm süren bir noktasında, çevredeki her yerden görülebilecek bir konumda bulunmaktadır. Bu görkemli anıt mezar, beyaz mermer bloklarla örülmüş devasa bir teras üzerine inşa edilmiştir, yüzeyleri kabartmalıdır ve ışık-gölge oyunları yaratır.

M.Ö. 4. yüzyılın ilk çeyreğinde inşasına başlanan bu muhteşem yapı, Cmtrap Hekatomnos’un ani ölümünden sonra oğlu Maussollos tarafından tamamlanamadan terk edilmiştir. Anıt mezar, Halikarnassos Maussolleionu’nun da öncüsü olarak kabul edilmekte olup, UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer almaktadır.

Anıt mezar odasında bulunan lahit, 2.90 x 2.28 metre boyutlarında ve 1.54 metre yüksekliğindedir. Tepe ve köşeleri heykelciklerle süslenmiş alınlıklı bir kapağa sahiptir. Lahitin dört yüzü, Klasik Çağ’ın en ünlü yapıtlarıyla boy ölçüşebilecek kalitede kabartmalarla süslenmiştir.

Lahitin arka yüzünde, “Aslan Avı” sahnesinin merkezinde at üzerinde Mausollos’un, avına son vuruşu yaptığı an tasvir edilmektedir. Maussollos’un arkasında Pers giyimli köpekli av uşakları, önünde ise satrap dostu av arkadaşları bulunmaktadır.

Google Haritalar’da Hekatomnos Anıt Mezarı ve Kutsal Alanı’nın Konumunu Görüntüleyin

Gümüşkesen Mezar Anıtı: Küçük Bir Harika

Gümüşkesen Mezar Anıtı, gri-beyaz mermerden inşa edilmiş olup 8,45 metre yüksekliğindedir. Anıtın doğu tarafı, arazinin eğimli olması nedeniyle yaklaşık 1 metre yükseltilmiş bir platform üzerine yerleştirilmiştir.

Zemin katta, dört paye bulunmaktadır ve bunlar üzerine kuzey-güney doğrultusunda atılmış kirişler vardır. Payelerin sade başlıkları bulunmaktadır.

Duvarlar, büyük ve düzgün yontulmuş mermer bloklarla inşa edilmiştir. Üst ve alt levhalar daha yüksekken, aralarındaki blok sırası daha incedir. Anıt mezarın sütun kaideleri, Küçük Asya-İon sütun kaidesi karakterine sahiptir. Üst yapısı, basamaklı bir piramit görünümündedir.

M.S. 2. yüzyıla tarihlenen bu mezar anıtı, dünya üzerindeki yedi harikadan biri olarak kabul edilen Halikarnasos’taki Mausoleum’un küçük bir kopyası olarak görülmektedir.

Gümüşkesen Mezar Anıtı, mimari zarafeti ve tarihi önemiyle ziyaretçileri etkilemektedir.

Google Haritalar’da Gümüşkesen Mezar Anıtı’nın Konumunu Görüntüleyin

Herakleia – Latmos Antik Kenti

Herakleia Antik Kenti, Milas-Söke karayolu üzerinde bulunur ve antik çağda Latmos Körfezi olarak bilinen alanda konumlanır. Ancak zamanla Büyük Menderes Nehri’nin taşıdığı alüvyonlar nedeniyle körfezin önü kapanarak Bafa Gölü’nü oluşturmuştur. Bu antik kente aynı zamanda Latmos veya Latmia ismi de verilmiştir.

Kent, Helenistik Dönem’de en parlak devrini yaşamıştır ve deniz ticareti sayesinde büyük bir zenginlik elde etmiştir. Antik kalıntıları, Kapıkırı Köyü ile iç içe olan Latmos Dağları’nın Bafa Gölü’ne uzantılarında bulunur. Şehir, dik bir yamaçta kurulmuştur ve M.Ö. 287’de Lysimachos tarafından genişletilen sur duvarlarıyla çevrilidir.

Herakleia’nın terk edilmesinin ardından, M.S. 8. yüzyılın ilk yarısında Sina Yarımadası’ndan ve Yemen’den gelen Hristiyan papazları tarafından manastır ve kiliseler inşa edilmiştir. Alman arkeolog Anneliese Peschlow, 1971’den bu yana bölgede çalışmış ve Latmos Kaya Resimleri gibi önemli buluntulara ulaşmıştır. Bu kaya resimleri, Anadolu’nun ilk aile tablosunu sembolik bir dille anlatır ve dönemin kadın-erkek ilişkileri hakkında bilgi verir.

Bu önemli antik kentin ve kaya resimlerinin bulunduğu bölgeyi ziyaret etmek isteyenler için Google Haritalar üzerinde bir konum paylaşılmıştır.

Herakleia’nın Konumu

Euromos Antik Kenti

Euromos Antik Kenti, Milas İlçesi’nde, Selimiye Mahallesi sınırları içinde yer alır ve yaklaşık 12 km uzaklıkta Milas’a konumlanmıştır.

Antik çağda çeşitli isimlerle anılan kent, Romalı yazar Plinius tarafından “Eurome” olarak adlandırılmıştır. Daha önce Kyromos, Hyromos ve Hellenistik Dönem’de de Europos gibi isimlerle anılmıştır.

Büyük İskender’in fethinden sonra Euromos, Makedonya, Mısır ve Suriye kralları arasında el değiştirmiştir. M.Ö. 201-196 yılları arasında Makedonya Kralı V. Philippos’un kontrolü altına girmiş ve adı Philippoi olarak değiştirilmiştir. M.Ö. 188’de Apameia Anlaşmasıyla Euromos, diğer Karya bölgeleri gibi Rodos’a devredilmiştir. Roma İmparatorluğu döneminde Euromos bağımsız bir kent olarak gelişmiş ve Bizans Dönemi’nde Mylasa piskoposluğu içinde varlığını sürdürmüştür.

Kentteki ilk kazı ve restorasyon çalışmaları 1969-75 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. 2011 yılında çalışmalar yeniden başlatılmış ve halen devam etmektedir. Kazılar, Geç Geometrik Dönem’den Bizans Dönemi’ne kadar kesintisiz bir yerleşim tarihini ortaya koymuştur. Kentte, Zeus Lepsynos Tapınağı, kuzey ve güney nekropolleri, agora, tiyatro, hamam, surlar ve şapel gibi birçok kalıntı bulunmaktadır. Özellikle Zeus Lepsynos Tapınağı, Anadolu’daki en iyi korunmuş tapınaklardan biri olarak dikkat çekmektedir.

Euromos Antik Kenti’ni ziyaret etmek isteyenler için Google Haritalar üzerinde bir konum paylaşılmıştır.

