Türkiye’nin doğaya açılan kapısı Doğa Aktiviteleri & Macera Sporları Sayfası, doğa sporlarına ilgi duyan herkes için Türkiye’nin en güncel ve kapsamlı bilgi kaynağıdır. 🏕️⛰️

🌿 Dağcılık kulüplerinden kampçılara, doğa yürüyüşçülerinden ekstrem spor meraklılarına kadar geniş bir kitleye hitap eden platformumuz, outdoor dünyasına dair etkinlikleri, rehberleri ve duyuruları tek çatı altında topluyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki doğa severlerle kurduğumuz güçlü iletişim ağı sayesinde, outdoor camiasının nabzını tutuyoruz.

🗺️📍 Sadece etkinliklerle sınırlı kalmıyoruz! Türkiye’nin dört bir yanını keşfetmek isteyen doğa tutkunları için illerin detaylı gezi rehberlerini de yayınlıyoruz.

🔥🚵‍♂️🌍 Kamp alanları, yürüyüş rotaları, doğa sporlarına uygun bölgeler ve gizli kalmış cennet köşeleri hakkında en güncel bilgileri bulabileceğiniz platformumuz, keşfetmeyi seven herkes için vazgeçilmez bir rehber! Siz de doğayla iç içe bir yaşamı benimseyenlerdenseniz, sayfamızı takip edin ve maceraya bizimle atılın!

🌿 TurkeyOutdoor, doğa sporları aracılığıyla çevre bilincini artırmayı amaçlar. Doğada spor yaparken çevreyi koruma, biyolojik çeşitliliğe saygı gösterme ve sürdürülebilirlik ilkelerini benimser.

Topluluğumuza Katılın!


Isparta Tanıtımı

Isparta: Doğanın İncisi ve El Dokuması Halıların Başkenti

Isparta Genel Bilgiler:

  • Konum: Isparta, Akdeniz Bölgesi’nin batısında yer alır ve “Göller Bölgesi”nin merkezi konumundadır.
  • Trafik No: 32
  • Yüzölçümü: 8.933 km²
  • Nüfus:
    • Şehir Merkezi (2022): 268.595
    • İl ve İlçeler Genel Toplam Nüfusu (2022): 445.325

Isparta’nın Coğrafi Konumu ve Komşuları

Isparta, Türkiye’nin Akdeniz Bölgesi’nin batısında yer alan bir şehir olup, “Göller Bölgesi”nin merkezi konumundadır. 32 numaralı il trafik kodu ile tanınan bu şehir, 30°20’ ve 31°33’ doğu boylamları ile, 37°18’ ve 38°30’ kuzey enlemleri arasında konumlanmıştır. Doğuda Konya’nın Beyşehir, Doğanhisar ve Akşehir ilçeleri; kuzeyde Afyon’un Çay, Şuhut, Dinar ve Dazkırı ilçeleri; batıda Burdur’un Merkez, Ağlasun ve Bucak ilçeleri; güneyde ise Antalya’nın Serik ve Manavgat ilçeleri ile komşudur. Toplamda 13 ilçeden oluşan Isparta, bu coğrafi konumuyla zengin bir doğal çeşitliliğe ev sahipliği yapmaktadır.

Isparta’nın Nüfus ve Yüzölçümü

Isparta’nın geniş ve etkileyici toprakları, 8.933 km²’lik bir alanı kapsamaktadır. Şehir, 2022 itibariyle 268,595 kişilik bir nüfusa sahipken, il genelindeki toplam nüfus 445,325 kişiyi bulmaktadır. Bu sayılar, Isparta’nın sakin ve huzurlu atmosferini vurgulamaktadır.

