- Bu etkinlik geçti.
İstanbul Yedikule Surlar Samatya Fotoğraf Etkinliği
İstanbul Yedikule Surlar Samatya Fotoğraf Etkinliği
Oğuz Tekeraslan sorumluluğunda fotoğraf etkinliği
Etkinlik No | 1713 | |
Etkinlik Türü | FOTOĞRAF ETKİNLİĞİ | |
Etkinlik Tarihi | 11.08.2024 Pazar | |
Etkinlik Yeri | İSTANBUL / FATİH / SAMATYA | |
Etkinlik Süresi | GÜNÜBİRLİK | |
Etkinlik Sorumlusu | OğUZ TEKERASLAN |
Pazar Günü Yedikule Zindanlarıyla başlayıp samatyaya bir çok noktadan geçerek devam edeceğiz.
Zindanıyla nam salmış, efsaneleriyle yüzyıllar aşmış olan Yedikule Hisarı’nın yapımı 413 senesine dayanır. Doğu Roma’nın mimariye kıymet veren imparatoru II. Theodosius tarafından yaptırılır.
Hisarın 439 senesinden tamamlanmasından sonra savaşlardan dönüşte şehre giriş için kullanılmak suretiyle bir zafer takı inşa edilir.
III. Theodosius Dönemi’nde ise Marmara’dan gelecek saldırılara karşı deniz surları inşa edilince, bu zafer takı kapı hâline getirilir ve Altın Kapı ismini alır.
Fetih sonrası Fâtih Sultan Mehmed Han, surları tamir ettirip buraya ek üç kule yaptırır ve hisarın toplamda 7 kulesi olur. Kulelerin inşasının 1457’de tamamlanmasıyla semte ismini veren Yedikule, günümüzdeki iç kale görünümünü kazanır.
Şarkılara konu olan Yedikule Zindanları’nın efsanelerde yerini alması, böylesine meşhur olması asırlarca zindan olarak kullanılan kulelerde yabancı siyasi suçluların ve sarayın gözden çıkardığı önemli Osmanlı devlet adamlarının hapsedilmesine ve onlara işkence edildiğine dair söylentilerin halk arasında dolaşmasına dayanır.
Burada zindana kapatılıp yeniçeriler tarafından hunharca katledilen en önemli şahsiyet, Genç Osman lakaplı Sultanda vardır.
“Dün sabah padişah-ı cihan idim, şimdi üryan kaldım;
merhamet edip halimden ibret alın; dünya size dahi kalmaz.”
Genç Osman
Yedikule Zindanları’na hapsedilen diğer önemli isimler; Fetih’ten dokuz gün sonra
Çandarlı Halil Paşa ve oğulları,
Trabzon Rum İmparatoru David Komnenos ve oğulları,
Abbasi Halifesi IV. Mütevekkil
Kırım Hanı Mehmet Giray’dır.
gardiyanlarca halkın kulağına gider ve bazı insanlar paganın lanet okuduğunu düşünür.
Ölen pagan, orada işkence gören insanların ruhlarının, Mesih’in dünyaya geleceği güne kadar zindanların içine ve duvarlarına hapsolmasını, Mesih’in geldiği gün ise; ruhların hesap sormak için serbest kalmasını dilemişti.
O yüzden Yedikule Zindanları’nda bazen çığlıklar ve hatta Latince’ye benzer bir lisanda söylenen sözler duyulduğu rivayet edilir.
Başka bir efsanede de dikkat çeken unsurlar zindan kulelerinden Kitabeler Kulesi’nde (Zindan Kulesi) bulunan Kanlı Kuyu’dur. Efsane bu ya; bazı mahkûmların Kanlı Kuyu’da idam edildiği, kuyunun dibinde Marmara Denizi’ne açılan bir tünel olduğu, mahkûmların başlarının bu tünelden bırakıldığı ve Marmara Denizi’ne atıldığı rivayet edilir.