Euromos Antik Kenti Konumu

İasos Antik Kenti

İasos Antik Kenti, Muğla ilinin Milas ilçesine bağlı Kıyıkışlacık Mahallesi’nde yer almaktadır. Kentin tarihi M.Ö. 3. bin yıla kadar uzanmaktadır ve en eski mimari kalıntılar Bronz Çağı’na aittir.

Agora, kentin en önemli yapılarını barındıran bir düzlüktür. Toplam açıklığı 107×87 metre olan bu alanda, dört girişe sahip olan giriş Bizans Dönemi’ne aittir. Agora, farklı dönemlere ait yapıların üst üste yer aldığı bir alan olup, Erken Bronz Çağı’ndan (M.Ö. 3300-3000) Geç Bizans Dönemi’ne kadar uzanan kalıntılar içermektedir.

Agoranın ortasında çeşitli küçük kutsal yapılar ve sunaklar bulunmaktadır. Alanın dört tarafını çevreleyen portikolar (stoa) ise M.S. 2. yüzyıldan kalmadır. Agoranın güneybatı köşesinde ise Bouleuterion bulunmaktadır. Bu yapı, İasos’un en iyi korunmuş yapılarından biridir ve M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilmiştir.

Kentin yaklaşık 1 kilometre uzağında, Çanacık Tepe’nin alçak yamaçlarında bir mezarlık alanı yer almaktadır. Bu alanda “Saat Kulesi” olarak adlandırılan bir Roma mezar anıtı bulunmaktadır. Ayrıca, akropol üzerinde bir Bizans Kalesi bulunmaktadır.

İasos Antik Kenti, zengin tarihi ve mimari kalıntılarıyla ziyaretçilere antik bir döneme dair benzersiz bir deneyim sunmaktadır.

İasos Antik Kenti Konumu

Labranda Ören Yeri – Zeus’un Kutsal Yaylası

Labranda, Milas’ın kuzeyindeki Kocayayla’da bulunan bir antik kenttir ve Karialılar için önemli bir dini merkez olarak kabul edilir. Zeus Labraundos’un tapınağına ev sahipliği yapar ve “Kutsal Yol” olarak bilinen taş kaplamalı bir yolla Mylasa’dan (bugünkü Milas) ulaşılabilir.

Labranda, Antik Çağ’ın ünlü tarihçisi Heredot’tan kaynaklanan bilgilerle bilinir. Karialılar için önemli bir kült merkezi olan Labranda, Zeus Labraundos kültünün merkezi olarak kabul edilir. Zeus Labraundos tapınağı, su kaynağı ve tapınak terasının hemen üzerindeki büyük kayaya dayanır.

Kentin en parlak dönemlerinden biri M.Ö. 4. yüzyılda Karia Cmtrapı Maussolos ve kardeşi İdrieus zamanına denk gelir. Bu dönemde Labranda, aile kutsal alanı haline getirilmiş ve dinsel bayramlar kutlanmıştır. Maussolos’un büyük bir imar faaliyeti başlatmasıyla bir dizi anıtsal yapı, Zeus Tapınağı dahil olmak üzere inşa edilmiştir.

Helenistik dönemde sadece bir çeşme yapısı inşa edilmiştir ve M.S. 1-2. yüzyıllarda kutsal alana Kuzey Stoa, 2 hamam yapısı ve birkaç başka yapı eklenmiştir. 4. yüzyılda yöre halkının Hristiyanlığı kabul etmesiyle bir Bizans Kilisesi yapılmıştır. Ancak 4. yüzyılda yaşanan yangın felaketi sonucunda kutsal alan kült yeri olmaktan çıkmıştır.

Bugün, Labranda Ören Yeri ziyaret edilebilir ve Milas’a kadar uzanan kutsal yolun kalıntıları gözlemlenebilir.

Labranda Ören Yeri Konumu

Hydai (Damlıboğaz) Antik Kenti

Hydai (Damlıboğaz) Antik Kenti, Güneybatı Anadolu’da bulunan bir Karia bölgesi yerleşimidir. Sodra Dağı’nın batısında, Kaletepesi’nin eteğinde ve Sarıçay Vadisi’nin uzantısı boyunca yer alır. Damlıboğaz Köyü, Milas’a 8 kilometre uzaklıkta konumlanmıştır. Sarıçay’ın sularını taşıyan kanal 1953 yılında açılmış ve bu kanalın bugünkü yatağı eski yatağından yaklaşık olarak 40-50 metre kadar batıda yer almaktadır.

Karia Bölgesi, Geometrik ve Orientalizan Dönemlerde kendine özgü sanat eserleriyle bilinir ve araştırmacıların ilgisini çeker. Yüzey araştırmaları ve bilimsel çalışmalar sonucunda bölgede bulunan çanak çömlekler, Karia kültürüne ait oldukları ve bu bölgede üretildikleri kabul edilir.

Damlıboğaz’da yapılan kazı çalışmalarında ele geçen pişmiş toprak kaplar incelenmiş ve bunların Damlıboğaz kökenli olduğu gösterilmiştir. Ancak benzer kaplar Beçin, Euromos, Laubraunda, Yatağan gibi diğer merkezlerde de bulunmuş ve Attika, Adalar ve Güney Ionia gibi farklı bölgelerdeki üretimlerle de benzerlik göstermiştir.

Hamur olarak bol mika içeren kaplar çeşitli formlarda bulunur; oinokhoe, amphoriskos, olpe, lekythos, krater, skyphos, kotyle, kylix, tabak, meyvelik, pyxis ve fincan gibi. Kapların bezemelerinde genellikle geometrik motifler tercih edilmiş, nadiren hayvan figürleri veya doldurma motifleri kullanılmıştır. Bu kaplar, yerel üretimlerin yanı sıra yabancı merkezlerin etkisiyle oluşturulmuş özgün tasarımlarla uyum içindedir.

Kazı çalışmaları sonucunda kapların form ve bezeme özelliklerine göre Geç Geometrik, Sub-Geometrik, Erken Orientalizan ve Geç Orientalizan Dönemlere ait olduğu önerilmiştir.

Google Haritalar’da Damlıboğaz’ın konumunu görüntülemek için tıklayın.

Ören – Keramos (Keramos Antik Kenti)

Ören, Milas’a 45 km uzaklıkta, Gökova Körfezi’nin kıyısında bulunan bir turizm beldesidir. Özellikle yazlık evlerin bulunduğu Ören, son yıllarda yerli turistlerin ilgisini çeken bir tatil beldesi haline gelmiştir. Gökova Körfezi’nin kuzey kıyısını geçerek veya Kıran Dağları’nın önünden geçerek Gökova/Akyaka köyünden ulaşılabilir. Ören ile Akyaka arasında Antik Keramos Kenti kalıntıları bulunmaktadır.

Keramos, “çömlek” anlamına gelmektedir. Hellenistik Dönem’de Rodos egemenliği altında olan bu antik kent, kuzey komşusu Stratonikeia ile birlikte hareket etmiştir. M.Ö. 129 yılında Roma’nın küçük Asya eyaleti içinde yer alan Keramos, sonraki dönemlerde önemini kaybetmiştir.

