Türkiye’nin Outdoor Sayfası olarak özellikle outdoor turizminde büyük eksiklik olarak gördüğümüz illerin tek tek tanıtımı, illerde yapılabilecek outdoor aktiviteleri, outdoor ürün satan firmalar, kamp alanları, doğal güzellikler, yürüyüş rotaları gibi bütün bilgileri içeren bir yazı dizisine başladık. Bu yazı dizimizde Erzurum’u tanıtıyoruz.

www.turkeyoutdoor.org

Erzurum

Erzurum Hakkında Bilgiler:

Erzurum Tanıtımı

Erzurum, Türkiye’nin kuzeydoğusunda, tarih ve doğanın iç içe geçtiği muazzam bir şehirdir. Erzurum ilinin merkezi konumundaki bu şehir, zengin tarihine ve doğal güzelliklerine ev sahipliği yapmaktadır. Erzurum, hem kış sporları tesisleriyle ünlü hem de tarihî eserleriyle göz kamaştıran bir destinasyondur.

Erzurum, Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan tarihi ve kültürel zenginliklere sahip bir şehirdir. İşte Erzurum’u tanıtan bazı temel özellikler:

  1. Tarihî Zenginlikler: Erzurum, tarihi boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir şehirdir. Selçuklu ve Osmanlı İmparatorlukları dönemine ait tarihi eserler, şehrin kültürel dokusunu zenginleştirir.

  2. Palandoeken Dağı: Erzurum’un simgelerinden biri olan Palandoeken Dağı, kış turizmi için önemli bir destinasyondur. Palandöken, kış sporları tutkunları için kayak ve snowboard imkanları sunmaktadır.

  3. Çifte Minareli Medrese: Selçuklu mimarisinin güzel bir örneği olan Çifte Minareli Medrese, Erzurum’un tarihî dokusunu yansıtan önemli bir yapıdır.

  4. Erzurum Kalesi: Şehrin merkezinde bulunan Erzurum Kalesi, tarihi geçmişi ile dikkat çeken bir savunma yapısıdır. Kale, şehre yüksek bir noktadan hakim bir konumda yer alır.

  5. Yemek Kültürü: Erzurum mutfağı, özgün lezzetleri ile ünlüdür. Cağ kebabı, mıhlama, pastırma gibi yöresel yemekler, şehrin zengin mutfak kültürünü yansıtır.

  6. Ünlü Eğitim Kurumları: Erzurum, önemli üniversiteleri ve eğitim kurumları ile bilinir. Atatürk Üniversitesi, şehirdeki en büyük üniversite olup bölgedeki genç nüfusa eğitim imkanları sağlar.

  7. Soğuk İklimi: Erzurum, kış aylarında soğuk ve karlı bir iklimle bilinir. Bu özelliğiyle kış turizmi açısından cazip bir destinasyondur.

Erzurum, tarihi, kültürel ve doğal güzellikleriyle Türkiye’nin önemli şehirlerinden biridir.

Erzurum Merkez

Etimoloji ve Tarihî İzler: Erzurum’un ilk bilinen adı, Doğu Roma İmparatoru II. Theodosius’un ismiyle ilişkilidir. Bilinen en eski adı Theodosiopolis olan şehir, zamanla farklı medeniyetlerin etkisi altına girmiştir. Ermenilerin “Karin” olarak adlandırdığı şehir, Romalıların istilası öncesi önemli bir yerleşim yeri olarak bilinir. Türkler ise 11. yüzyıldan sonra şehre “Erzen” adını vermiştir, ve bu ad zaman içinde bugünkü “Erzurum” halini almıştır.

Coğrafi Güzellik ve Dağlarla Çevrili Şehir: Erzurum, muazzam doğal güzelliklere sahip bir coğrafyada konumlanmıştır. Şehir merkezi, batısında ve güneyinde uzanan Palandöken dağlarının eteğine kurulmuştur. Erzurum’un çevresi dağlarla çevrili olup, kuzeyde Dumlu, güneyde Palandöken Dağları ile çevrilidir. Anadolu’da deniz seviyesinden en yüksek yerleşim yeri olma özelliğine sahiptir.

Eğitim: Erzurum, eğitimde de önemli bir merkezdir. Atatürk Üniversitesi ve Erzurum Teknik Üniversitesi, yükseköğretimde kentin öne çıkan kurumlarıdır. Aynı zamanda, Millî Eğitim Müdürlüğüne bağlı okullar ve Halk Eğitim Merkezi aracılığıyla sağlanan yaygın eğitim ile şehirde eğitim alanında geniş bir yelpaze sunulmaktadır.

Erzurum’un Konumu ve Bölgesi: Erzurum, Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alır. Yüksek bir yaylanın güneybatı bölümünde konumlanmıştır. Şehir merkezi, Palandöken Dağları’nın batı ve güney eteklerine kurulmuştur. Erzurum’un batısı ve kuzeyi genellikle açık, ova görünümündedir. Şehir, doğal güzellikleri ve tarihi zenginlikleriyle bilinen önemli bir turistik destinasyondur.

Erzurum’un yüzölçümü bakımından Türkiye’nin en büyük dördüncü ili olma özelliği vardır. Toplam yüzölçümün %64’ü dağlık, %20’si plato, ve %12’si yayla şeklindedir. Erzurum’un bir kısmı Karadeniz Bölgesi’nde yer alırken, diğer bir kısmı ise Doğu Anadolu Bölgesi’nde bulunmaktadır. Şehir, Anadolu’da deniz seviyesinden 1959 metre yükseklikteki tek büyük yerleşim yeridir.