Isparta’nın İlçeleri ve Doğal Sınırlar

Isparta, 13 farklı ilçesi ile büyük bir çeşitlilik sunmaktadır. Merkez ilçeden sonra en büyük ilçe merkezi Yalvaç iken, en az nüfuslu ilçe ise Yenişarbademli’dir. Isparta’nın yüksek ve engebeli toprakları, doğal sınırlarla çevrili bir mozaik oluşturur. Sultan Dağları, Beyşehir Gölü, Göl Dağları, Antalya Havzası’nın yüksek kesimleri, Karakuş Dağları, Söğüt Dağları, Burdur Gölü ve Ağlasun ile Bucak yaylaları gibi doğal özellikler, Isparta’nın coğrafi zenginliğini belirler.

Isparta Yalvaç İlçesi Tanıtımı ve Gezilecek Yerler

Isparta’nın Tarihi Hazinesi: Yalvaç İlçesi

Isparta iline bağlı olan Yalvaç, zengin tarihi ve doğal güzellikleriyle ön plana çıkan bir ilçedir. İlçenin merkezinde yer alan tarihi Çınaraltı, 1200 yıl öncesine dayanan kökleriyle büyüleyici bir atmosfer sunar. 11 Mayıs 1992 tarihinde koruma altına alınan bu muazzam çınar, Yalvaç’ın sembolü haline gelmiştir. Ayrıca, Antiocheia, Pisidya ören yeri ve Türkiye’nin ikinci uzun mesafe yürüyüş rotası olan Aziz Paul Yolu’nun bitiş noktası da Yalvaç’ta bulunmaktadır.

Etimoloji ve Tarih: Yalvaç’ın Kökeni

Yalvaç adının kökeni, Selçuklu döneminde yerleşen Oğuz Türk oymağının “Yalvaçlılar” olmasına dayanır. “Yalvaç” kelimesi, “peygamber, resul, elçi, yol gösterici” anlamına gelir. Ziya Gökalp’e göre kelime, eski Türkçede “sihir” anlamına gelen “yalavı” kelimesinden türemiş ve “yalavaç” şeklini almıştır. Tarih boyunca Yalvaç, çeşitli isimlerle anılmış ve Lydia Kralı Kroisos’un Pers Kralı Kyros’a yenilmesinden sonra MÖ 546’da Pers idaresi altına girmiştir.

Coğrafi Konumu ve İklim: Doğanın Kucağında

Yalvaç, Sultan Dağları’nın eteklerine serpilmiş bir ilçedir. Doğuda Akşehir, batıda Senirkent ve Afyon’un Çay ilçesi, kuzeyde Sultandağı, güneyde ise Şarkikaraağaç ve Gelendost ile komşudur. Denizden ortalama yüksekliği 1.100 m olan Yalvaç’ın en yüksek noktası, Yalvaç-Çay sınırında bulunan 2.531 metrelik Gelincik Ana Tepesi’dir. Akköprü ve Sel Çayları ise ilçenin iki önemli akarsuyudur. Yalvaç, Kumdanlı Hüyüklü ve Yağcılar ovalarıyla da önemli düzlük alanlara ev sahipliği yapar.

Yalvaç’ın iklimi, Akdeniz iklimi ile kara iklimi arasında geçiş özelliği gösterir. En fazla yağış kış aylarında görülürken, yaz aylarında ise yağış miktarı azalır. Yörede hakim rüzgar ise poyrazdır. Bitki örtüsü, stepten çalılıklara ve çamlardan oluşan ağaç topluluklarına kadar çeşitlenir.

Tarih Öncesi ve Antik Dönem: Yalvaç’ın Zengin Mirası

Yalvaç, tarih öncesi dönemlerden itibaren önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. Kalkolotik Çağ’a ait buluntular, yöredeki iskanın MÖ 3200-1200 yılları arasında başladığını gösterir. Tunç Çağı’nda Anadolu’nun birçok yerinde olduğu gibi, Yalvaç’ta da 40’a yakın yerleşim tespit edilmiştir. MÖ 546 yılında Lydia Kralı Kroisos’un Perslere yenilmesiyle Yalvaç, Pers idaresine geçer. Daha sonra Makedonya Kralı Büyük İskender’in Persleri mağlup etmesiyle Antiokheia olarak adlandırılan kent, MÖ 300-280 yılları arasında I. Antiokhos tarafından Seleukos kolonisi olarak kurulmuştur.