Ören’in arkasında bulunan Meşekayası Dağı üzerindeki sur duvarları günümüze kadar gelebilmiştir. Sur duvarlarının alt kısmı çokgen taş dizilerinden oluşurken, üst kısımlarında düzenli çizgili katlar bulunmaktadır. Kentin iki önemli tapınağı, 25 metreye kadar uzanan yapılarıyla görülebilir. Bu tapınaklardan biri “Kurşunlu yapı” olarak bilinir, çünkü taşları birleştirmek için kurşun kullanılmıştır. Terasta Korint ve İyon düzeninde yapı parçaları bulunur. Bu tapınak alanının Zeus Krysaoreus’a adanmış olabileceği düşünülmektedir.

Kasaba içinde bulunan Akyapı, Roma Dönemi’ne ait büyük bir yapı kompleksidir. Gökova yönünden gelenler, Ören’e varmadan önce Meşekayası Dağı’nın arka kısmında su kemerleriyle karşılaşırlar.

Ören, tarihi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine benzersiz bir deneyim sunmaktadır.

Ören – Keramos’un Konumu

Bargylia: Antik Kentin Hikayesi ve Milas’ın Tarihi Zenginliği

Bargylia: Yunan Mitolojisinin İzinde: Bargylia, Mandalya (Güllük) Körfezi’nin güney kıyısında yer alan bir yarımadanın doğu ucunda konumlanmış antik bir kenttir. Yunan mitolojisinin kahramanlarından Bellerophon’un, kanatlı atı Pegasos’un çiftesiyle ölen arkadaşı Bargylos’un anısına kurduğu efsanevi bir şehirdir. Karya dilinde kentin adı Andanos olarak bilinmekteydi. Artemis Kyndias tapınağı, Bargylia’nın kutsal alanı olarak bilinen Karşı Dağlardaki Kemikler köyünde bulunmaktadır.

Bizans Dönemi ve Savunma Hisarı: Kent öreni, Bizans döneminde yapılan düzenlemelerle bir savunma hisarına dönüşmüştür. Bu döneme ait duvar kalıntıları, Bargylia’nın tarihini ziyaretçilere görsel bir şölenle sunmaktadır. Yapı malzemeleri, özellikle savunma duvarlarında günümüze kadar ulaşarak geçmişin izlerini taşımaktadır.

Milas’ın Macar Evleri: Milas’ın tarihi dokusunda farklı bir iz bırakan Macar Evleri, 1922 yılında Macar mimar Pier Kubin tarafından tasarlanmıştır. “Madam Murat’ın Evi” olarak anılan ilk örnek, Milaslılar arasında özel bir yere sahiptir. Daha sonra 1931’de getirilen Macar ustalar tarafından inşa edilen üç ev, Milas’ın mimari zenginliğine katkıda bulunmuştur. Bu evler, özgün Macar mimarisi özelliklerini taşıyan ve “Macar Evleri” olarak adlandırılan bir dizi yapı oluşturmuştur.

Milas, Bargylia’nın antik tarihinden Macar Evleri’nin modern dokusuna uzanan zengin bir geçmişe sahip bir şehirdir. Tarih ve mimari tutkunları için keşfedilecek birçok hikaye barındırmaktadır.

Yediler Manastırı: Milas’ın Tarihi ve Dini Mirası

Milas ilçesinin eşsiz tarihine ışık tutan Yediler Manastırı, Latmos Dağları eteklerinde, Gölyaka köyü yakınlarında konumlanmış bir tarihi manastırdır. Bu muazzam kompleks, Bizans dönemine ait kiliseler, şapeller, vaizhaneler, mezarlar ve sarnıçlar gibi çeşitli yapıları içinde barındırır. Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ön plana çıkan Yediler Manastırı, manastır kompleksinin surlarla çevrili alanda, konaklama ve eğitim amacıyla kullanılmış bir döneme ait izleri taşır.

Bizans dönemine ait olan Yediler Manastırı, kiliselerindeki fresk ve mozaikleriyle dikkat çeker. Doğal güzelliklerle çevrili bu alan, tarih ve mimari meraklıları için önemli bir turistik destinasyon olmuştur. Bugün, Yediler Manastırı ziyaretçilere, Bizans sanatının önemli örneklerini keşfetme ve bölgenin huzur veren atmosferinde tarihi bir yolculuğa çıkma fırsatı sunmaktadır. Manastır kompleksi, Milas’ın zengin kültürel mirasının bir yansımasıdır.

Milas’taki Kaya Resimleri: Antik Dönemden Kalan İzler

Milas ve çevresindeki kaya resimleri, tarih öncesine ait önemli izleri gün yüzüne çıkaran arkeolojik hazinelerdir. Bu kaya resimleri, genellikle mağara ve kaya sığınaklarında bulunur ve figüratif motifler, hayvan betimlemeleri ve geometrik desenler içerir. En ünlü örneklerden biri, Beşparmak Dağı’ndaki Kızılkaya Kaya Sığınağı’dır.

Kaya resimleri, av sahneleri, dans eden figürler, ok atan insanlar gibi çeşitli temaları içererek, o dönemin insanlarının yaşam tarzı ve kültürü hakkında önemli ipuçları verir. Milas ve çevresindeki bu resimler, binlerce yıl öncesine, hatta Paleolitik ve Neolitik dönemlere kadar uzanabilir.

Kaya resimleri, sadece tarihöncesi dönemlere ait izleri değil, aynı zamanda kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından da büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle, Milas ve çevresindeki kaya resimleri, ziyaretçilere açılmadan önce özenle restore edilir ve koruma altına alınır. Bu bölgelerdeki kaya resimlerini görmek isteyen ziyaretçiler, genellikle rehberl

Beçin – Beçin Kalesi ve Taş Eserler Müzesi

Beçin, Menteşeoğulları Beyliği’nin başkenti olarak hizmet vermiş ve Türk kültürü ve tarihi açısından önemli bir yere sahip olmuştur. Beçin, 14. ve 15. yüzyıllardan kalan eserleriyle erken dönem Batı Anadolu mimarisine ışık tutar.

Beçin Kalesi, Milas-Ören karayolunun üzerinde, Milas’ın 5 km güneyinde, ovaya hakim bir plato üzerinde yer almaktadır. Bizans Dönemi’ne dayanan bu kale, daha sonra Menteşeoğulları döneminde restore edilmiştir. Kale, iç kale olarak adlandırılan 200 metre yükseklikteki bölgede yer alır.

Beçin’de birçok medrese, hamam, cami, han, zaviye, türbe kalıntısı bulunmaktadır. Bu kalıntılar arasında Bizans Şapeli, Menteşeoğulları Döneminden Karapaşa Medresesi, türbeler, Ahmet Gazi Medresesi, Orhan Bey Camii, Bey Konağı, Bey Hamamı, Kızılhan, Yelli Camii ve medresesi yer alır.