Erzurum’un Çevresi ve Komşuları: Erzurum’un kuzeyinde Rize ve Artvin, kuzeydoğusunda Ardahan, batısında Bayburt ve Erzincan, doğusunda Kars ve Ağrı, güneyinde ise Bingöl ve Muş illeri ile komşudur.

Ulaşım: Erzurum’da bir havaalanı bulunmaktadır. Ayrıca, doğu-batı eksenli demiryolu hattı da şehri geçmektedir. Doğu-batı ve kuzey-güney yönünde geniş bir karayolu ulaşım ağına sahiptir. İpek Yolu’nun geçiş güzergahında olması, tarih boyunca bölgenin önemli bir yerleşim alanı olmasına katkı sağlamıştır.

Erzurum’un Nüfusu ve İlçeleri: Erzurum’un 2020 sonu itibariyle nüfusu 758.279’dur. İl genelinde 20 ilçe bulunmaktadır. İlçeler arasında en yüksek nüfusa sahip olanı Palandöken’dir.

Erzurum’da Gezilecek Yerler: Erzurum, zengin tarihî ve kültürel mirasıyla dikkat çeker. Şehirde gezilecek birçok yer bulunmaktadır. Öne çıkan bazı turistik yerler şunlardır:

  • Yakutiye Medresesi: Selçuklu mimarisinin güzel bir örneği olan medrese.
  • Çifte Minareli Medrese: Mimari güzellikleri ile ünlü tarihi bir medrese.
  • Erzurum Kalesi: Tarihi kale, şehre hakim bir konumda bulunmaktadır.
  • Atatürk Üniversitesi Botanik Bahçesi: Doğal güzelliklere sahip botanik bahçe.
  • Palandöken Kayak Merkezi: Kış sporları için popüler bir merkez.

Erzurum’un tarihî atmosferi ve doğal güzellikleri, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır.

Erzurum İspir İlçesi Tanıtımı ve Gezilecek Yerler

Erzurum İspir İlçesi

İspir İlçesi: Doğanın ve Tarihin Buluştuğu Nokta

İspir, Erzurum iline bağlı bir ilçe olarak, zengin doğal kaynakları, etkileyici tarihi ve kültürel dokusuyla dikkat çekiyor. Bu yazımızda, İspir’in coğrafi özellikleri, ekonomisi, tarihî geçmişi ve kültürel zenginlikleri üzerinde odaklanarak, bu şirin ilçenin benzersiz özelliklerini keşfedeceğiz.

1. Doğal Zenginlikler: İspir, 2400 ila 3900 metre yükseklikteki birçok dağı ile muazzam bir coğrafyaya sahiptir. Kaçkar, Mescit Dağı, Deve Dağı gibi önemli zirveler, doğa severler için eşsiz trekking rotaları sunmaktadır. Dünyanın en hızlı akan nehirlerinden biri olan Çoruh Nehri, İspir topraklarından doğar, su sporları tutkunları için heyecan verici bir deneyim sunar.

2. Ekonomik Potansiyel: İspir’in iklimi, meyve ve sebze yetiştiriciliği için oldukça elverişlidir. Özellikle dut ve dut mamulleri, fasulye üretimi bölgenin ekonomisine önemli katkılarda bulunur. Ayrıca, son yıllarda gelişen seracılık ve arıcılık sektörleri, İspir ekonomisine çeşitli gelir kaynakları sağlamaktadır.

3. Tarihî Geçmiş: İspir, Doğu Anadolu Bölgesi’ni Karadeniz kıyılarına ve Kafkasya’ya bağlayan tarihi yollar üzerinde kurulmuştur. Urartular’dan Selçuklular’a, Osmanlılar’dan günümüze kadar pek çok medeniyetin etkisi altında kalmıştır. İspir Kalesi’nin tarihi geçmişi, bölgedeki tarihî önemi vurgular.

4. Kültürel Çeşitlilik: İspir, hem Doğu Karadeniz hem de Doğu Anadolu kültürlerinin etkileşim noktasında yer alır. Geleneksel horon ve bar oyunları, yöre halkının kültürel mirasını yansıtır. Tulum, davul ve zurna gibi enstrümanlar, İspir’in zengin müzikal kültürünü oluşturur.

5. Nüfus ve Göç: Son yıllarda İspir nüfusu, özellikle Türkiye’nin batısındaki kentlere göç vermiştir. Bu durum, İspir’in gelişen ekonomisi ve kültürel çeşitliliğinin yankı bulduğunu göstermektedir.

Sonuç: İspir İlçesi, benzersiz coğrafyası, ekonomik potansiyeli, tarihî derinliği ve kültürel zenginlikleriyle Erzurum’un öne çıkan ilçelerinden biridir. Doğanın ve tarihin iç içe geçtiği bu şehir, herkesi kendine hayran bırakan bir destinasyondur.

İspir’in Tarihi ve Turistik Mekânları: Bir Keşif Yolculuğu

Erzurum İspir İlçesi

  1. İspir Kalesi: Erzurum yolunda göz kamaştıran bir tepe üzerinde konumlanmış olan İspir Kalesi, Saltuklular tarafından inşa edilmiştir. Tarihi derinlik ve muazzam manzara ile ziyaretçilerini büyülemektedir.