Ortaçağ ve Osmanlı Dönemi: Yalvaç’ın Türkleşme Süreci

Yalvaç, Bizanslılarla Arap Müslümanlar arasındaki savaşlara sahne olmuş ve zaman içinde Türklerin egemenliği altına girmiştir. 1071’de Sultan II. Kılıç Arslan’ın Bizans İmparatoru Manuel Kommenos’a karşı kazandığı Miryokefalon Savaşı ile Yalvaç, kesin olarak Türk hakimiyetine geçer. Türklerin Anadolu’ya yayılması sırasında Oğuz boylarından Emir Boyu, Yalvaç Bey önderliğinde Antiokheia’ya yerleşir ve kent Yalvaç adını alır. Osmanlı Devleti’nin egemenliğine 1374 yılında giren Yalvaç, 1840’ta Konya’ya bağlanmış, 1864’te ise belediye teşkilatı kurulmuştur.

Günümüz Yalvaç: Kültürel ve Doğal Zenginlikler

Bugün Yalvaç, zengin kültürel ve doğal varlıklarıyla dikkat çeker. Pisidia Antiokheia Antik Kenti, Men Kutsal Alanı, Limnea Adası, Kaya Mezarları, Devlethan Camii, Yeni Camii, Leblebiciler Camii, Eski Hamam, Yeni Hamam ve Hoyran Gölü, ilçenin önemli turistik ve tarihî noktalarıdır. Tarım, hayvancılık, su ürünleri ve el sanatları, Yalvaç’ın ekonomisinin temelini oluşturur. 2009 nüfus sayımına göre ilçenin toplam nüfusu 55.236’dır.

Isparta’nın bu tarih kokan ilçesi, her geçen gün gelişerek geçmişin izlerini günümüze taşımaya devam etmektedir. Yalvaç, hem tarih severlere hem de doğa tutkunlarına unutulmaz deneyimler sunan bir destinasyondur.

Yalvaç’ta Gezilecek Yerler: Tarih ve Doğanın İncileri

  1. Yalvaç Müzesi: Yöredeki arkeolojik kazılardan elde edilen eserler ve etnografik objelerin sergilendiği müze, zengin bir kültürel mirasa ev sahipliği yapmaktadır. Prehistorik Eserler Bölümü, Büyük Salon, Küçük Salon, St. Paul Salonu ve Açık Teşhir Bölümü, ziyaretçilere ilginç bir tarih yolculuğu sunar.
  2. Devlethan Camii: II. Kılıçaslan’ın kardeşi Devlet Han adına yapılan cami, Beylikler Dönemi’nin mimari özelliklerini taşır. Üç sütun dizisiyle dört sahna ayrılan camide, Pisidia Antiokheia’dan getirilen malzemeler kullanılmıştır.
  3. Yeni Cami: 19. yüzyıla ait olan cami, Osmanlı Dönemi’nin geç dönemine aittir. Kare planlı olan caminin harim kısmındaki kubbe dört sütuna oturur. Aynı zamanda “Çarşı” veya “Hamidiye Camii” olarak da bilinir.
  4. Ulu Çınar: 1200’lü yıllarda dikildiği tahmin edilen dev çınar, 6 metre boyunda, 10.25 metre gövde çevresinde ve 3.26 metre çapındadır. “Çınaraltı” olarak bilinen bu alan, insanların buluştuğu ve sosyal etkileşimde bulunduğu önemli bir merkezdir.
  5. Pisidia Antiokheia Antik Kenti: Yalvaç’ın 1 km kuzeyinde, 1236 m yüksekliğindeki bir tepede bulunan bu antik kent, zengin tarihi ve mimari yapısıyla dikkat çeker. St. Paul Kilisesi, Roma Hamamı, Su Kemerleri gibi önemli yapıları içerir.
  6. Hoyran (Limenia) Adası: Hoyran Gölü’nün kuzey kısmında bulunan ada, surlarla çevrili ve tarihi kalıntıları içermektedir. Yalvaç’a 30 km uzaklıkta yer alır.
  7. Kaya Kilisesi ve Mezarları: Hoyran Gölü’nün doğu kısmında bulunan kaya mezarları, Erken Bizans Dönemi’ne aittir. Yerel halk tarafından “Kral Mezarı” olarak adlandırılan kilise, ilginç mimarisiyle göz alıcıdır.
  8. Men Kutsal Alanı ve Tapınağı: Ay Tanrısı Men adına inşa edilen bu kutsal alan, Gemen Korusu’nda yer almaktadır. Tapınak, kült yemekleri yapılan ev, stadion ve tören salonu gibi yapıları içerir.
  9. Yalvaç Taşevi Plajı: Eğirdir Gölü’nün Hoyran kısmında bulunan plaj, ince kumları ve temiz sularıyla dikkat çeker. Çevre düzenlemesiyle doğayla iç içe keyifli bir gün geçirmek için ideal bir mekan sunar.

