https://turkeyoutdoor.org/, Türkiye’de outdoor (açık hava etkinlikleri) hakkında bilgi sağlayan bir web sitesidir. Site, yürüyüş, kamp, bisiklet, kano, dağcılık, kaya tırmanışı, rafting, dalış, yamaç paraşütü, binicilik gibi çeşitli açık hava etkinlikleri hakkında rehberler, rotalar, haberler ve etkinlikler sunmaktadır.

Outdoor Aktiviteleri Paylaşım Merkezi

Doğaseverler, outdoor tutkunları ve macera arayışındakiler için Türkiye’nin en kapsamlı etkinlik platformu artık hizmetinizde! TurkeyOutdoor.org olarak, doğa yürüyüşü grupları, outdoor kulüpleri ve bireysel maceraperestleri bir araya getiriyoruz.

İletişim Adreslerimiz. Bu adresler üzerinden etkinlik detaylarını ve resimlerinizi bize iletebilirsiniz.

Türkiye’nin outdoor tutkunlarını bir araya getiren platformda siz de yerinizi alın! ✨

Kütahya Tanrıça Kibele’nin Kutsal Alanı Aizanoi Antik Kenti Ziyareti

Geçtiğimiz hafta sonu, Tavşanlı Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü tarafından düzenlenen “Bahara Merhaba” kampına katıldık. Bursa Dağ Kurtları olarak dokuz kişilik bir ekiple yer aldığımız bu etkinlikte, Aizonai ve çevresini keşfetme fırsatımız oldu. Rehberimiz Rıdvan Bey ve Çavdarhisar Milli Eğitim Müdürü bize birçok tarihi ve kültürel alanı gösterdiler.

Kütahya Tanrıça Kibele’nin Kutsal Alanı Aizanoi Antik Kenti Ziyareti
Kütahya Tanrıça Kibele’nin Kutsal Alanı Aizanoi Antik Kenti Ziyareti
Kütahya Tanrıça Kibele’nin Kutsal Alanı Aizanoi Antik Kenti Ziyareti
Kütahya Tanrıça Kibele’nin Kutsal Alanı Aizanoi Antik Kenti Ziyareti

Ana Tanrıça Kibele’nin bu coğrafyadaki yerel ismi Meter Steunene imiş. Kibele’ye ait kutsal alan, Aizanoi kent merkezinin yaklaşık 4 km güneyinde yer alıyor. Burada, Penkalas Çayı’nın batısındaki kayalık dik yamaçta bir mağara bulunuyormuş. Ancak, ziyaretimiz sırasında bu mağarayı göremedik. Mağaranın, kültün ana merkezi olduğu düşünülmekteymiş. Günümüzde çökmeler nedeniyle girişi kapanmış olan mağaranın üzerindeki platoda iki adet yuvarlak yapı bulunuyor. Bu yapıların, Meter Steunene kültü ile ilişkili altarlar (sunaklar) olabileceği düşünülmekteymiş. Güneydeki daha büyük olanının taurobolium (boğa kurban edilen altar), kuzeydekinin ise criobolium (koç kurban edilen altar) olduğu yönünde yorumlar mevcutmuş.

Rehberlerimiz, ziyaret sırasında bize her iki kutsal yapıyı da gösterdiler. Hem yapıların içine girdik hem de devasa kayalardan yapılmış duvarlarına çıktık. Rehberimiz Rıdvan Bey’in aktardığına göre, bu iki kutsal alanın içinden alınan toprak numuneleri tahlil merkezlerine gönderilmiş. Yapılarda hayvan mı yoksa insan mı kurban edildiği, bu toprak numunelerinin incelenmesi sonucunda anlaşılacakmış. Bildiğimiz kadarıyla, Cumglerde öküz veya boğa kurban edilmesi ya da etinin yenilmesi yasakmış. Bu tür hayvanların öldürülmesi veya etinin yenilmesi ölümle cezalandırılıyormuş. Ayrıca gördüğümüz iki yapının içindeki giriş yerleri, bir boğanın veya öküzün girmesine olanak tanımayacak kadar küçükmüş. Bu nedenle, bu yapılarda insan kurban ediliyor veya infazlar gerçekleştiriliyor olabilir. Yapıların Roma döneminde de kullanılmış olabileceği düşünülüyor.