  2. İspir Camii: İlçe merkezinde yer alan İspir Camii, Saltuklular döneminde inşa edilmiş önemli bir ibadet mekanıdır. Tarihi ve mimari açıdan büyük değere sahiptir.

  3. Tuğrul Şah Camii: Çarşı merkezinde bulunan Tuğrul Şah Camii, Emir Atabey Erdem Şah tarafından 1200-1225 yılları arasında yaptırılmıştır. Mimari güzellikleriyle dikkat çeker.

  4. Melik Halil Gazi Camii: Selçuklu dönemine ait olan Melik Halil Gazi Camii, ilçe çarşı merkezinde yer almaktadır. Tarihî bir eser olarak, ziyaretçilerine geçmişe doğru bir yolculuk sunar.

  5. Kadıoğlu Medresesi: Erzurum Müftüsü Kadızâde Mehmed Efendi tarafından 1725-1726 yılları arasında yaptırılan medrese, çarşı merkezinde önemli bir tarihî eserdir.

  6. Elmalı Mağarası – Zindan Mağara: İspir’in merkezine yaklaşık 1,5 km uzaklıkta bulunan Elmalı Mağarası, fosilleşmiş bir mağara olarak doğal güzellikler sunar.

  7. Doğa ve Yürüyüş Alanları: İspir, doğa severler için birçok keşfedilmeyi bekleyen yerleşim ve doğa alanına ev sahipliği yapmaktadır. Kaçkar Dağı, Yedigöller, Sırakonaklar Dere Ağzı Mağarası, Vahnas Şelalesi gibi doğal güzellikler, ziyaretçilere unutulmaz anılar yaşatır.

  8. Ören Yerleri ve Harabeler: İspir, tarihî zenginliğiyle öne çıkan pek çok ören yeri ve harabeye ev sahipliği yapmaktadır. Akkoyunlu Harabeleri, Numanpaşa Köyü Kalıntıları, Petekli Manastırı gibi tarihî dokular, geçmişin izlerini günümüze taşır.

İspir, hem tarih severlere hem de doğa tutkunlarına hitap eden zengin bir destinasyondur. Tarihi dokuları ve doğal güzellikleriyle, her ziyaretçiye unutulmaz bir deneyim sunar.

İspir Gezilecek Yerler

Erzurum İspir İlçesi

İspir Kalesi: Tarihin Şahidi

İspir Kalesi, bu bölgede hüküm süren İlhanlılar tarafından 12. yüzyılda inşa edilmiş bir kaledir. Ne yazık ki, günümüze kadar ulaşan bir kitabe olmaması nedeniyle kesin bir yapım tarihi belirlenememektedir. Ancak, 16. yüzyılda Osmanlı Padişahı Kanuni Sultan Süleyman tarafından onarılmıştır. Kale, Çoruh Nehri’nden toplanan taşlarla temel oluştururken, üst duvarlarda blok kesme taş kullanılmıştır. Kale içindeki mescidin minaresi, aynı zamanda gözetleme kulesi olarak hizmet vermiştir.

Erzurum yolu üzerinde, Çoruh Nehri’nin sol yakasını takip ederek İspir’e ulaştığınızda, İspir Kalesi sizi karşılar. Güzelliği ve ihtişamıyla bu kale, sizleri asırlar öncesine götürerek tarihi bir yolculuğa çıkarır. İç kalesi ve mescidi, tepeye adeta pırlantalı bir taç gibi yerleştirilmiştir. Dış kaleden şehre bakan duvarlar zamanla yıkılmış olsa da, kale ve kale camisinin duvarlarında dikkat çekici bir özellik bulunmaktadır. Bu duvarlar, nehirden toplanan ve suların aşındırdığı renkli taşlarla alt kısımları oluşturulmuş, üst kısımlarda ise düzenli kesme taşlar kullanılmıştır.

İlk bakışta, kalede Erzurum iç kalesindeki kule ve mescidin mimarisinin etkisi görülmektedir. İspir Kalesi’nde minare aynı zamanda bir gözetleme kulesi olarak kullanılmıştır. Taştan inşa edilen minare oldukça incedir ve mescidin kubbesiyle uyumlu bir estetik sunar. Kalenin güney tarafında bulunan Saltuklu eseri mescidin temelleri dışında, içi, dışı ve kubbesi düzenli kesme taşlarla yapılmıştır. Mescidin duvar kalınlıkları 115 santimetredir. Dış cephesi 10.80 metre, derinliği ise 9.5 metredir. Girişte sol taraftaki kapının üstü estetik detaylarla süslenmiştir, ancak kapı söveleri ve üstündeki kitabe zaman içinde yok olmuştur.

İspir Yedigöller: Doğanın Gizemli Kucaklaşması

Ovit Dağı zirvesi ile Kaçkar Dağları’nın güneyinde konumlanan Yedigöller, büyüleyici gölleri ve etkileyici doğal güzellikleriyle öne çıkan bir destinasyondur. Doğanın sakin kucaklaşması, bu bölgeyi özel kılar.

Yedigöller, dağcılık sporuna meraklı olanlar için ideal bir destinasyondur. 3 bin 200 metre yükseklikte yer alan bölge, her yıl çeşitli dağcılık etkinliklerine ev sahipliği yapar. Ayrıca, iklimi ve doğal güzellikleriyle kamp tutkunları için de çekici bir seçenektir. Yedigöller, her mevsimde karla kaplı manzaralar sunarak fotoğraf sanatçıları için vazgeçilmez bir mekan haline gelmiştir.