Ayrıca, Beçin’deki tarihi eserlerin sergilendiği bir Taş Eserler Müzesi de bulunmaktadır. Bu müze, ziyaretçilere bölgenin tarihini ve kültürünü daha yakından tanıma fırsatı sunmaktadır.

Beçin ve çevresindeki tarihi ve kültürel zenginlikler, ziyaretçiler için büyüleyici bir keşif alanı oluşturur.

Beçin Kalesi’nin Konumu

Balık Pazarı Açık Hava Müzesi

Balık Pazarı Açık Hava Müzesi, İasos’a yaklaşık 2 kilometre mesafede bulunan dörtgen bir alanda, podyumlu prostylos planlı bir tapınak biçiminde düzenlenmiş anıt mezarla çevrelenmiş bir yapı kompleksidir. Türk-İtalyan işbirliği ile restore edilmiş ve 1995 yılında ziyarete açılmıştır.

1920 yılında şehri ziyaret eden Guidi, bu alanın bir balık pazarı (macellum) olabileceğini belirtmiştir. Mezar, M.S. 2. yüzyıla tarihlenmektedir. Kare planlı alanın ölçüleri 40×48 metre iken, mezar yapısının ölçüleri 10×7 metredir.

Balık Pazarı Açık Hava Müzesi, ziyaretçilere antik döneme ait önemli bir yapı kompleksi ve mezar alanını keşfetme fırsatı sunmaktadır.

Balık Pazarı Açık Hava Müzesi Konumu

Su Kemerleri:

Milas’ın doğusundaki ovada uzanan iki katlı Su Kemerleri, erken Bizans dönemine ait önemli yapıtlardan biridir. Bu kemerlerin inşasında antik dönem mimari parçalarının da kullanıldığı bilinmektedir. Günümüze ulaşan bazı bölümleri hala ayakta durmaktadır, ancak maalesef büyük bir kısmı zaman içinde yıkılmıştır. Su Kemerleri, mimari zerafetiyle ve tarihî önemiyle ziyaretçilere geçmişe ait bir izlenim sunmaktadır.

Milas’ta Gezilecek Doğal Güzellikler

Gökçeler Kanyonu (Uyku Vadisi)

Gökçeler Kanyonu, Milas’ın Gökçeler Mahallesi’nde yer alan ve yaklaşık 8 kilometrelik eşsiz bir doğal alanı kapsayan bir kanyondur. Bu kanyonda arkeolojik buluntulara da rastlanmıştır. Kanyon, Fesleğen Kültür Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi sınırları içinde yer alır ve zeytin, ceviz, incir ve çınar ağaçları, maki bitki örtüsü ve kızılçam ağaçlarıyla kaplıdır.

Kanyon boyunca akan Hamzabey Çayı, birçok irili ufaklı şelale ve göletler oluşturur ve doğa severler için önemli bir rotadır. Eskiden bu çayın üzerinde 14 adet un değirmeni bulunmaktaydı ve günümüze üç tanesi kalıntı olarak ulaşmıştır.

Doğa yürüyüşü, dağ tırmanışı, mağara gezisi gibi aktivitelerin yapılabileceği Gökçeler Kanyonu, aynı zamanda günübirlik turlar için de ideal bir yerdir. Son dönemde yapılan çalışmalarla turizme uygun hale getirilen kanyonda bir seyir terası bulunmaktadır. Bu teras, ziyaretçilere eşsiz bir doğa manzarası sunar.

Kanyonun içinde bulunan çeşitli mağaralarda da çeşitli hayvan türleri yaşar. Bu hayvanlar arasında oklu kirpi, keklik, tavşan, üveyik, karatavuk, bıldırcın, çakal, tilki ve yaban domuzu gibi türler bulunmaktadır. Ayrıca, çeşitli mağaralarda cüce cinsi yarasalar da yaşamaktadır.

Gökçeler Kanyonu’nda yaklaşık 30 adet mağara bulunmaktadır. Bu mağaralardan bazıları, turizme açılmış durumdadır ya da ilerleyen dönemlerde turizme kazandırılacaktır.

Gökçeler Kanyonu’nun Konumu

İncirliin Mağarası

İncirliin Mağarası, Muğla’nın Milas ilçesinde, Manastır Dağı’nın Gökçeler Kanyonu’na bakan kuzey yamacında bulunmaktadır. Türkiye’nin en güzel mağaralarından biri olarak kabul edilen bu mağara, doğal çevresi, jeolojik oluşumları ve tarihi kalıntılarıyla dikkat çeker.

Mağara, turizme açık kısımlarının uzunluğu bakımından Türkiye genelindeki mağaralar arasında önemli bir yere sahiptir. İncirliin Mağarası’nın içinde dev sarkıt, dikit, sütun ve damlataş havuzları bulunmaktadır. Mağaranın ana galerisi birçok salona ayrılmıştır ve bu salonlar arasındaki bağlantılar dik inişlerle sağlanmaktadır.

Hidrolojik olarak vadoz zonda bulunan mağara, yağışlı dönemlerde sularla dolar. Mağara içindeki sığ gölcükler havuzlar olarak tanımlanır. İçinde prehistorik ve antik dönemlere ait seramik parçaları bulunan mağara, geçmişte insanlar tarafından da kullanılmıştır.

Turizme açılan kısımlarında ekolojik dengeye zarar vermemek adına titizlikle yapılan düzenlemelerle mağara, ziyaretçilere güvenli bir şekilde sunulmuştur. Mağaraya yapılan turistik yol, sadece belirli bir bölümü kapsamaktadır ve bilimsel çalışmalar neticesinde uzatılabilir.

İncirliin Mağarası, hem doğa severler hem de tarih ve doğa meraklıları için etkileyici bir keşif noktasıdır.