Gezi boyunca rehberimiz ve yetkililer, bölgenin tarihi ve kültürel zenginlikleri hakkında detaylı bilgiler verdiler. Kibele’nin kutsal alanını ziyaret etmek, antik dönemin inanç ve ritüellerini daha iyi anlamamıza yardımcı oldu. Bu tür etkinliklerin, tarihi ve kültürel mirasımızı tanımak açısından büyük önem taşıdığını bir kez daha görmüş olduk.

Bu hafta Tavşanlı Dağcılık ve Doğa sporları Kulübünün organizasyonunda gerçekleştirilen Bursa’dan da “Dağ Kurtları” adı altında 9 doğasever olarak liderimiz Süleyman Çelik öncülüğünde katıldığımız “bahara merhaba” kampındaydık.Dolu dolu bir üç gün yaşadık.Bu arada Cumgya, Bergama ve Roma dönemlerinin izlerini taşıyan,bir zamanlar Roma ve Efes’ten sonra dünyanın en büyük üçüncü metropolü olan Aizonai antik kentinide gezdik.

Aizonai’nin bir zamanlar bahçelerini, bağlarını, tarlalarını sulayan, Aizonai’ nin can damarı olan, bir zamanların azğın pankelas nehrinin yataklarında bülbül sesleri ve su şırıltıları eşliğinde üç- dört bin yıl geriye gidip, tarihe yolculuk yaptık. Antik kaynaklarda pankelas nehri diye bilinen nehir üzerinde olduğu söylenen o beş taş köprüden ayakta kalan ikisinin üstünden geçtik. Bir zamanlar sel baskınlarından kurtulmak için pankelas üzerinde yapılan antik barajı gördük.

Aizonai’de Roma imparatoru Dioclitanus’un döneminde açılan dünyanın ilk borsa binasını gördük. Borsa binasının dış duvarlarında Latin ve Grek harfleri ile yazılmış mâl satın alma bedellerini gösteren, 1750 yıldır silinmeyen o yazıları gördük.1750 yıl önce yazılan hâlâ silinmeyen o yazıları görünce ister istemez hüzünlendim. Çavdarhisar barajı yapılınca suyu artık cılız bir dereyi andıran, o antik pankelas nehrini görünce hüzünlendim. Kibele’nin kutsal altarlarını- sunaklarını gördüm Pazakların içine girdim. Devasa kayslardan yapılan sunakların duvarlarına çıktım.

Aizonai’de eski bir Kibele tapınağı üstüne kurulan Baştanrı Zeus adına adanan o kutsal tapınağı hep merak ederdim. Orayı da gördüm.Tapınağın önündeki üç bin yıl önce yontulan o Kibele yontusuna parmaklarımın ucuyla dokundum. Kibele’ye dokununca bir tuhaf oldum. Aizonai’de yine antik tiyatro ve antik stadyumu gördüm.Gladyatörlerin eğitim gördüğü, yıkanıp temizlendiği antik dönem de Asklepios’un kızı Hyme’ye adanan o kutsal hanamı gördüm.

Gladyatörlerin boğaz boğaza vahşi hayvanlar gibi birbirini boğazladığı, idam mahkumlarının günlerce aç bırakılan arslanlara yedirildiği o stadyum- arenanın içinde yürüdüm. Euripides’in, Aisklios’un, Sofokles’in tragedyalarının sergilendiği o antik tiyatronun basamaklarında yürüdüm. Bir an geldi ki o dönemde mi yaşasaydım acaba diye düşünmekten kendimi alıkoyamadım.

P A N K E L A S’ I N Ç I Ğ L I Ğ I

Burası bir zamanlar dünyanın en büyük metropollerinden birinin çevresindeki topraklar. Bir zamanlar Roma ve Efes’ten sonra dünyanın en büyük metropolü imiş Aizonai.Tam üç büyük uygarlığın izlerini bıraktığı Penkelas nehrinin geçtiği topraklarmış bu bölgeler. Pankelas nehri Aizonai’nin topraklarını sularmış.Bereket fışkırırmış adeta Pankelas’ın çevresindeki topraklarda.

Zamanımızda Koçaçay diye biliniyor antik dönemin o Pankelas’ı.Kocaçay küçüle küçüle, bir derecik olmuş artık.Resimdeki Çavdarhisar barajı yapılınca Kocaçay olmuş, küçüçük bir derecik.