Erzurum’a 115 km, Rize merkezinden 125 km uzaklıkta bulunan Yedigöller’e ulaşmak için Çayırözü köyünden 21 kilometrelik stabilize bir yol tercih edilebilir. Aynı zamanda İspir ilçe merkezinden 39 kilometrelik Mor Yayla (Madur) yolunu kullanarak veya İspir’e 25 kilometre uzaklıktaki Yedigöller köyü üzerinden geçen yolu takip ederek ulaşmak mümkündür. Ancak, Yedigöller Köyü çıkışında başlayan 3 kilometrelik toprak yol, platodan gelen suların şelaleye dönüştüğü bir noktada sona erer. Buradan yapılan bir saatlik yürüyüşle Kuzu, Koyun, Sinekli, Göbekli, Yıldızlı, Karanlık ve Aygır gölleri görülebilir. Bu bölge, normal bir otomobille ulaşım için uygun değildir.

Yedigöller’e gitmek için en uygun zamanlar haziran ayının 15’inden sonrası ve ağustos ayının sonlarıdır. Kışın göller 1 metre kalınlığında buzla kaplanır ve bölgede 2 ila 5 metre arasında kar bulunabilir. Yedigöller, bin bir çeşit çiçeğin bulunduğu, içilebilir derecede temiz suya sahip göllerden oluşan bir bölgedir.

Dikenli Yaylası ile Yedigöller arasında trekking ve hiking yapmak isteyenler için çeşitli patikalar bulunmaktadır. Bu patikalar, alpin çayırlara ve buzul göllere ulaşan görkemli güzergahlar sunar. Yedigöller, doğal yaşamın bir parçası olan birçok hayvana ev sahipliği yapar; ur kekliği, vaşak, çengel boynuzlu dağ keçisi, yaban ördeği, kırmızı benekli alabalık, porsuk, boz ayı, kara kartal, atmaca, dağ kargası ve dağ engereği gibi nadir türler bu bölgede gözlemlenebilir.

Tarihi İspir Sırakonaklar Evleri: Zamanın İzinde Taş Kucaklaşmalar

Sırakonaklar mahallesi, ismini göz alıcı taş konaklarından alarak günümüze ulaşmıştır. Bu muazzam evlerin bazıları 100 yılı aşkın bir geçmişe sahiptir ve köy, iki büyük dere arasında dağınık bir yerleşim gösterir. Yedi mahalle bir araya gelerek köye “Sırakonaklar” adını vermiştir. Davalı Dere’nin kuzeybatısından ve Soğanlı Dere’nin kuzeyinden gelen sular, Sırakonaklar Deresi’ni oluşturur ve bu dere, yaklaşık 30 kilometre sonra Çoruh Nehri’ne karışır. Sırakonaklar Deresi’nin aktığı vadinin yamaçları, sonbaharda büyüleyici pastel renklere bürünerek olağanüstü bir manzara sunar. Davalı Yayla, Dere’nin üzerinde bulunur ve köyün hemen üzerinde geniş bir düzlüktedir. Buradan yapılan birkaç saatlik yürüyüşle Kaçkar Dağları’nın en büyük buzul gölü olan Deniz Gölü’ne ulaşmak mümkündür. Soğanlı Dere üzerinden yapılan birkaç saatlik yürüyüşle önce Danma Gölü’ne, ardından da Soğanlı Yayla’ya gidilebilir.

Sırakonaklar yerleşimi, güneyde Çoruh havzasından başlayarak kuzeyde Kaçkarlar’ın yamaçlarına kadar uzanan vadide farklı mahallelerden oluşur. Her mahalle, genellikle iki veya üç katlı, bazen dört katlı taş yapılar, samanlıklar ve ahırlardan oluşan kümelenmiş bir yerleşim özelliği gösterir. Evler genellikle kuzey-güney yönünde vadiye hakim bir konumda yer almıştır. Evlerin yerleşiminde eğim dikkate alınmış ve rasyonel bir planlama ile tasarlanmıştır. Asıl cephe, vadiye hakim konumdadır. Kuzeye ya da soğuk rüzgarlara dönük cephelere servis pencereleri açılırken, güney yönündeki cepheler çok pencereli olarak tasarlanmıştır. Ayrıca, balkonlar da bu yönde düzenlenmiştir.

Konakların temel yapı malzemesi taştır. Dış duvarlarda en az 60 cm kalınlıkta masif taş duvarlar bulunur. Evlerde çamur harçlı moloz veya kaba yontu taş duvarlar olduğu gibi, varlıklı ailelere ait evlerde kireç harçlı ince yonu taş duvarlar da göze çarpar. Köşe taşları, duvar konstrüksiyonlarında ortak bir özelliktir ve evlere karakteristik bir görünüm kazandırır. Dış duvarlarda gözlemlenen ahşap hatıllar da bu görünümü destekler. Kapı, pencere gibi açıklıkların üstü kimi evlerde ahşap lentolarla geçilirken, bazılarında tek parça granit bloklar kullanılmıştır. Çavuşlar (Kivur) mahallesindeki terk edilmiş eski okul binasındaki tek parça kemer lentolar, az rastlanan ilginç örneklerden biridir.

İç mekanlarda tavan, taban ve ara bölmelerde ahşap kullanılmıştır. Kapı, pencere gibi yapı elemanları ile çatı konstrüksiyonu tamamen ahşaptır. Cephenin önemli özelliği olan ahşap payandalı açık çıkma şeklindeki balkonlar da ahşap malzeme ile inşa edilmiştir.