İncirliin Mağarası’nın Konumu

Milas Bafa Gölü Milli Parkı

Bafa Gölü Milli Parkı, Milas’ın doğal güzellikleri arasında önemli bir konuma sahip. İşte bu milli parkın bazı öne çıkan özellikleri:

1. Coğrafi Konum: Bafa Gölü, Milas’ın batısında Menderes Nehri ile kara bağlantısına sahip bir lagün gölüdür. Aydın Sırtları ve Beşparmak Dağları arasında yer alır.
2. Biyolojik Çeşitlilik: Milli Park, zengin bir biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapmaktadır. Gölde tespit edilen 261 kuş türü ile önemli bir kuş cenneti olarak kabul edilir. Ayrıca, çeşitli balık türleri, sürüngenler, amfibiler ve memeliler de göl ve çevresinde yaşamaktadır.
3. Bitki Örtüsü: Bafa Gölü çevresi, sazlık, bataklık, ormanlık, bozkır alanları, zeytinlikler ve tarım alanları gibi farklı bitki örtüsüne sahiptir. Bu çeşitlilik, farklı ekosistemlerin varlığını sürdürmesine olanak tanır.
4. Arkeolojik ve Tarihi Zenginlik: Göl çevresinde bulunan Herakleia Antik Kenti ve Kapıkırı köyündeki antik tiyatro gibi kalıntılar, milli parkı arkeolojik ve tarihi açıdan önemli bir destinasyon haline getirir.
5. Aktivite Olanakları: Bafa Gölü Milli Parkı, doğa severlere çeşitli aktivite olanakları sunar. Kuş gözlemi, doğa yürüyüşleri, kamp, teknelerle gölde gezi, dağcılık ve bisiklet gibi aktiviteler parkta gerçekleştirilebilir.
6. Doğal Güzellik: Göl, çevresindeki dağlar, ormanlar ve antik kalıntılar ile birlikte muazzam bir doğal güzelliğe sahiptir. Bu özellik, ziyaretçilere görsel bir şölen sunar.

Bafa Gölü Milli Parkı, doğal ve kültürel zenginlikleriyle her türlü gezginin ilgisini çeken bir destinasyon olarak öne çıkar.

Milas Çomakdağ Köyü

Çomakdağ, Milas ile Bafa Gölü arasındaki Beşparmak Dağları’nın eteklerinde yer alan ve yaklaşık 1.100 kişilik nüfusa sahip olan bir köydür. Bu köy, 350 haneli bir yerleşim birimidir ve geçim kaynakları tarım, hayvancılık ve geleneksel ipek böceği dokumacılığıdır. Zeytin ve zeytinyağı, köyün ana geçim kaynağını oluşturur.

Çomakdağ köyünde bulunan evler, geleneksel mimari tarzı ile dikkat çeker. Köydeki evler, taş bloklardan yapılmıştır ve geleneksel mimari tarzı modern yaşamla ustaca kaynaştırır. Evler genellikle bir veya iki odalıdır ve bazılarında bir salon bulunur. Duvarlar, dikdörtgen bloklar şeklinde yapılmış ve kırmızı kiremit kırıkları veya kayrak taşı dikine şeritlerle süslenmiştir.

Çomakdağ köyü, geleneksel yaşam tarzını sürdüren bir yerleşimdir. Özellikle, yöresel giysileriyle bilinen bu köyde düğünler geleneksel ritüellerle dört gün boyunca kutlanır.

Çomakdağ Köyü Konumu

Boğaziçi Köyü:

Mitolojideki Bellerofon’un kanatlı atı Pegasus’un çiftesiyle ölen Bargylos’un ismini taşıyan Boğaziçi Köyü, pelikan başta olmak üzere birçok göçmen kuş türüne ev sahipliği yapar. Sulak alanları ve göç rotaları üzerinde konumlanan köy, doğa severler ve kuş gözlemcileri için ideal bir destinasyondur. Anlam dolu bir mitolojik geçmişi olan Boğaziçi Köyü, doğal güzellikleri ve kuş çeşitliliğiyle ünlüdür.

Boğaziçi, tarihi efsanelerle süslenmiş bir balıkçı köyüdür. Eski adı Bargliya olan Boğaziçi, çevresindeki zeytinliklerle çevrili güzel bir koya ev sahipliği yapmaktadır. Tuz havzalarının bulunduğu bölge, eskiden tuz üretimiyle ünlüydü; ancak günümüzde atıl durumdadır.

Balıkçılık, Boğaziçi’nin halkının temel geçim kaynaklarından biridir. Çipura ve levrek gibi çeşitli balıkları köyde bulunan balık çiftliklerinden temin edebilirsiniz. Boğaziçi aynı zamanda doğal bir kuş cennetidir. Kuğular, flamingolar, pelikanlar ve yaban ördekleri gibi birçok kuş türü, bölgeyi renklendirmektedir.

Boğaziçi’nin sakin atmosferi ve doğal güzellikleri, ziyaretçilere huzurlu bir kaçış sunmaktadır. Balıkçı köyü, deniz ürünleriyle ünlü olmasının yanı sıra, efsanelere ve doğal yaşamın güzelliklerine ev sahipliği yapmaktadır.

Çökertme Koyu: Milas’ın doğal güzelliklerinden biri olan Çökertme Koyu, sakin atmosferi ve berrak deniziyle dinlenmek isteyenler için mükemmel bir tercihtir. Datça Yarımadası’nın karşısında konumlanan koy, türkülere ilham kaynağı olmuş ve sessiz bir dinlenme noktası olarak bilinir. Datça Yarımadası’nın görkemli manzarası, bu koyda denizin keyfini çıkaranları karşılar.

Ören/Keramos: Gökova Körfezi kıyısında bulunan Ören/Keramos, küçük bir sahil yerleşkesidir. Antik kent Keramos’un kalıntılarına ev sahipliği yapmasıyla bilinir. Bakıcak bölgesinde iki önemli tapınağa ev sahipliği yapmış olan Keramos, Hellenistik dönemde Rodos egemenliğindeyken önem kazanmış, Roma İmparatorluğu’nun egemenliğine geçmesiyle ise önemini kaybetmiştir. Bugün, Gökova Körfezi’nin güzellikleri içinde yamaç paraşütü için popüler bir yerdir.

Balık Pazarı (Açık Hava Müzesi): Halk arasında Balık Pazarı olarak bilinen bu alan, Roma Dönemi’ne ait bir anıt mezardan oluşur. Kare planlı bir alanın ortasında yükselen dört sütunlu bir tapınak, bu bölgenin tarihi zenginliklerinden biridir. 1993 yılında restore edilen ve Balık Pazarı Açık Hava Müzesi olarak ziyarete açılan yapı, ziyaretçilere tarihi bir yolculuk sunar.

Milas Güllük Tatil Kasabası

Milas-Bodrum yolu üzerindeki bir kavşaktan 8 kilometre sonra ulaşılan Güllük, sakin bir tatil için tercih edilen bir tatil kasabasıdır. Bodrum’un kalabalığından uzaklaşmak isteyen ziyaretçiler için ideal bir seçenektir.

Güllük, sahil kasabası olup, Güllük Limanı’ndan çevrede çıkarılan boksit madeninin ihracatı yapılır. Mandalya Körfezi ve Asin Koyu çevresine yerleşmiş olan kasaba, deniz manzarasıyla ünlüdür. Balıkçıları, kafeleri, tepelere yerleşmiş otelleri ve evleriyle dikkat çeker. Dalyan’da ve denizde birçok balık çeşidi bulunmaktadır, özellikle lüfer, kefal ve yılan balığı avlanmaktadır. Ayrıca çevredeki koylarda kültür balıkçılığı da yapılmakta olup, çipura ve levrek yetiştiriciliği de önemlidir.