Yalvaç, tarih ve doğanın birleşim noktasında, zengin kültürel mirası ve doğal güzellikleriyle gezginlere unutulmaz anılar yaşatmaya hazır bir destinasyondur.

Pisidia Antiokheia Antik Kenti: Tarih ve Mimarlık Harikası

Pisidia Antiokheia Antik Kenti, zengin tarihi ve mimari özellikleriyle dikkat çeken önemli bir arkeolojik alan olarak öne çıkar. İşte kentin bazı önemli özellikleri:

  1. Kolonileşme Dönemi: Antiokheia, Seleukoslar Dönemi’nde stratejik bir konuma sahip olduğu için I. Antiokhos Soter veya II. Antiokhos Theos tarafından koloni olarak kurulmuş ve Magnesia ad Meandrum’dan getirilen kolonistlerle yerleşim görmüştür.
  2. Özerklik ve Roma Dönemi: Apameia Antlaşması ile özerk bir statü kazanan Antiokheia, Roma kolonisi olarak ilan edilmiş ve civitas libera (özgür şehir) statüsü elde etmiştir. Bu dönemde kent, Roma’nın mimari planlama yaklaşımını benimsemiş ve yedi tepe üzerine inşa edilmiştir.
  3. İzgara Planlı Kent Yapısı: Kent, Roma kenti gibi yedi tepe üzerine inşa edilmiş ve yedi Vicus’a bölünmüştür. Decumanus Maximus ve Cardo Maximus adlı iki ana cadde, kenti ızgara planlı bir şekilde düzenler.
  4. Tiberia Platea Meydanı: Merkezi Kilisenin doğusundaki bu meydan, MS 25-50 yılları arasında tarihlendirilen ve Res gestae divi Augusti anıtını içeren bir alan olarak bilinir.
  5. Propylon ve Augusta Platea: Propylon, Tiberia Platea Meydanı ile kuzeydeki Augusta Platea’yı birbirine bağlayan bir yapıdır. Augusta Platea’da Augustus’a adanmış bir tapınak bulunmaktadır.
  6. Tiyatro ve Nymphaion: Kentin güneyindeki tiyatro, Hellenistik Dönem’de inşa edilmiştir. Nymphaion ise kuzeyde yer alır ve Aquaductus’lar aracılığıyla kente su sağlamaktadır.
  7. Diocletianus Dönemi ve Hristiyanlık: Diocletianus’un idari düzenlemeleri çerçevesinde 308-311 yılları arasında Pisidia Eyaleti’nin metropolisi olmuştur. Hristiyanlığın eşit statüye alındığı Constantinus Dönemi’nde kentte birçok Hristiyan yapı bulunmaktadır.
  8. Aziz Paulos’un Ziyareti: MS 1. yüzyılda Aziz Paulos tarafından ziyaret edilen kent, Hristiyanlık açısından önemli bir merkez haline gelmiştir.
  9. Yıkılma ve Terk Edilme: Kent, 6. yüzyılda Hierokles’in eserinde Pisidia Eyaleti’nin başpiskoposluk merkezi olarak anılmış, ancak ticari yolların değişmesiyle önemini kaybetmiş ve 13. yüzyılın ikinci yarısında terkedilmiştir.