İspir Elmalı Mağarası: Bilinmeyenin Derinliklerine Yolculuk

Elmalı Mağarası, İspir’e bağlı Elmalı Mahallesi sınırları içinde, ilçeden sadece 17 km uzaklıkta, doğanın gizemli kucaklamasında bulunuyor.

Bu mağara, ülkemizde henüz tam anlamıyla keşfedilmemiş mağaralardan biri olarak öne çıkıyor. Şu ana kadar mağaranın aydınlık ve yarı aydınlık bölümlerine dair bazı gözlemler yapılmış olsa da, mağaranın tamamı hakkında bilgi sahibi olunamamıştır. Ulaşılan son noktadan itibaren mağara, alçalarak devam ediyor ve sadece girişten itibaren yaklaşık 400 metrelik bir bölümü keşfedilebilmiştir. Bu mağara, genişliğiyle yaklaşık 5.000 kişiyi rahatça barındırabilecek bir yapıya sahiptir. Ancak mağaranın diğer bölgelerine ulaşılamamıştır, çeşitli nedenlerden dolayı bu alanlara erişim zorluğu yaşanmaktadır. Bu nedenler arasında donanım eksikliği, çökme riski, yarasa yoğunluğu, karanlık ve kaygan zemin gibi tehlikeler bulunmaktadır. Gelecekte, uygun teçhizat ve donanıma sahip bir ekip ile mağaranın tamamına ulaşma hedeflenmektedir.

Elmalı Mağarası, Jura-Kretase yaşlı kireçtaşları içinde oluşmuş, havalandırma bölgesinde gelişmiş ve günümüzde fosil bir mağara olarak kabul edilen bir yapıdır. Mağaranın batıya bakan girişi, 2.5 m yüksekliğinde ve 2 m genişliğindedir. Yatay bir yönde gelişen ve basamaklı bir galeri sistemine sahip mağaranın derinliği, giriş yerine bağlı olarak 17 metreye kadar değişmektedir. Toplamda 8 adet salon bulunan mağara içinde damlataşı oluşumlarına da sıkça rastlanmaktadır.

Mağaranın iç kısmı serin ve rutubetlidir. Suların tavanlardan sızması, salon ve koridorları sarkıt ve dikitlerle doldurmuştur. Dikitlerin büyük çoğunluğu 0.6×4 m ebatlarındadır. Mağaraya girişte sağ tarafta doğal bir havuzun yanı sıra, büyük galeride sıra dikitlerde yoğunlaşmış 8-10 m boyunda taş masaların yer aldığı muazzam bir manzara bulunmaktadır.

Elmalı mağarasının girişi, kanatlı hayvanlar, kemirgenler ve sürüngenler dışında diğer büyük hayvanların tırmanmasına uygun değildir. Mağarada tespit edilen tek tür yarasalar olmuştur. Ziyaretçilerin çıkış noktasını bulmada zorluk yaşamamaları için mağarayı ziyaret etmek isteyenlerin Elmalı Mahallesi sakinlerinden yardım almaları tavsiye edilmektedir.

İspir Yöresel Ürünleri

Erzurum İspir Fasulyesi

İspir Fasulyesi: Doğanın Lezzeti ve Sağlık Deposu

İspir Fasulyesi, kendine özgü özellikleri ve sağlık açısından sunduğu birçok fayda ile bilinen bir tarım ürünüdür. İşte İspir Fasulyesi hakkında ilginç bilgiler:

  • Erken Pişme ve Kabuk Atma: İspir Fasulyesi, diğer fasulye türlerinden farklı olarak erken pişer, suda hızla şişer ve pişince kabuk atar. Bu özellikleri ona pratik bir kullanım sağlar.

  • Damak Tadı ve Sindirilebilirlik: İspir Fasulyesi, kendine has bir damak tadına sahiptir. Ayrıca sindirimi kolaydır, bu da mide dostu bir besin olduğu anlamına gelir.

  • Zorlu Yetişme Koşulları: İspir Fasulyesi, dağlık arazi şartları ve makineli tarımın yaygın olmaması gibi zorlu koşullarda yetişir. Bu da ona özgün bir kalite katar.

  • Doğal Gübre ve Kimyasal Maddeler: İspir Fasulyesi tarımında sadece hayvan gübresi kullanılır, diğer kimyasal gübre ve maddelerden kaçınılır. Bu, organik tarımın benimsendiği bir yaklaşımı yansıtır.

  • Yüksek Besin Değeri: İspir Fasulyesi, 100 gramında 24 gram protein, 330 kalori, 1,5 gram yağ, 20,2 gram karbonhidrat içerir. Aynı zamanda fosfor, kalsiyum, demir, potasyum ve çeşitli B ve E vitaminleri açısından zengindir.

  • Sağlık Yararları: Yüksek potasyum içeriği sayesinde İspir Fasulyesi, düzenli tüketildiğinde yüksek tansiyonu düşürebilir. Ayrıca, kötü kolesterol düzeyini azaltabilir ve kan şekeri kontrolüne yardımcı olabilir. Lif açısından zengin yapısı, kalın bağırsak ve hemoroit sorunları yaşayanlar için önerilir.

İspir Fasulyesi, sadece lezzetiyle değil, sağlık için sunduğu avantajlarla da sofralarda önemli bir yer edinmiştir.