Güllük, bölgeye özgü teknelerin yapıldığı tersanelere de ev sahipliği yapar. Komşusu Bodrum gibi, gulet adı verilen geleneksel Türk teknelerinin yapıldığı tersaneler Güllük’te bulunur.

Güllük Tatil Kasabası Konumu

Milas Tuzla Sulak Alanı

Milas Tuzla Sulak Alanı, 380 hektarlık bir alana yayılmıştır. Çevresi ılgın, zeytin ve çam ağaçlarıyla çevrili olan bu alan, özellikle kış aylarında göçmen kuşların barınma ve beslenme yeridir. Bu sulak alanda en sık rastlanan kuş türlerinden biri pelikanlardır. Diğer önemli kuş türleri arasında boz ördek, yeşilbaş ördek, sakarca, macar ördeği, sakarmeke, balıkçıl, kaz, flamingo, su tavuğu ve bataklık kırlangıcı bulunmaktadır. Bu sulak alan içindeki plankton ve su bitkileri, balık çeşitliliğini artırarak ekosistemi zenginleştirir.

Tuzla Sulak Alanı’nın Konumu

Milas Merkezde Gezilecek Yerler

Milas Su Kemerleri: Antik Mühendislik Harikası

Milas’ın doğusunda, şehre su taşımak amacıyla inşa edilen su kemerleri, antik dönemin mühendislik zekasını yansıtan önemli yapılarından biridir. Bu kemerler, doğudaki yüksek dağlardan gelen suyu şehre taşımak için Roma İmparatorluğu’nun geç döneminde inşa edilmiştir. Muazzam taş işçiliği, bu su kemerlerinin zarif ve dayanıklı bir şekilde inşa edildiğini göstermektedir.

Milas Su Kemerleri, 2,5 kilometre boyunca uzanan hat üzerinde yer alır ve güzergahı boyunca izleyicilere antik dönemin su taşıma sistemini keşfetme fırsatı sunar. Bu kemerlerin, Roma İmparatorluğu’nun zirvesindeki mühendislik becerilerinin bir örneği olduğu düşünülmektedir.

Bu antik su taşıma sistemi, sadece Milas’ın tarihine ışık tutmakla kalmaz, aynı zamanda o dönemin su mühendisliği ve yapı teknolojisi hakkında da bilgi verir. Milas Su Kemerleri, şehrin tarihi ve arkeolojik zenginliklerini keşfetmek isteyen ziyaretçiler için etkileyici bir durak noktasıdır. Bu antik mühendislik harikasını görmek, Milas’ın geçmişine bir yolculuk yapmak anlamına gelir.

Ahmet Gazi Medresesi ve Taş Eserler Müzesi

1375 yılında inşa edilen ve Beçin Kalesi ören yerinde bulunan Ahmet Gazi Medresesi, Beçin’de günümüze ulaşmış nadir yapılar arasındadır. Medrese, restorasyon çalışmaları sonucunda yeniden düzenlenerek Taş Eserler Müzesi olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Cumhurbaşkanlığı “II. 100 günlük Eylem Planı” kapsamında gerçekleştirilen “Kültürel Mekan ve Eser Açılışı” planı kapsamında açılan müze, 9 oda, 2 koridor ve 1 avludan oluşmaktadır. Toplamda 35 taş eser müzede sergilenmektedir. Bu eserler Beylikler Dönemi ve Osmanlı Dönemi’ne ait olup, kronolojik olarak tasnif edilmiştir.

Müze, sadece taş eserlerin sergilenmediği, aynı zamanda medresede eğitim ve ölü gömme gelenekleri gibi konuları ele alan 25 etnografik eseri de içermektedir.

Müzenin içinde, eserlerin sergilendiği odaların yanı sıra sinevizyon odası, Anadolu medreselerinin minyatürleri ve canlandırma odası gibi alanlar da bulunmaktadır.

Ahmet Gazi Medresesi, tek katlı, açık avlulu ve iki eyvanlı bir yapıya sahiptir. Ana eyvanda, medresenin banisi Ahmet Gazi’ye ait olduğu bilinen bir mezar ile bilinmeyen bir kişiye ait bir mezar bulunmaktadır.

Müze, ziyaretçilere bölgenin tarihini ve kültürel mirasını daha yakından keşfetme fırsatı sunmaktadır.

Ahmet Gazi Medresesi ve Taş Eserler Müzesi’nin Konumu

Milas Hacı Ali Ağa Konağı:

Hacı Ali Ağa Konağı, Milas’ın Hisarbaşı Mahallesi’nde konumlanan ve 19. yüzyıl Türk sivil mimarisinin öne çıkan güzelliklerinden birini sunan önemli bir yapıdır. Bu konak, Milas eşrafından Hacı Ali Ağa tarafından 1868 yılında yaptırılmıştır.

Konağın mimari yapısı dörtgen planlı ve iki katlıdır. Alt katı, zahire ambarı ve zeytinyağı deposu olarak kullanılmışken, üst kat yaşam odalarına ev sahipliği yapmıştır. Bu katmanlı kullanım, konakta işlevselliği ve yaşam alanının ayrıcalıklı detaylarını bir araya getirir.

Milas Belediyesi tarafından 2005 yılında aslına uygun bir şekilde restore edilen Hacı Ali Ağa Konağı, günümüzde özel bir anlam taşımaktadır. Restorasyon sonrasında konak, Türk karikatürünün ünlü ismi, Milas doğumlu Turhan Selçuk’un anısına ithaf edilmiş ve birinci kat “Turhan Selçuk Karikatürlü Evi” olarak kullanılmaktadır.

Turhan Selçuk Karikatürlü Evi, Türk karikatür sanatının büyük ustası olan Turhan Selçuk’un eserlerini sergilemektedir. Bu kat, ziyaretçilere sanatçının yaratıcılığına ve Türk karikatür tarihine dair benzersiz bir bakış sunar.

Konağın ikinci katı ise geleneksel Milas ev yaşamını yansıtan bir tefrişle düzenlenmiş ve ziyarete açılmıştır. Bu kat, Milas’ın tarihine, kültürüne ve geleneklerine ışık tutan bir atmosfer sunar.

Milas Hacı Ali Ağa Konağı, mimari güzellikleri, kültürel önemi ve s

Milas Baltalı Kapı

Milas’ın antik dönem giriş kapısı olan Baltalı Kapı, M.S. 2. yüzyıla kadar uzanan bir tarihe sahiptir. Antik Mylasa Kenti’nin kuzey kapısı olarak bilinen bu kapı, Zeus Labrandos Festivali’nin geçtiği rotada yer almaktadır. Kapı, kemerli bir geçiş sunmakta olup, üzerindeki çift ağızlı balta figürü olan “Labrys” ismini alır. Hayıtlı Mahallesi’nde bulunan Baltalı Kapı, üzerindeki palmet motifleri ve mimari süslemeleriyle M.S. 2. yüzyıla ait olduğunu göstermektedir.