Isparta’nın keşfedilmeyi bekleyen zengin kültürel ve doğal hazinelerini sizin için sıraladık. Şehrin göz kamaştıran güzelliklerini keşfetmek istiyorsanız, Isparta’da gezilecek yerler hakkında kapsamlı bilgiler içeren aşağıdaki rehberimize göz atabilirsiniz. Isparta’nın gezilecek bütün mekanları, outdoor olanakları, kamp karavan tesisleri hakkındaki yazılarımız için Isparta Gezi Sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Isparta’da Gezilecek yerleri sizin için özel olarak hazırladığımız Isparta Gezi Rehberi haritamızda bulabilirsiniz.

Isparta’da Kamp yapılabilecek yerleri sizin için özel olarak hazırladığımız Isparta Kamp Alanları haritamızda bulabilirsiniz.


Kamp ve Karavan ile ilgili geniş bilgi almak ve bütün yazılarımızı görmek için TurkeyOutdoor Kampçılık Rehberi sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.


Doğa Sporları ve Outdoor Aktivitelerinde Güvenlik Önlemleri

  • Bütün outdoor aktivitelerinde ve doğa sporlarında güvenlik öncelikle sizin sorumluluğunuzdadır. Hiçbir makale veya video, doğru pratik eğitim ve şahsî deneyimin yerini alamaz.
  • Özellikle outdoor ekstrem sporlarda kendi kişisel güvenliğinizden öncelikli olarak siz sorumlusunuz. Her zaman kişisel güvenliğinizi, birlikte olduğunuz takımın uyum ve güvenliğini ön planda tutun.
  • Her durumda doğadan taraf olun, çevreyi temiz tutun, vahşi hayvanlara, vahşi yaşamın devam ettiği doğaya kesinlikle zarar vermeyin.
  • Doğal ve tarihi güzellikleri keşfederken tatilinizin keyifli ve güvenli geçmesi için bazı önemli noktalara dikkat etmelisiniz. Seyahatiniz öncesinde gideceğiniz bölge hakkında detaylı araştırma yaparak hava durumunu kontrol edin ve yanınıza uygun kıyafetler alın. Doğal, tarihi ve turistik mekanlara kesinlikle zarar vermeyin. Gittiğiniz yerlerde çöplerinizi bırakmayın, çöplerinizi getirdiğiniz gibi poşetler içerisinde geldiğiniz yere geri götürün veya bir çöp konteynırına atın.
  • Doğa gezileri, kamp veya açık hava etkinlikleri planlıyorsanız, gerekli ekipmanlarınızı eksiksiz şekilde hazırlayın.
  • Türkiye’de ormanlara ve bazı korunan alanlara girişlerde sık sık yasaklar uygulanmakta ve uymayanlara idari cezalar yazılmaktadır. Güncel orman giriş yasaklarını illerin Orman Bölge Müdürlüklerinden teyit etmelisiniz.
  • Teknik olarak doğada yapılan bütün outdoor aktiviteleri için önceden izin alınması gerekmektedir. Okuyucularımıza, kampçılara, doğa yürüyüşçülerine ve bütün outdoor sporlarına katılanlara tavsiyemiz, aktiviteye başlamadan önce hiç olmazsa kolluk güçlerini arayarak yapacakları doğa aktivitesi ve rotaları hakkında bilgi vermeleridir.
  • Outdoor ve doğaya dair görüş, düşünce, öneri ve istekleriniz bizim için değerlidir. Çekinmeden bize yazabilirsiniz.

Keyifli ve güvenli bir doğa/outdoor serüveni dileriz! 🚴‍♀️⛺🌳🌲🚵‍♂️🏞️🌿🌄

📌 Instagram: @turkey_outdoor_org

📌 Facebook: TurkeyOutdoor

turkeyoutdoor.org
“Türkiye’nin doğaya açılan kapısı” Doğa Aktiviteleri & Macera Sporları Sayfası