İspir Balı: Doğanın Şifalı Hediyesi

İspir bölgesinde yetişen doğal bitki türlerinin zenginliği ve özgün iklim koşullarıyla üretilen İspir Balı, lezzeti ve sağlık faydalarıyla bilinir. İşte İspir Balı’nın faydaları ve özellikleri:

  • Bölgesel Zengin Flora: İspir bölgesi, yurdumuzun diğer bölgelerinde yetişmeyen bitki türlerine ev sahipliği yapar. Bu özellik, İspir Balı’nı diğer ballardan ayıran bir kalite ve benzersizlik sağlar.

  • Halis Muhlis Kır Çiçeği Balı: İspir Balı, yörede yetişen bitkilerin çiçeklerinden elde edilen saf kır çiçeği balıdır. Bu, bala özel bir tat ve değer katar.

  • Üretim Şekilleri: Kara kovan, petek ve süzme bal olarak üretilen İspir Balı, çeşitli damak zevklerine hitap eder.

  • Mideye Kuvvet Verici: İspir Balı, mideye kuvvet verici özelliği ile bilinir. Hızlı bir şekilde şeker emilimine olanak tanır ve sindirim sistemini destekler.

  • Kan Yapıcı ve Kansızlığı Giderici: İspir Balı, kan yapıcı özelliklere sahiptir. Kansızlık sorunlarına karşı koruyucu bir etki sağlar.

  • Damar Açıcı: Damaları açma özelliği ile bilinen İspir Balı, oksijenle reaksiyona girerek kalp sağlığını destekler.

  • Romatizma ve Ağrı: Romatizmalı hastalıkları olanlar için kullanımı önerilen İspir Balı, aynı zamanda ağrı dindirici özelliklere sahiptir.

  • Kabızlık Giderici: İspir Balı’nın şerbeti içilerek kabızlık sorunlarına çözüm olabilir.

  • Zayıflatıcı Etki: Ilık İspir Balı, zayıflatıcı özelliklere sahiptir.

  • Varis Tedavisi: İspir Balı, varisli bölgelere masaj yapılarak uygulanabilir.

  • Sarılık Hastalığına İyi Gelme: İspir Balı ile salatalık rendelenip yenilmesi, sarılık hastalığına iyi gelir ve kanı temizler.

  • Karaciğer ve Göğüs Temizliği: İspir Balı, karaciğer ve göğsü temizleyici özelliklere sahiptir. Ciholin içeriği, karaciğer fonksiyonunu güçlendirebilir.

İspir Balı, doğadan gelen bu eşsiz özellikleri ile sadece bir lezzet kaynağı değil, aynı zamanda sağlık için de bir destek sunar.

İspir Dut Pekmezi: Doğanın Şifa Deposu

İspir Dut Pekmezi, özel üretim yöntemleri ve dutun doğal özellikleriyle elde edilen değerli bir üründür. İşte İspir Dut Pekmezi’nin faydaları ve yapılışı:

Faydaları:

  1. Kansızlık ve Demir Deposu: İspir Dut Pekmezi, içerdiği yüksek demir oranıyla kansızlık sorunlarına karşı etkili bir destek sağlar. Bu, özellikle demir eksikliği olan kişilere önerilir.

  2. Sindirim Sistemine Desteği: Pekmezin, sindirim sistemi faaliyetlerini düzenleyici özellikleri vardır. Sindirim sorunlarına karşı doğal bir destek olarak kullanılabilir.

  3. Hızlı Enerji Kaynağı: İspir Dut Pekmezi, içerdiği yüksek şeker oranı sayesinde hızla enerji sağlar. Acil enerji ihtiyacı olan durumlarda tercih edilebilir.

  4. Mineral ve Kalsiyum Kaynağı: İki yemek kaşığı pekmez, vücuda değerli mineral ve kalsiyum sağlar. Bu özellik, kemik sağlığı ve genel vücut fonksiyonları için önemlidir.

  5. Mide Sağlığına Destek: Mide hastalıklarına karşı olumlu etkileri bulunan İspir Dut Pekmezi, özellikle ülser gibi sorunlara karşı kullanılabilir.

  6. Solunum Yolu Hastalıklarına Karşı: Astım ve bronşit gibi solunum yolu hastalıklarına karşı da faydalı olabilir.

  7. Bağışıklık Sistemini Güçlendirme: Soğuk algınlığına karşı vücut direncini artırıcı etkileri vardır. Bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilir.

  8. Sporcular İçin Enerji Deposu: İspir Dut Pekmezi, sporcular için antrenman öncesi ve sonrasında enerji sağlamak amacıyla kullanılabilir.

  9. Bebek ve Çocuk Gelişimine Katkı: Bebeklerin büyüme ve gelişim dönemlerinde, çocukların zeka gelişimine destek olabilir.

Yapılışı:

  1. Olgunlaşan dutlar hasavan üzerine serilir ve ağaçtan silkelenerek düşürülür.
  2. Dutlar kaynatılır ve çekirdeklerinden ayrılıncaya kadar karıştırılır.
  3. Kaynayan karışım süzülüp dinlendirilir, ardından tekrar kaynatılır.
  4. Birkaç kez kaynatıldıktan sonra geniş tabanlı kaplara konularak güneşte kurumaya bırakılır.
  5. Güneşlendikten sonra tekrar süzülüp saklanacağı kaplara alınır.

İspir Dut Pekmezi, doğanın sunduğu bu özel lezzet ve sağlık kaynağı ile sofraları zenginleştirir.