Baltalı Kapı, Sodra Dağı’ndan kesilmiş beyaz mermerlerle inşa edilmiştir. Batıdaki destek duvarında bulunan akanthus yaprak süslemeleri, Gümüşkesen Mezar Anıtı’na benzerlik gösterir. Milas’a su taşımak amacıyla yapılan su kemerleriyle iç içe olan Baltalı Kapı, antik döneme ait en önemli kalıntılardan biridir.

Bu tarihi ve mimari öneme sahip olan Baltalı Kapı, Milas’ın zengin tarihini ve kültürel mirasını yansıtan önemli bir simgedir.

Google Haritalar’da Baltalı Kapı’nın Konumunu Görüntüleyin

Milas Salı Pazarı: Geleneksel Alışverişin ve Kültürün Buluşma Noktası

Milas’ın tarihî ve kültürel zenginliklerini yansıtan bir köşe, her hafta Salı günleri kurulan Milas Salı Pazarı. Osmanlı dönemine dayanan geçmişiyle köklü bir tarihe sahip bu pazar, hem Milaslıları hem de çevre köylerden gelen ziyaretçileri ağırlayan önemli bir ticaret ve sosyal etkinlik alanıdır.

Zengin Ürün Yelpazesi ve Yerel Lezzetler: Alışverişte Farklı Bir Deneyim

Pazara gelenler, taze meyve, sebze, yöresel otlar, nefis peynir çeşitleri, kaliteli zeytinler, bakliyat, geleneksel giyim ürünleri, el sanatları ve daha birçok çeşitli ürünle karşılaşırlar. Ayrıca, tezgahlarda sergilenen yöresel yiyecek ve içeceklerle damakları şenlendirme şansına sahiptirler. Pazarda dolaşmak, alışveriş yapmak sadece bir ihtiyacı karşılamakla kalmaz, aynı zamanda yerel kültürle de buluşma fırsatı sunar.

Sosyal Etkinlik ve Buluşma Alanı: Pazara Renk Katan Detaylar

Milas Salı Pazarı, sadece alışverişin değil, aynı zamanda sosyal etkileşimin de merkezidir. Pazara gelenler, yerel halkla sohbet eder, yeni ürünleri keşfeder ve geleneksel atmosferde keyifli bir zaman geçirirler. Cumhuriyet Meydanı ve çevresinde kurulan pazar, tüm şehre enerji ve canlılık katar.

Unutulmaz Bir Deneyim: Milas’ın Yerel Kültürü ve Güleryüzlü Misafirperverlik

Salı Pazarı, Milas’ın yerel kültürünü, yaşam tarzını ve ticaret geleneğini ziyaretçilere tanıtan bir platformdur. Hem alışveriş yapabilir, hem de Milas halkının sıcakkanlı misafirperverliğini deneyimleyebilirsiniz.

Pratik Bilgiler ve Lokasyon

Milas Salı Pazarı, her Salı günü sabah saatlerinde kurulur ve öğleden sonra dağılır. Pazara ulaşım oldukça kolaydır, genellikle Milas’ın merkezinde, Cumhuriyet Meydanı ve çevresinde gerçekleşir. Tarihî ve kültürel bir yolculuk yapmak isteyenler için Milas Salı Pazarı, kaçırılmaması gereken bir duraktır.

Milas Arasta:

Milas’ın Hisarbaşı Mahallesi’nde yer alan tarihi Çöllüoğlu Han’ın çevresinde oluşan Milas Arastası, Çöllüoğlu Hanı’nın 1719 yılında inşa edilmesinden sonra gelişmeye başlamıştır. Yıllardır Milas’ın ticaretinde önemli bir rol oynayan Arasta, terzilerden tenekecilere, esnaf lokantalarından ayakkabıcılara kadar birçok ticari faaliyeti içinde barındırmaktadır.

Arasta’nın dükkanları geleneksel Türk mimarisini yansıtarak genellikle tek veya iki katlıdır ve kiremit çatıları ile örtülüdür. Dar ön cepheleri olan dükkanların derinlikleri genellikle daha fazladır. Arasta’nın cadde ve sokakları kesişen yollar gibi düzenlenmiş olup, sokaklar genellikle kunduracı, demirci, eskici gibi meslek gruplarının isimlerini taşır. Arasta, geçmişte Yahudi ve Rum esnafının ticaret yaşamına kattığı kültürel renkleri günümüze kadar taşımıştır. Günümüzde de yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Milas Arastası, özellikle Salı pazarının kurulduğu günlerde yoğun ziyaretçi çekmektedir.

Tarihi Milas Evleri:

Milas’ın tarihi evleri, şehrin özgün karakterini yansıtan ve geçmişe tanıklık eden önemli yapıları içerir. Bu evler genellikle Osmanlı dönemine ait olup, geleneksel Türk mimarisinin izlerini taşır. İşte tarihi Milas evlerinin bazı özellikleri:

1. Mimari Yapı: Tarihi Milas evleri genellikle iki katlıdır ve geniş avlulara veya bahçelere sahiptir. Yapı malzemesi olarak genellikle taş veya kerpiç tercih edilmiştir.
2. İç Düzenleme: Evlerin iç düzenlemesi genellikle geniş bir salon veya oda etrafında şekillenir. Odalar geniş ve ferah olup, ahşap tavanlarla süslenmiştir. Geleneksel Türk ev mimarisine uygun olarak geniş pencereler bulunabilir.
3. Çatı: Milas evlerinin çatıları genellikle kiremit ile kaplanmıştır. Çatılar, evin dış görünümünü tamamlayan önemli bir unsurdur.
4. Süslemeler: Geleneksel Türk süsleme sanatının güzel örnekleri evlerin iç ve dış cephelerinde görülür. Ahşap oyma ve kakma teknikleriyle yapılan süslemeler evlere estetik bir değer katar.
5. Konum: Milas evleri genellikle şehir merkezi veya tarihi dokunun yoğun olduğu bölgelerde konumlanır. Bu evler, dar sokaklar ve ara sokaklar üzerine yerleştirilmiştir, bu da evlere tarihi bir atmosfer katar.
6. Tarihi ve Kültürel Miras: Milas’ın tarihi evleri, bölgenin kültürel ve tarihi mirasının önemli bir parçasını oluşturur. Bu evler, geleneksel mimari özellikleri ve tarih kokan atmosferleriyle ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sunar.

Macar Evleri:

Milas’taki Macar evleri, mimari yapılarıyla dikkat çeker ve tarihi bir hikayeye sahiptir. Cumhuriyet döneminin ilk kaymakamlarından Fevzi Beler’in etkisiyle inşa edilen bu evler, 4 Macar usta tarafından Rodos tarzında yapılmıştır. Milas’a renk katan bu evler, hem mimari zenginlikleri hem de hikayeleriyle ilgi çeker. Kaymakam Beler’in çabalarıyla oluşturulan bu evler, Milas’ın tarihine ve kültürel çeşitliliğine katkıda bulunur. Ayrıca, evlerin çevresindeki bahçelerde açan çeşitli çiçekler, yaz aylarında ziyaretçilere güzel bir manzara sunar.