Bir zamanlar Pankelas uslanmaz, azğın bir nehirmiş.Çevresinde geçit vermeyen Arslanların, Parsların gölgelerinde dinlendiği ulu çınarlar, sögüt ağaçları varmış.Pankelas’ın suyu o kadar azğın, deli dolu zapdedilmez olarak akarmış ki insanlar bir tarafından diğer tarafına geçsin diye tam beş taş köprü yapılmış üstüne.Hatta o köprülerden birisi antik dönemde baraj bendi- seti olarak yapılmış.Hem set hem köprü olarak kullanılmış.Dünkü Aizonai’ye doğru yaptığımız doğa gezimiz sırasında, hem antik barajın gövde bendini ve hem antik dönemde yapılmış köprüleri rehberimiz Rıdvan bey bizlere hem gösterdi hem anlattığım hususlarda bizleri bilgilendirdi.

Çavdarhisar Milli Eğitim Müdürü de bizlerle birlikteydi. Çocukluğunda antik barajın bendi üzerinden balıklama olarak defalarca suya atladıkları, bu baraj bendinin olduğu yere yüzmeye geldiklerini anlattı. Milli Eğitim Müdürü bana bunları anlatırken gözleri yaşarmıştı. Çocukluk anılarının bir daha hiç geri gelmeyeceğini anımsayıp, ağlamaklı olmuştu. Hüzünlenmişti. Gözlerindeki yaşları, buğulanmayı görmeyeyim diye gözlerini adeta benden kaçırıp, kolu ile gözlerini silmişti.

Bir zamanların azgın pankelas nehrinin artık küçücük bir derecik halina gelmesine sebep işte bu baraj.Çavdarhisar barajı.

Bir kez daha görüp ögrendim ki en vahşi hayvan insanoğluymuş. Insanoğlu doğayı bile değiştirirmiş. En büyük nehirleri bile kuruturmuş. Kuruttuğunu ben dün yine gördüm.

D Ü N Y A N I N İ L K B O R S A B İ N A S I

Ben Roma imparatoru Diocletianus’un adını, hep Kur’an da ve Tevrat’ta geçen yedi uyurlar hikayesi ile hatırlıyorum.Yedi uyurlara mâl edilen dünya üzerinde otuzdan fazla mağara olduğunu internet kaynakları yazıyor.Bu otuzun üstündeki mağaranın dördü Türkiye’de. Bununla birlikte Ashab-ı Kehf adli İran filminde, Ashab-ı Kehf mağarasının bir zamanların Phedelphia – Amman şehri yakınlarında olduğu geçmektedir. İste Ashab-ı kehf efsanesinin geçtiği Roma döneminin imparatoru yani Diocletianus zamanında dünya da ekonomik olarak devrim niteliğinde bir karar alınmış ve dünyanın ilk borsa binası Aizonai antik kentinde kurulmuştur.Biz geçtiğimiz hafta sonu gezdigimiz Aizonai antik kentinde, Roma imparatoru Diocletianus zamanında açılmış dünyanın ilk borsa binasını gezip görme fırsatı elde etmiş olduk.

Günümüzden yaklaşık 1750 yıl önce inşa edilen Aizanoi’deki borsa binasında hem borsa işlemleri yapılmış, hem Roma İmparatoru Diocletianus’un enflasyonla mücadele amacıyla hazırladığı mal satış bedelleri taş bloklar üzerinde duyurulmuştur.Ki ben o taşlar üstündeki mâl satış bedellerini gösteren latin harfleri ile yazılmış yazılara parmaklarım ile dokunurken adeta bir tuhaf oldum. Adeta 1750 yıl geriye, zamanın ötesine gittim.

Dünyanın ilk borsası,Kütahya Çavdarhisar’da ki Aizonai antik kentinde bulunuyor.MS ll. Yüzyılın sonlarında gıda pazarı (Macellum) olarak kullanılmış olan Aizanoi’nin taş bloklarında, Roma İmparatoru Diocletianus’un MS 301 yılında enflasyonla mücadele için yaptığı fiyat tespitlerinin bir kopyası da mevcut. Bu yazılarla imparatorluk pazarlarında satılan tüm malların satış ücretleri ilan edilmiş. Aizanoi, bu haliyle dünyadaki ilk borsa binalarından biri olma özelliğini taşıyor. Mal satış bedelleri büyük büyük levha şeklindeki taş bkoklarda hâlâ duruyor. Aradan geçen 1750 yıla yakın süre de yağmur, kar, soğuk, sıcak… her türlü iklim olayları o yazıları hiç silenemiş.Taş bloklardaki yazıların bir kısmının olduğu bkoklar sadece kısmi derecede kararmış.