İspir’in Doğal Değerleri

Erzurum İspir Ur Kekliği

Ur Kekliği: Doğanın Büyük Kehaneti

Ur kekliği, göz alıcı görüntüsüyle adeta doğanın büyük bir hediyesidir. Sülüngiller ailesinin en büyük üyelerinden biri olan bu muazzam kuş, 60-65 cm gibi etkileyici bir boyuta sahip olup, en iri keklik olarak bilinir. Tüyleri genellikle kül rengi tonlarındadır ve baş kısmında belirgin bir irilik bulunur. Yanak ve alın bölgesi ise zarif krem tonlarıyla süslenmiştir.

Gerdan bölgesinde gri beyaz tonları hakimdir ve gaganın dibinden başlayarak boyuna inen koyu-açık gri bir leke göze çarpar. Kanatlar ve gövdenin yan tüyleri ise açık kül tonlarındadır. Kuyruk kısmı ise kahverengi ve gri arasında geçiş yapar, kuyruk altındaki tüyler ise saf beyaz bir güzellik sunar.

Ur kekliği, genellikle dağların yüksek kayalıkları, orman sınırları ve 2400 metre seviyelerindeki bölgelerde yaşar. Sarp kayalıklar, yamaçlar ve kar örtüsü olmayan bitki örtüsü zengin alanlarda bulunur. Kış aylarında ise orman sınırlarına yakın, bodur ardıçlar ve çalılıkların olduğu alanlara iner. Yuvalarını genellikle kaya veya taş çıkıntılarının altında oluşturur.

Ur kekliği, kısa ve küt kanatlarına rağmen büyük bir patırtıyla havalanabilir. Sert bir sesle kalkarken, süzülerek uçarken ıslık benzeri bir melodi çıkarır. Hızlı bir şekilde yürüme yeteneğine sahiptir ve doğal yaşamında taze bitkiler, otlar, tohumlar, yosunlar ve çeşitli böceklerle beslenir. Erkek ve dişi ur keklikleri genellikle birbirlerine benzemelerine rağmen, ayaklardaki mahmuz erkeklerde bulunurken dişilerde bulunmaz, bu da cinsiyetlerini ayırt etmek için kullanılır.

Dağ Keçisi: Dağların Zirvesindeki Çevik Mükemmellik

Dağ keçisi, memeli hayvanlar arasında özel bir yere sahip olan geviş getiren alt takım içi boş boynuzlular familyasına aittir. Gövdesi tıknaz, boynu ve bacakları uzun, genel görüntüsü ise son derece çeviktir. Kafatasından çıkan boynuzlar, uç kısmında çengel şeklinde içe bükülen özel bir yapıya sahiptir, bu nedenle ona “çengel boynuzlu dağ keçisi” denir.

Kuyruğu kısadır ve sırtında omuz başından kuyruğa kadar uzanan siyah bir şerit bulunur. Siyah bant, ağız kenarından göz arkasına kadar genişçe uzanır. Dağ keçisi, yılda bir kez genellikle nisan-mayıs aylarında olmak üzere iki yavru doğurur. Ayaklarının altındaki kalın deri tabakası sayesinde sarp kayalıklarda rahatça hareket edebilirler. Tırnaklarının uçları, buzda hareket etmelerine izin vermek için daha sivridir.

Dağ keçileri, kışın enerjilerini verimli kullanmak için izlerini takip ederek tek sıra halinde hareket ederler. 2-3 metre yükseğe ve 6-7 metre ileriye atlayabilirler. Mükemmel koşucular, tırmanıcılar ve gözlemcilerdir. Harika koku ve görme duyularına sahiptirler. Her iki cinsiyette de boynuz bulunur; parlak, uzun ve çengel uçlu olan bu boynuzlar göz çukurlarının üzerindedir. Erkeklerin boynuzları daha uzun ve kalındır.

Dağ keçileri, alpin çayırlıklar ve sarp kayalıklar gibi alanlara ihtiyaç duyarlar. Kışın, karın daha az biriktiği ve daha ılıman olan yerleri tercih ederler. Yazın ise alçak rakımlara inmezler, kayalıklı ve karlı vadilerde yaşarlar. Aşırı sıcak havalarda serinlemek ve dinlenmek için kar veya buzulların üzerinde uzanabilirler.

Bu otçul hayvan, genellikle sabahın erken saatlerinden öğle sonlarına kadar beslenir ve su ihtiyacını aldığı yiyeceklerden karşılar. Ağaç ibreleri, eğreltiler, çalılar ve yosunlarla kışın, taze sürgünler ve alpin bitki türleriyle bahar ve yazın beslenir.

Çevrelerinde düşmanlardan korunmak için sarp kayalıkların bulunduğu bölgeler onların tek kaçış noktasıdır. Sürü içinde en az bir gözcü, tehlike anında tiz ve keskin bir ıslık çalarak diğerlerini uyar. Dağ keçisi, dağların zirvesindeki bu çevik mükemmellikle doğanın bir harikasıdır.

Kırmızı Benekli Alabalık: Dağların Zarif Sakinleri

Kırmızı benekli alabalık, ilçemizdeki en yaygın alabalık türlerinden biridir ve bilinen diğer adlarıyla büyük benekli alabalık veya dağ alabalığı olarak da anılır (Salmo trutta macrostigma, syn. Salmo cettii). Bu alabalık türü, adını üzerindeki benek ve desenlerden almaktadır. İçme suyu kalitesindeki yüksek rakımlı sularda, özellikle orman içindeki suların serin ve berrak bölgelerinde yaşar.