Ulu Camii

Hoca Bedrettin Mahallesi’nde bulunan Ulu Camii, Milas’ın en büyük camisidir. 1378 yılında Ahmet Gazi tarafından tuğla ve taşlarla inşa edilmiştir. Dışı sıvasız olan cami, şadırvanı bulunmayan ender yapıtlardan biridir. Giriş kapısı üstünde Reyhani Kitabesi yer almaktadır. Duvarının altında bir kuyu bulunmaktadır.

Ulu Camii’nin Konumu

Belen Camii

Hisarbaşı tepesinde bulunan Belen Camii’nin tavanı ahşaptır. Duvarlar taş ve tuğla karışımıdır ve dışı sıvasızdır. 1750 yılında Abdülaziz Ağa’nın oğlu Mehmet Sait Ağa tarafından onarılmıştır. Minaresi ise 1811 yılında Ömer Ağa tarafından yaptırılmıştır.

Belen Camii’nin Konumu

Ağa Camii

Hacı Abdi Mahallesi’nde bulunan Ağa Camii, Milas’ın mimari açıdan en küçük camilerinden biridir. 1737 yılında Hacı Abdülaziz Ağa tarafından yaptırılmıştır. Dikdörtgen planlı olan cami, yanında bulunan minaresiyle dikkat çeker.

Ağa Camii’nin Konumu

Kurşunlu Camii

Firuzbey Camii, yani halk arasında bilinen adıyla Kurşunlu Camii, Menteşe Beyliği döneminden kalan en önemli eserlerden biridir. Güney kısmı medrese odalarıyla çevrilidir. Kubbenin üst kısmı kurşunla kaplı olduğu için bu ismi almıştır. Dış cephesi, Sodra Dağı’nın mavi damarlı mermerleriyle kaplanmıştır ve bu özelliğiyle Gök Camii olarak da anılır. Ters T planlı camilerin en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir.

Kurşunlu Camii’nin Konumu

Hacı İlyas Camii

Hacı İlyas Camii, 1330 yılında Orhan Bey zamanında inşa edilmiştir. Son cemaat yeri ve dikdörtgen planı ile Batı Anadolu’nun en eski camilerinden biridir.

Hacı İlyas Camii’nin Konumu

Çöllüoğlu Hanı

Çöllüoğlu Hanı, 1719-20 yıllarında Abdullah Efendi oğlu Hacı Abdülaziz Ağa tarafından yaptırılmıştır. Adını, bu mekânı satın alan Tavaslı Hacı Mehmet Çöllüoğlu’ndan almaktadır. İki katlı, avlulu ve dikdörtgen şeklindeki hanın girişi kuzeyden, kemerli bir kapıdan sağlanmaktadır. Han, 1051 m²’lik bir alanı kaplamaktadır ve tarihi boyunca Milas İlçesinin dini, ticari ve idari merkezi olarak hizmet vermiştir.

Çöllüoğlu Hanı, Milas’ın ticari ve idari merkezi olarak görev yapmıştır. Orta avlusu taş döşeli olup, avlunun etrafında çift katlı odalar bulunmaktadır. 2010 yılında başlatılan ve Milas Belediyesi ile Muğla Valiliği tarafından ortaklaşa yürütülen restorasyon projesi tamamlanmıştır. Proje, Milas’taki tarihi mirasın korunması ve restore edilmesine yönelik önemli bir adımdır.

Çöllüoğlu Hanı’nın Konumu

---

---

Muğla’nın keşfedilmeyi bekleyen zengin kültürel ve doğal hazinelerini sizin için sıraladık. Şehrin göz kamaştıran güzelliklerini keşfetmek istiyorsanız, Muğla’da gezilecek yerler hakkında kapsamlı bilgiler içeren aşağıdaki rehberimize göz atabilirsiniz. Tarihi zenginlikleri, doğal harikaları yöresel lezzetleri ve benzersiz atmosferiyle Muğla her ziyaretçisine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Muğla’nın eşsiz atmosferinde kaybolmak ve şehrin tarihle iç içe geçmiş dokusunu hissetmek için, siz de bu muazzam şehri keşfetmeye hazır olun.

Muğla’da Gezilecek yerleri sizin için özel olarak hazırladığımız Muğla Gezi ve Outdoor Rehberi haritalarımızda bulabilirsiniz.

• Muğla Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Merkez Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Datça Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Milas Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Dalaman Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Fethiye Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Marmaris Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Köyceğiz Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Bodrum Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Kavaklıdere Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Yatağan Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Ula Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası
• Muğla Ortaca Gezi ve Outdoor Rehberi Haritası

Muğla’nın gezilecek bütün mekanları, outdoor olanakları, kamp karavan tesisleri hakkındaki yazılarımız aşağıdadır. Açılır pencereyi tıklayarak Muğla hakkındaki bütün yazılarımıza ulaşabilirsiniz.

---

TurkeyOutdoor.org: Doğayla Buluşma Merkezi!: TurkeyOutdoor.org, Türkiye’nin en çekici açık hava platformu! Yürüyüş, kamp, bisiklet, kano, dağcılık, kaya tırmanışı, rafting, dalış, yamaç paraşütü, binicilik gibi doğa sporlarıyla ilgili detaylı rehberler, benzersiz rotalar, güncel haberler ve unutulmaz etkinliklerle dolu.

Türkiye’nin Doğasını Keşfedin! TurkeyOutdoor.org, Türkiye’nin dört bir yanındaki doğal güzellikleri keşfetmek isteyenlere hitap ediyor. Özenle hazırlanmış bilgiler, etkileyici rotalar, çarpıcı fotoğraflar ve ilham verici videolar sizi bekliyor. Ayrıca, Türkiye’deki açık hava etkinlikleriyle ilgili en güncel haberlere ve etkinlik takvimine de göz atabilirsiniz.

Outdoor Tutkunları İçin Özel Rehber!: TurkeyOutdoor.org, Türkiye’de outdoor etkinliklere ilgi duyan her seviyeden maceraperest için ideal bir kaynaktır. Deneyimli gezginlerden yeni başlayanlara kadar herkesi hedefleyen bu platform, Türkiye’deki açık hava etkinlikleriyle ilgili ihtiyacınız olan her şeyi sunuyor. Doğa, kamp ve macera arayanlar için mükemmel bir rehber olarak öne çıkıyor. Sizi, unutulmaz bir doğa serüvenine davet ediyoruz! TurkeyOutdoor.org ile hayalinizdeki maceraya adım atın!

https://turkeyoutdoor.org/