Bugünün ticaret borsaları niteliğindeki gıda pazarı bundan tam 1750 Yıl önce M.S 250 yılında kuruldu.Kuruluşundan 50 yıl sonra M.S 301 yılından itibaren ise, hem borsa işlemleri yapıldı, hem de enflasyonla mücadele amacıyla fiyat tespitleri ilan edildi.O devirde işlem gören malların fiyatları sabitleştirilmiş, ülke genelinde enflasyona karşı tedbir alınmıştı.Üretilen mallar arasında çapraz fiyatlandırma yapılarak fahiş fiyattan mal satışının önüne geçilmek istenmiştir.

1971 yılında kazısı yapılan borsa binasının kısmen onarılan duvarlarında Latince ve Grekçe olarak yazılan çeşitli mal ve hizmetler için belirlenen fiyatlar bulunmaktadır. İmparator Diocletianus’un İ.S 301 yılında enflasyonla mücadele için yaptığı ücret tespitlerinin bir kopyası vardır. Borsa yapıtı etrafındaki taşlar üzerinde imparatorluk pazarlarında satılan tüm malların fiyatları yer almaktadır. Örneğin; kuvvetli bir köle iki eşeğin fiyatına, bir at ise üç köle fiyatına eşittir.Aizonai’nin antik çağda Agorası yani pazar yeri içinde veya yakınında bu yapı bulunmaktaydı. Macellum yapıları, antik çağın et ve balık pazarları idi. Bu yapı da Roma döneminden kalmadır.

Taş bloklar üzerinde okunan yazilardan bir kölenin fiatından bir Arslanın fiatı da okununca Aizonai stadyumunda bir zamanlar gladyatör doğüşlerinin de yapıldığı ortaya çıkarılmıştır. Bu bilgi son yirmi yıl içinde ortaya çıkartılmıştır.Bu bilgileri bize rehberimiz Rıdvan bey verdi. Aizonai Arenasında yapılan dövüşlerde galip gelen gladyatörlere Atina ve Roma’ya gitme hakkı verilirmiş.Biz Stadyum veya Arena denilen o kompleksi de gezdik.

Not: Metin düzeltilmiştir. Gezi ve etkinliklerini paylaşarak ülkemizin tanıtımına ve outdoor camiasına tecrübe katan ve paylaşımlarını yayınlamamıza izin veren Melek Kıyı Aydın’a teşekkür ediyoruz.

https://www.facebook.com/melek.kiyiaydin

“Yol yoktur, sen yürürsen yol olur.”
Varmak istiyorsan yol arama, sadece yürü. Sen yürüdükçe yollar açılacaktır.

TurkeyOutdoor.org: Doğayla Buluşmanın Adresi!

TurkeyOutdoor.org, Türkiye’nin en heyecan verici outdoor platformu! Yürüyüş, kamp, bisiklet, kano, dağcılık, kaya tırmanışı, rafting, dalış, yamaç paraşütü, binicilik gibi birbirinden serüven dolu doğa sporları hakkında detaylı rehberler, eşsiz rotalar, güncel haberler ve unutulmaz etkinliklerle dolup taşıyor.

Türkiye’nin Doğasını Keşfedin! TurkeyOutdoor.org, Türkiye’nin dört bir yanındaki doğal güzellikleri keşfetmek isteyenleri bekliyor. Her bir etkinlik için özenle hazırlanmış bilgiler, göz alıcı rotalar, etkileyici fotoğraflar ve ilham verici videolar sizi bekliyor. Ayrıca, Türkiye’deki açık hava etkinlikleriyle ilgili en güncel haberlere ve etkinlik takvimine de göz atabilirsiniz.

Outdoor Tutkunlarına Özel Rehber!

TurkeyOutdoor.org, Türkiye’de outdoor etkinliklere ilgi duyan her seviyeden maceraperest için mükemmel bir kaynaktır. Deneyimli gezginlerden yeni başlayanlara kadar herkese hitap eden bu platform, Türkiye’deki açık hava etkinliklerine dair aradığınız her şeyi sunuyor. Doğa, kamp ve macera arayanlar için ideal bir rehber olarak öne çıkıyor. Sizi, unutulmaz bir doğa serüvenine davet ediyoruz! TurkeyOutdoor.org ile hayalinizdeki maceraya adım atın!

TurkeyOutdoor.org sizi bekliyor!

https://turkeyoutdoor.org/