Siyahımsı gri renkte olan bu alabalığın vücudu mekik şeklinde ve yan tarafları yassıdır. Dikensiz ve oldukça küçük yüzgeçlere sahiptir. Sırt yüzgeci siyah lekelerle, kuyruk yüzgeci ise çatallıdır. Yan çizgisinin üzerinde küçük noktaların oluşturduğu bir sıra, 10 ila 12 arasında büyük kırmızı benekle karakterizedir.

Genellikle ortalama 30 cm uzunluğunda ve 0,5-1 kg ağırlığındadır. Üreme dönemleri eylül ayından mart ayına kadar sürer ve bu süreç, soğuk (5-7 °C), berrak ve yüksek oksijenli akarsularda, genellikle kaynak bölgelerinde gerçekleşir. Bu alabalık türü, doğanın güzelliklerini yaşatan dağ sularının zarif sakinlerinden biridir.

İspir Doğa Yürüyüş Rotaları

  1. Çamlıca Yaylası Rotası

    • Zorluk Derecesi: 1
    • Yürüyüş Süresi: 1.5 saat
    • Yürünen Mesafe: 4 km
    • Yükseklik: 1207 m
    • Ulaşım: İspir merkezden 20 dakika uzaklıkta, araçla ulaşım mümkün.
    • Özellikler: Ormanlık alandan zirveye çıkılan kolay bir rota. Yol üzerinde kamp ve piknik alanları bulunur. Kuş gözlemi için ideal bir bölge, özellikle sonbaharda yırtıcı kuş göçleri izlenebilir.
  2. Davalı Yaylası Rotası

    • Zorluk Derecesi: 4
    • Yürüyüş Süresi: 6-7 saat
    • Yürünen Mesafe: 13.6 km
    • Yükseklik: 2000-2500 m
    • Ulaşım: İspir-Sırakonaklar Kavşağı’ndan başlangıç noktasına 30 dakikalık bir yolculuk.
    • Özellikler: Dağ yamaçlarında devam eden rota, farklı köy evleri ve zengin bitki örtüsü ile dikkat çeker. Sırakonaklar vadisindeki kızıl akbaba kolonisi gözlemlenebilir.
  3. Soğanlı Yaylası Rotası

    • Zorluk Derecesi: 5
    • Yürüyüş Süresi: 4.5 saat
    • Yürünen Mesafe: 7 km
    • Yükseklik: 2108-3200 m
    • Ulaşım: İspir-Sırakonaklar Kavşağı’ndan başlangıç noktasına 30 dakikalık bir yolculuk.
    • Özellikler: Sırakonaklar’dan başlayan rotada dik yamaçları aşarak Kaçkar zirvesine ulaşma imkanı. Gürcü konakları ve zengin bitki örtüsü rotayı zenginleştirir.
  4. Moryayla Rotası

    • Zorluk Derecesi: 2
    • Yürüyüş Süresi: 2-3 saat
    • Yürünen Mesafe: 7 km
    • Yükseklik: 1900-2400 m
    • Ulaşım: İspir-Yedigöller kavşağından başlangıç noktasına 30 dakikalık bir yolculuk.
    • Özellikler: Moryayla Köyü’nden orman yolunu takip eden kolay bir rota.
  5. Yedigöller Rotası

    • Zorluk Derecesi: 3
    • Yürüyüş Süresi: 4-5 saat
    • Yürünen Mesafe: 11 km
    • Yükseklik: 1900-3000 m
    • Ulaşım: İspir-Yedigöller kavşağından başlangıç noktasına 40 dakikalık bir yolculuk.
    • Özellikler: Fotojenik gölleri ve çevresindeki karları görmek için ideal bir rota. Göletlerde yüzme imkanı bulunabilir.
  6. Elmalı Mağarası Rotası

    • Zorluk Derecesi: 2
    • Yürüyüş Süresi: 45 dakika
    • Yürünen Mesafe: 4 km
    • Yükseklik: 1376 m
    • Ulaşım: İspir-Elmalı Kavşağı’ndan başlangıç noktasına 20 dakikalık bir yolculuk.
    • Özellikler: Mağaranın içindeki galerilerin keşfedilebileceği bu rota, kuş gözlemi açısından da önemlidir.
  7. Ahlatlı-Zarnıç Rotası


https://turkeyoutdoor.org/, Türkiye’de outdoor (açık hava etkinlikleri) hakkında bilgi sağlayan bir web sitesidir. Site, yürüyüş, kamp, bisiklet, kano, dağcılık, kaya tırmanışı, rafting, dalış, yamaç paraşütü, binicilik gibi çeşitli açık hava etkinlikleri hakkında rehberler, rotalar, haberler ve etkinlikler sunmaktadır.

Site, Türkiye’nin dört bir yanındaki açık hava etkinlikleri için kapsamlı bir bilgi kaynağıdır. Sitede, her etkinlik için detaylı bilgiler, rotalar, fotoğraflar ve videolar bulunmaktadır. Site ayrıca, Türkiye’deki açık hava etkinlikleri hakkında güncel haberler ve etkinlikler hakkında bilgi vermektedir.

Sitenin hedef kitlesi, açık hava etkinliklerine ilgi duyan herkestir. Site, hem deneyimli hem de yeni başlayanlar için faydalı bilgiler sunmaktadır. Site, Türkiye’de açık hava etkinlikleri hakkında bilgi edinmek ve bu etkinliklere katılmak isteyenler için ideal bir kaynaktır

https://turkeyoutdoor.org/